MHP Eski Genel Başkan Yardımcısı ve Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanı Atila Kaya, 13 Temmuz 2025 tarihinde X platformunda yaptığı paylaşımla gündeme geldi.
Paylaşımında, “Üniter devlete karşı etnik temelli federasyonu; ‘millet’e dayalı toplum modeline karşı ‘ümmet’e dayalı toplum modelini; millî dile karşı çokdilliliği; millî kültüre karşı çokkültürcülüğü savunan birisi -kendine ne derse desin- dünyanın hiçbir yerinde ‘milliyetçi’ olarak anılmaz” ifadelerine yer veren Kaya, özellikle ikinci açılım sürecine yönelik eleştirileriyle dikkat çekti.
Atila Kaya’nın bu paylaşımı, MHP’nin mevcut politikalarına ve Cumhur İttifakı çerçevesinde AK Parti ile iş birliğine yönelik eleştirilerinin bir devamı olarak değerlendirildi.
Kaya, Türk milliyetçiliğinin temel ilkelerine aykırı gördüğü politikaları sıkça eleştiren bir isim olarak biliniyor.
Paylaşımında, üniter devlet yapısının korunması, millî kültür ve dilin önceliği gibi konuları vurgulayan Kaya, milliyetçilik kavramının içinin boşaltıldığını ima ederek, mevcut siyasi söylemlere sert bir tepki gösterdi.
MHP’DEN İHRAÇ EDİLMİŞTİ
Atila Kaya, 23 Eylül 2021 tarihinde MHP Merkez Disiplin Kurulu tarafından parti üyeliğinden ihraç edilmişti.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, ihraç kararını açıklarken, Kaya ve diğer altı ismin (Nazif Okumuş, Ahmet Malkan, Ali Şanalmış, Ali Baykan, Suat Başaran ve Tahsin Eren) “döneklik, vefasızlık, disiplinsizlik, ahlaksızlık, aylaklık, fitne ve tefrikaya meyyal olmak” gibi gerekçelerle partiden çıkarıldığını belirtmişti.
Ancak Kaya, ihraç kararına sert bir yanıt vermiş ve sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “MHP’den ihraç edilenin sadece ben olduğumu düşünen hata eder. MHP’den ihraç edilen; Türk milliyetçiliğinin, milliyetçiliği rabiacılığa ve millet egemenliğini tek adam sultasına dönüştürmek isteyenlere direnme azmidir” diyerek, partinin AK Parti ile ittifakını ve “tek adam” rejimine destek verdiğini iddia etmişti.
Kaya’nın ihracı, 2017 yılında başlayan bir sürecin devamı niteliğindeydi.
2017’de, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin anayasa değişikliği teklifine destek vermesi üzerine Kaya, partili cumhurbaşkanlığı sistemine karşı çıkarak Genel Başkan Yardımcılığı görevinden istifa etmişti.
Kaya, istifa açıklamasında, “Ülkücülüğe olan inancım ve Türk milliyetçiliği anlayışım, aklıma ve vicdanıma anayasa değişikliğine ‘hayır’ dememi emrederken, iki yüzlü davranmaktan da men etmektedir” diyerek, Bahçeli’nin “evet” kararına karşı çıktığını açıkça ifade etmişti.
Bu süreçte, Kaya ve diğer eski Ülkü Ocakları başkanları, anayasa değişikliğine karşı “Türk Milliyetçileri ‘Hayır’ Diyor Platformu”nu kurarak referandumda “hayır” kampanyası yürütmüştü.
Kaya, ihraç sonrası açıklamalarında, MHP’nin Türk milliyetçiliği ilkelerinden uzaklaştığını, AK Parti’nin politikalarına teslim olduğunu ve ülkücülerin kaderinin “siyasi İslamcıların ellerine teslim edildiğini” savunmuştu.
Ayrıca, 12 Eylül döneminde cuntaya karşı durduğunu vurgulayan Kaya, “12 Eylül cuntasına boyun eğmedim. Şimdi, o cuntanın asmayıp beslediklerine boyun eğmedim diye üyeliğimi elimden alacaksanız; sizin olsun!” diyerek, ihracın kendisi için bir bedel olmadığını ifade etmişti.
Siyasetcafe.com