MHP lideri Bahçeli'den koalisyona yeşil ışık

MHP lideri Bahçeli'den koalisyona yeşil ışık

MHP'nin seçim vaatlerini Genel Başkan Devlet Bahçeli açıkladı. Seçim vaatleri arasında en dikkat çekici olanlarından biri de '17/25 Aralık rüşvet, yolsuzluk ve kara para dosyası başta olmak üzere tüm yolsuzlukların hesabı sorulacak' ibaresiydi.

Milliyetçi Hareket Partisi(MHP), seçim beyannamesinin tanıtımını bugün AnkaraArena Spor Salonu’nda düzenlediği programla duyurdu. Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin açıklayacağı seçim beyannamesinde yer alan bazı projeler de salonun duvarlarına afiş olarak asıldı. Bunlar arasında en dikkat çekeni ise yolsuzlukla ilgili. Salonda asılı afişte '17/25 Aralık rüşvet, yolsuzluk ve kara para dosyası başta olmak üzere tüm yolsuzlukların hesabı sorulacaktır.' yazıyor.

BAHÇELİ'DEN KOALİSYONA YEŞİL IŞIK

Bahçeli, 1 Kasım seçimlerinde de 7 Haziran’dakine benzer bir tablo çıkması halinde koalisyona katılabileceğinin sinyalini verdi. MHP’nin seçim beyannamesini açıkladığı toplantıda konuşan Bahçeli, “Böyle bir durum karşısında Milliyetçi Hareket Partisi, PKK uzantısı HDP dışındaki her partiyle, 4 ilkesi saklı kalmak kaydıyla, iktidar kurmaya ve iktidar olmaya vardır, bunu da şimdiden ilan etmektedir.” dedi.

Seçim Beyannamesi’ni Ankara’da Arena Spor Salonu’nda düzenlenen programda açıklayan Bahçeli, konuşmasında koalisyon ihtimaline de değindi. Bahçeli, ilk olarak “Eğer algı operasyonlarıyla, anket oyunlarıyla, ahlaki olmayan yöntemlerle 1 Kasımseçimlerinin üzerine ambargo koymaya çabalayanların arzuladıkları gibi bir sonuç alınırsa; yani genel olarak medyada servis edildiği üzere, 1 Kasım’ın aşağı yukarı 7 Haziran’ın tekrarı olması halinde, hiç kimse kaygılanmasın.” dedi.

Ardından da “Böyle bir durum karşısında Milliyetçi Hareket Partisi, PKK uzantısı HDP dışındaki her partiyle, 4 ilkesi saklı kalmak kaydıyla, iktidar kurmaya ve iktidar olmaya vardır, bunu da şimdiden ilan etmektedir.” diye ekledi.

Bahçeli, sözlerini “Türkiye’nin üst üste 1 Kasım’lar yaşamaması için biz sorumluluğa varız.1 Kasım seçim neticesinin kriz ve kaosa davetiye çıkarmaması için, 4 ilkemizi kabul eden HDP dışındaki her partiyle, diğer bir seçenek olarak, seçimbeyannamelerimizi bir hükümet protokolü haline dönüştürmeye peşinen hazırız, bunu da muhataplarımıza bildiriyoruz.” şeklinde sürdürdü.

ERDOĞAN'A SESLENDİ: KCK'NIN KURULUŞUNDA KATKIN VAR MI?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a özellikle terör sorunu ile ilgili 5 önemli soru yöneltti, ağır ithamlarda bulundu.

Bahçeli, seçim beyannamesini açıkladığı toplantıda Erdoğan’a şu 5 soruyu sordu: “1- İmralı canisiyle mektuplaştın mı? Öcalan canisinin İmralı adasından günü birlik giriş-çıkışlarına onay verdin mi? Ve şahsen temas kurdun mu? 2- Kandil’deki PKK’lılara dinlenmesin diyerek kriptolu telefon gönderdin mi? Terör baronlarıyla telefon görüşmeleri yaptın mı? 3- Bülent Arınç’a yönelik düzmece suikast iddiasından sonra, girilen kozmik odalardan gasp edilen devlet sırları, en mahrem bilgiler kimlerin eline geçti? Şu anda Türkiye’nin güvenlik kartları hangi mihrakların kontrolündedir? 4- KCK’nın kuruluşunda katkın ve dahlin var mı? 5- PKK ve HDP’ye başkanlık karşılığında federasyon ümidi verdin mi?” Ardından da “Erdoğan’ın yüreği varsa, kendinden eminse, örtbas edeceği karanlık bir ilişkisi yoksa bu sorularımı cevapsız bırakmaz.” diye ekledi.

Milliyetçi Hareket Partisi, seçim beyannamesini Ankara Arena Spor Salonu’nda açıkladı. Programda konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, seçimbeyannamesini açıkladığı konuşmasının başlarında özellikle çözüm sürecinden dolayı AK Parti yönetimine ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sert eleştiriler yöneltti.

Bahçeli, “Siyasi ikbal ve menfaat uğruna devamlı surette kılık değiştiren; sırf koltukta oturabilmek, iktidarda kalabilmek uğruna her mihnete, her rezilliğe, her çirkinliğe tamam diyecek bir kadro Türkiye’nin başına musallat olmuştur. 13 yıldır rüşvetçiler hükümettedir. 13 yıldır yan kesiciler, yağma ve arazi vurguncuları saltanat sürmektedir. Haram zirvede, helal diptedir. Hıyanet baş tacı, haysiyet baş aşağıdır. Türkiye alan ve zemin kaybetmektedir. Mazisi 92 yılı bulan TürkiyeCumhuriyeti kendine özgü bir fetret devri yaşamaktadır.” dedi.

"AKP’nin süreç ortağı olarak nitelediği PKK aziz milletimize kanlı namlusunu doğrultarak gün be gün evlatlarımızı şehit etmekte." diyen Bahçeli, “30 Temmuz’dan beri yaşanan terör saldırıları korkunç boyuttadır.Çözüm süreciyle terörün biteceğini, barışın geleceğini, silahların susacağını, kanın duracağını söyleyen yalancılar bugünlerde yüzünü saklamaktadır.” ifadelerini kullandı. Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Erdoğan 11.Muhtarlar Buluşması’nda diyordu ki; ‘Tayyip Erdoğan yalandan en çok kaçınan insandır.’ Yalandan kaçındım derken bile yalan söyleyen, yalan çıtasını sürekli yükselten, baştan ayağa yalan olup çıkan yalan ustasına kanacak kimseler kalmamıştır. Analar ağlamasın propagandasından ne mutlu şehit analarına sözüyle dümen kıran utanmazların ipliği pazara çıkmıştır. AKP, PKK’yı diriltmiş, adeta eline silah vermiştir.”

Bahçeli, ardından 7 Haziran’dan sonra yaşanan terör saldırılarına değindi: “Şimdi sizlerle ve büyük milletimizle yaklaşık 2,5 aylık kayıplarımızı içim yanarak paylaşmak istiyorum: 20 Temmuz 2015 günü, Adıyaman’da PKK’lı teröristlerin şehit ettiği Jandarma Uzman Onbaşı Kayserili Müsellim Ünal ile başlayan şehadetler serisi hepimizi kahretmiştir. O günden bugüne; 83’ü asker, 68’i polis, 4’ü korucu olmak üzere 155 millet evladı şehit düşmüş, aralarında çocuklarında bulunduğu 66 sivil vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. 152 sivil vatandaşımız, 130 askerimiz, 97 polisimiz, 11 korucumuz ise yaralanmıştır. Ve daha kimlerin şehit olacağı ya da yaralanacağı ise bilinmezliğini korumaktır. Bu tablo karşısında hangi vicdan sahibi susabilecektir? Bu kanlı mizan karşısında insanım diyen hangi varlık tepkisiz duracak, hangi cesaretle çözüm ve barış laflarını seslendirebilecektir? Erdoğan sarayında huzurlu ve rahat bir şekilde uyuyabilmekte midir? İki lafından biri kamu düzeni olan Davutoğlu, sarayın arka bahçesinde keyifli bir şekilde oturabilmekte midir?”

Bahçeli, TBMM’de yaptığı konuşmada MHP’li milletvekillerine laf atan Erdoğan’a da şu cevabı verdi: “Erdoğan 1 Ekim’de, TBMM’de yaptığı, belki de ilk defa yaşanan örtülü miting konuşmasında grubumuzun sıralarına dönerek rahatsız mı oldunuz diye sormuş, terörün akrep gibi eninde sonunda taşıyanları da sokacağını söylemiştir. Evet biz Erdoğan’dan, sözlerinden, soygun hanedanından rahatsızız, buna da devam edeceğiz. Sırtında taşıdığı akrebin ise kendisini sokması meselemiz değildir. Bizim dert ettiğimiz Erdoğan’ın bakımıyla büyüyen ve irileşen bu akrebin milletimizi zehirlemesidir. Buna da izin vermeyeceğiz. Yemin ettik, Allah şahidimiz olsun ki; akrebi ayağımızla ezeceğimiz gibi, sahiplerinden millet namına mutlaka hesap soracağız.”

Yıllarca verilen tavizlerin PKK’ya cesaret aşıladığını savunan Bahçeli, şöyle konuştu: “Kanlı terör örgütü AKP’yle bir olup Türkiye’yi masaya yatırmıştır. 2002’de terör sıfırlanmış, Davutoğlu’nun gerçekleri saptırarak beli kırıldı iddiası o tarihte asıl manasını bulmuştur. Bugünkü terör cinnetinin arka planında Erdoğan’ın mimarı olduğu süreç ihaneti, bölücülüğe şaşkın, gayri milli ve sorunlu yaklaşımı vardır. Maalesef AKP, PKK’ya cephanelik vermiş, militan devşirilmesini sessizce izlemiş, cinayetlerin tahkimi için siper kazmıştır. Hatta AKP, PKK’yı iktidara taşımış, bakanlık koltuğu bile verecek kadar ardan, namustan ve milli vakardan uzaklaşmıştır. PKK yol kesmiş, AKP çözüm demiştir. PKK haraç toplamış, insan kaçırmış, şehirlere inmiş; AKP dağlardan çiçek böcek toplayacağız hayaliyle milleti avutmuştur. PKK, Doğu ve Güneydoğu’yu silahlarla doldurmuş, dağa taşa bomba döşemiş; Erdoğan valilere operasyon yapmayın emri vermiştir.

Terör örgütü PKK; devletin egemenlik haklarına saldırırken buna göz yuman, alttan alan, sakın karşılık vermeyin diye talimatlar yağdıran işbirlikçilerin adı, sanı, mevki, makamı ne olursa olsun; bunlar topluca vatana ihanetten mutlaka yargılanacaklardır. Bize teröristlerin silah bırakacağı söylenmişti, meğer silahları indiren Türkiye olmuştur. Bize teröristlerin silahları gömeceği kibirli ve üstten bakan bir ifade tarzıyla duyurulmuştu, oysa silahı saklayan, namluyu yere çeviren güvenlik güçlerimiz olmuştur. Erdoğan ve Davutoğlu Mehmetçiği kışlasına, polisi karakoluna zorlaya zorlaya çekmiş, PKK’ya buyur etmişlerdir. Doğal olarak meydan da teröristlere kalmıştır. Valilere operasyon izni vermemek hangi akla hizmettir? PKK’nın silahlanmasını alçakça seyretmek, dağ ve şehir kadrosuna takviyeyi zelil bir iradeyle geçiştirmek, sonra da çözüm şarkılarıyla Türk milletine kast etmek nasıl bir çürümüşlüktür?”

20 Temmuz’dan bu tarafa dökülen her şehit kanının vebalinin 'Erdoğan’ın üzerinde' olduğunu savunan Bahçeli, şu ifadeleri kullandı: “Ve hepsinden önemlisi, 7 Haziran sonrası terör olaylarının niçin arttığı henüz cevabını bulamamış bir sorudur.Suruç’taki katliamı soran ve soruşturan görülmemektedir. Gizli bir el, derin bir nefesSuruç’un konuşulmasına adeta sansür koymuştur. Koalisyon kurulma süreciyle terör saldırıları arasında nasıl bir bağ ve bağlantının varlığı yorum ve izaha muhtaç bir konudur. AKP ile PKK’nın kan üzerinden pazarlığa tutuşmasıyla terörün tırmandırıldığı, böylece Türkiye’nin bir istikrarsızlık çemberine alınmak istendiği kuşkusu bizde çok güçlüdür. Erdoğan’ın 400 vekil olsaydı terör olmazdı sözü esasen gizli bir itirafname gibidir. Buradan çıkardığımız sonuç şudur: AKP 7 Haziran’da 400 vekil kazansaydı PKK saldırmayacak, ülkede huzur havası hakim olacaktı. Erdoğan’ın kastı budur. O halde terörün sevk ve idare merkezinde iktidar hesapları vardır. Erdoğan 17-25 Aralık’tan dolayı yakayı ele vereceğinden korktukça şuurunu kaybetmiş, terörün önündeki bariyer ve duvarları birer birer kaldırmıştır. Eğer, PKK’nın hain saldırılarında Erdoğan ve Davutoğlu’nun en ufak bir desteği, yönlendirmesi ve teşviki tespit edilir ve bu şüpheler somut delillerle sabitleşirse; herkes bilsin ki, sarayı bunların başına yıkarız. O zaman el mi yaman bey mi yaman herkes görecektir. AKP ile PKK’nın uzlaştığı, teferruatlar dışında anlaşmaya vardığı bellidir. Erdoğan Oslo’da PKK’ya özerklik sözüvermiştir. Şahitlerin ifadesi böyledir. Erdoğan Oslo’da PKK’ya İmralı canisinin serbest kalmasının güvencesini sunmuştur. Arabulucuların ihbarı da bu şekildedir. Erdoğan Oslo’da teröristleri af garantisiyle umutlandırmıştır. Kısaca Erdoğan PKK’ya hiçbir değerinde katkısı olmayan aziz vatanı peşkeş çekmiştir.”

"PKK'YA FEDERASYON ÜMİDİ VERDİN Mİ?"

Bahçeli ardından Erdoğan’a 5 soru yöneltti: “2 Haziran 2015 tarihinde Elazığlı kardeşlerimin huzurunda, halen cevabını alamadığım şu soruları Erdoğan’a sormuştum:

"1- İmralı canisiyle mektuplaştın mı? Öcalan canisinin İmralı adasından günü birlik giriş-çıkışlarına onay verdin mi? Ve şahsen temas kurdun mu?

2- Kandil’deki PKK’lılara dinlenmesin diyerek kriptolu telefon gönderdin mi? Terör baronlarıyla telefon görüşmeleri yaptın mı?

3- Bülent Arınç’a yönelik düzmece suikast iddiasından sonra, girilen kozmik odalardan gasp edilen devlet sırları, en mahrem bilgiler kimlerin eline geçti? Şu anda Türkiye’nin güvenlik kartları hangi mihrakların kontrolündedir?

4- KCK’nın kuruluşunda katkın ve dahlin var mı?

5- PKK ve HDP’ye başkanlık karşılığında federasyon ümidi verdin mi?

Erdoğan’ın yüreği varsa, kendinden eminse, örtbas edeceği karanlık bir ilişkisi yoksa bu sorularımı cevapsız bırakmaz. AKP ile PKK’yı, AKP ile HDP’yi birbirinden ayırt etmek artık kolay değildir. Siyasi taktik gereğince HDP’yi eleştiren, hakaretler yağdıran, mangalda kül bırakmayan bu zihniyetin; gerçek anlamda bu terör imalatından hiçbir farkı yoktur. AKP, PKK’sız PKK’da AKP’siz bir hiçtir. Bu itibarla 1 Kasım’da AKP’nin gerilemesi, oy kaybetmesi, iktidardan olması teröre indirilecek en ciddi milli darbe olacaktır. AKP, PKK’nın hayat iksiri, diğer yanağıdır. Şehide kelle diyen, askeri zindanlara tıkan, devlete paralel eklemeler yapıp, işler ters gidince kıyameti koparan Erdoğan bölücülerin iftihar listesindedir. Türk düşmanlarınınTürkiye’de iktidar olması artık milletimizin kaldıramayacağı bir zulümdür. Bu zulme çanak tutmak da zulümdür. Zulme rıza göstermek de zulüm olarak anılacaktır.”

İŞTE MHP'NİN SEÇİM VAATLERİ

MHP seçim bildirgesi kamuoyuyla paylaşıldı. Bildirgede, çiftçiler için mazot 1 lira 75 kuruş, asgari ücret net bin 400 lira olarak açıklanırken, emeklilere yılda iki kez olmak üzere bin 400 lira "Emekli Destek Ödeneği" vadediliyor.

Bildirge, Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin de katıldığı programla kamuoyuna açıklandı. MHP'nin 7 Haziran seçimlerinde "Bizimle Yürü Türkiye" olarak belirlenen sloganı ise "Ülkenin Geleceğine Oy Ver" oldu.

Açıklanan bildirgede, parlamenter sistemin sürdürüleceği vurgusu yapılırken, anayasanın ilk dört maddesinin ise ilelebet korunacağı ifade edildi.

Yargı sisteminin hızlı işleyen ve adil bir yapıya kavuşturulacağı vurgulanan bildirgede, tüm vatandaşları kapsayan "aile avukatlığı" sisteminin hayata geçirileceği açıklandı.

TERÖRLE MÜCADELE

Terörle mücadele konusu bildirgede geniş yer bulan başlıklardan oldu. Toplumsal huzur ve güvenin tesis edileceği, önleyici kolluk hizmetine de ağırlık verileceği belirtilen bildirgede, güvenlik ve istihbarat zaafının giderileceği duyuruldu.

Asayişin sağlanması amacıyla "kent timleri" oluşturulacağı, terörle mücadele için ekonomik ve sosyal projelerin de destekleneceği kaydedilen bildirgede, "Çözüm Süreci rezaleti tamamen bitirilecektir" ifadesine yer verildi.

"Bölücü terörü kökünden kazımayı" vadeden MHP'nin bildirgesinde, terörle mücadelede teknolojiden en ileri düzeyde yararlanılacağı, ayrıca istihbarat ağının da güçlendirileceği anlatıldı.

 

Güvenlik çalışanlarına yönelik vaatlerin de yer aldığı bildirgede, polislerin ek göstergesinin 3 bin 600 liraya yükseltileceği, emniyet çalışanlarının özlük haklarının da iyileştirileceği açıklandı.

Özel güvenlik görevlilerinin en az 2 bin 100 lira aylık alacağı ifade edilen bildirgede, astsubayların yüksek öğrenime bağlı intibaklarının yapılacağı ayrıca eksik kalan haklarının da verileceği belirtildi. MHP, uzman jandarmaların özlük haklarını iyileştirmeyi, bir yıllık askeri eğitimlerini de emeklilikten saymayı vadediyor.

SIĞINMACILAR BAŞLIĞI

Bildirgenin "sığınmacılar" başlığında ise Türkiye'ye yönelik toplu göçlerin kaynağında çözülmesinin sağlanacağı, ülkeye kabul edilenlerin ise geldikleri ülkeye sınır olan alanlarda barındırılacağı bildirildi.

Sığınmacıların yurt içine dağılımlarının kayıt altına alınacağı ve belirtilen yerlerde yapılacağı ayrıca yeme, içme, barınma ve giyinmelerinin sağlıklı şartlarda temin edileceği açıklandı.

Bildirgenin "yolsuzlukla mücadele" başlığında ise tüm yolsuzluklarının üzerine gidileceği ve hesabının sorulacağı vurgulanırken, yolsuzluklardan elde edilen servete ise zaman aşımı gözetilmeksizin el konulacağı kaydedildi.

Yolsuzlukla Mücadele Kurulu kurulması sözü veren MHP, kamu ihale sistemi ve imar mevzuatının yolsuzluklara meydan vermeyecek şekilde yeniden düzenleneceğini ifade etti.

NİTELİKLİ ENDÜSTRİ BÖLGELERİ KURULACAK

Bildirgenin, "Sanayi, Ticaret ve Turizm" başlığında ise nitelikli yeni endüstri bölgeleri kurulacağı, belli malların teşviki için Merkez Bankası tarafından "reeskont kredisi" verileceği duyuruldu.

MHP'nin bildirgesinde, vadeli satışlarda "KDV erteleme sistemi"nin getirileceği, ayrıca dar bölgeli ve sektörel teşvik sistemine geçileceği açıklandı. MHP, turizm yatırımcılarına dönük teşvik ve destekleri de artırmayı vadetti.

Yeni işyeri açan esnafa 5 yıl vergi ve prim avantajı sağlanacağını duyuran MHP, AVM yasasının ise esnafın haklarını koruyacak şekilde yeniden düzenleneceğini açıkladı.

Şoför esnafının, yenilemek için alacağı ticari araçlardan vergi alınmayacağını da duyuran MHP, şoför esnafına yıpranma payı, yük ve yolcu taşımacılığı yapan esnafa ise vergisiz akaryakıt sağlanacağı sözü verdi.

MAZOT FİYATI DEĞİŞMEDİ

MHP'nin 7 Haziran seçimleri öncesi çiftçi için açıkladığı mazotun litre fiyatı ise bu bildirgede de değişmedi. Mazotun litre fiyatı 1 lira 75 kuruş olarak açıklanırken, gübre, tohum, ilaç ve yem üzerindeki vergilerin ise kaldırılacağı bildirildi.

Sulamada ve tarım işletmelerinde kullanılan elektrikten KDV alınmayacağı belirtilen bildirgede, et ve sütte garanti fiyat uygulamasına geçileceği açıklandı.

MHP, buğday, mısır, pamuk, soya, ay çiçeği, çeltik, fındık, incir, üzüm, kayısı, zeytin, yer fıstığı ve enerji bitkileri için fiyat garantisi verileceğini duyurarak, tarım-sanayi entegrasyonunun sağlandığı kırsal cazibe birimleri olan "Tarım Kentleri" kurulacağını açıkladı.

ASGARİ ÜCRET BİN 400 LİRA VAADİ

MHP, önceki seçim bildirgesinde olduğu gibi bunda da asgari ücreti net bin 400 lira olarak belirledi. Asgari ücretten vergi alınmayacağı, ücretlilerin asgari ücret tutarında gelirlerinin ise vergi dışı bırakılacağı bildirildi.

Staj ve çıraklık sürelerinin emeklilik hizmetine sayılacağı açıklanan bildirgede, kamu çalışanlarına yapılan tüm ek ödemelerin emekli aylığına yansıtılacağı belirtildi.

İmamsız ve müezzinsiz cami kalmayacağı vurgulanan bildirgede, ihtiyar heyeti üyelerine her ay 150 lira huzur hakkı verileceği de kaydedildi.

HER AİLEDEN BİR KİŞİYE İŞ İMKANI

Yıllık ortalama 700 bin kişiye iş imkanı sağlamayı vadeden MHP, her ailenin bir ferdine iş imkanı sağlanacağını, iş sağlanıncaya kadar da 700 lira aile desteği verileceğini duyurdu.

Askerliğini yapan gençlere, iş kurabilmeleri amacıyla yarısı hibe olmak üzere 50 bin liraya kadar girişimcilik kredisi verileceğini belirten MHP, işsiz gençlerin ailelerinin ise sağlık sigortasından yararlandırılacağını bildirdi.

Her öğrenciye öğrenim süresince 10 bin liraya kadar yükseköğrenim kuponu verileceği, askerlik süresinin ise prim ödemeksizin emeklilik hizmetine sayılacağı da açıklandı. MHP, evlenecek gençlere 10 bin lira tutarında da faizsiz kredi sağlanacağını belirtti.

MHP, girişimci kadınlara yüzde 50'si hibe olmak üzere finans desteği sağlanacağını, kadınlara sigortalılık öncesi doğumlar için doğum borçlanma hakkı verileceğini bildirdi.

EMEKLİYE YILDA İKİ KEZ BİN 400 LİRA

Emeklilere yılda iki kez olmak üzere bin 400 lira "Emekli Destek Ödeneği" vadeden MHP, bunlardan ilkinin mart ayında, ikincisinin ise eylül ayında verileceğini duyurdu. Emeklilerin banka promosyonu almalarının sağlanacağı belirtilen bildirgede, emeklilikte yaşa takılanların mağduriyetinin de giderileceği kaydedildi.

MHP bildirgesinde, muhtaç durumdaki ailelere, temel ihtiyaçlarını karşılamaları için "Hilalkart" verileceği, asker ailelerine yapılan ödemenin ise aylık 500 liraya çıkarılacağı belirtildi.

EVİ OLMAYANA KİRA YARDIMI

Evi olmayan ailelere aylık 250 lira kira yardımı getirileceğini açıklayan MHP, aylık 200 kilovat saatin altında elektrik tüketen ailelere ise yüzde 75 indirim yapılacağını duyurdu.

MHP ayrıca elektrik abonelerinden kayıp-kaçak ve sayaç okuma bedelinin de alınmayacağını bildirdi.

 

65 yaş aylığının 300 liraya, üç aylığının ise 900 liraya yükseltileceğini, engelli ve engelli yakını aylığının da 400 liraya çıkarılacağını açıklayan MHP, gazilere 3 bin 600 günde emekli olma hakkı tanınacağını, muharip gazilere ödenen şeref aylığının ise bin 400 liraya yükseltileceğini kaydetti.

Okul öncesi eğitimin 4-5 yaş grubundaki nüfus için tedricen zorunlu hale getirileceği ve zorunlu eğitim süresinin 13 yıla çıkarılacağı da bildirgede yer aldı.

ÜNİVERSİTEYE GİRİŞTE SINAV KALKACAK

Atama bekleyen öğretmelerin tamamının kademeli olarak atanacağını duyuran MHP, öğretmenlerin ek göstergesinin de polislerde olduğu gibi 3 bin 600 liraya çıkarılacağını açıkladı.

MHP, üniversiteye giriş sınavının da kaldırılacağını vadetti.

Sağlık çalışanlarına yıpranma payı verileceğini duyuran MHP, sağlık hizmetinden alınan katılım payının kalkacağını, hastanelerin ise tam gün, tam kapasite çalışacağını kaydetti. Büyük bölgesel kan merkezleri kurma sözü veren MHP, ayrıca her il ve büyük ilçede kemoterapi ve diyaliz merkezi kurulacağını duyurdu.

Seçim beyannamesi tanıtım toplantısının yapıldığı Ankara Spor Salonu'na kurulan sahnede, seçim kampanyasının "Milliyetçi Hareket Partisi, ülkenin geleceği. Ülkenin Geleceğine oy ver" sloganı yer aldı.

Salonda, "Üniversite giriş sınavı kaldırılacak", "Evi olmayan ailelere 250 lira aylık kira yardımı yapılacak", "Engellilere işe yerleştirmede öncelik verilecek", Evlenecek gençlere 10 bin lira tutarında faizsiz kredi verilecek", "Net asgari ücret bin 400 liraya çıkarılacak", "Emeklilere yılda 2 defa her seferinde bin 400 lira emekli destek ödeneği verilecek", "Mazot 1 lira 75 kuruş olacak", "17/25 Aralık rüşvet, yolsuzluk ve kara para dosyası başta olmak üzere tüm yolsuzlukların hesabı sorulacak", "Her ailenin en az bir ferdine iş imkanı sağlanacak, iş sağlanana kadar 700 lira aile desteği verilecek", "Çözüm Süreci rezaleti derhal bitirilecek" pankartları da yer aldı.

Öte yandan, seçim bildirgesinin tanıtım toplantısında şehitlere saygı dolayısıyla müzik çalınmadı.

Toplantıda ayrıca Genel Merkez tarafından hazırlanan ve Çözüm Süreci'ni eleştiren sinevizyon gösterisi de sunuldu.

siyasetcafe.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.