Davutoğlu’ndan şok Zarrab açıklaması

Uzun zamandır sessizliğini koruyan Ahmet Davutoğlu, dün Reza Zarrab’ın 27 Ekim 2017’den sonra tanık olduğu davaya ilişkin çok kritik açıklamalarda bulundu. İşte ayrıntılar;

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Zarrab davasına ilişkin açıklama yaptı. Milletvekili Davutoğlu Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin hangi ülke ile nasıl ilişki kuracağına kendisinin karar vereceğini belirtti.

Davutoğlu, “Uluslararası hukuka saygılıyız ve gereğini her zaman yaptık. İran’a yönelik ambargo söz konusu olduğunda her zaman süreçlerin içerisinde olduk ve hiç ikiyüzlü tavır içinde olmadık. Amerika’nın tek taraflı ambargosuna uymadık uyamayız. O zaman da söyledik şimdi de söylüyoruz, kıyamete kadar da söyleyeceğiz” dedi.

Dışişleri bakanı olduğu dönemde Tahran’a gidip bir günde 17 saat aralıksız müzakere ettiklerini hatırlatan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

TÜRKİYE’NİN ÇIKARI ÖNEMLİDİR

“O zaman biz bu çabaları yaparken bizi batı karşıtlığıyla suçlayanlar şimdi küstahça itham etmeye kalkarlar. Gece gündüz. Oturduğumuz sandalyeden 17 saat kalkmadık. İran’a yönelik ambargoyu kaldıracak anlaşmayı sağlamak istedik. ‘Türkiye’nin çıkarı önemlidir’ dedik ve Türkiye-İran-Brezilya anlaşmasını imzaladık. O gün bize karşı çıkanlar şimdi neredeler? Bu anlaşma kabul görmedi. Eğer o gün anlaşma kabul görseydi bugün bu yaşananlar olmayacaktı. İran bizim komşumuzdur. Kimse Türkiye’nin İran’la veya herhangi bir komşu ülkeyle olan ilişkileri mahkeme konusu yapamaz. Bu bizim izzetimizin bir gereğidir kendi egemenliğimizi ve bağımsızlığımızı savunmak. Hangi küresel güç olursa olsun kimse Türkiye’yi yedeğine alamaz. Türkiye’yi kendi politikalarının parçası haline getiremez.”

BİZE FETÖ İLE MÜCADELE DERSİ VEREMEZ

“Seçilmiş hükümete, başbakana, devletin bütün mekanizmalarına ve demokrasiye darbe teşebbüsüdür. FETÖ denilen alçak çete, benim ofisimi de dinledi. Hiçbir kripto FETÖ’cü bizim temiz ve kararlı mücadelemizi gölgeleyemez. 17-25 Aralık darbe girişimi sonrasında saatlerini bile buna göre ayarlayanlar bize FETÖ ile mücadele dersi veremez. Biz o mücadeleyi yaptık, o mücadelenin bedelini ödedik, gerekirse ödeyeme de hazırız. Bugün 17-25 Aralık’ı darbe teşebbüsü olarak görüp de o günlerde o dosyalara sahip çıkanların sicillerine bir bakmak lazım. Bugün o mahkemede sunulan belgelerin 17-25 Aralık ile irtibatı dolayısıyla bizim açımızdan hükmü yoktur. Türkiye’deki darbe teşebbüsü bir silsiledir. Bütün çabalarımıza o zaman karşı çıkanlar, bugün de eleştirme cüretindeler. New York’ta sürdürülen algı operasyonlarına karşı dimdik ayaktayız. 17-25 Aralık dahil olmak üzere FETÖ’nün Türkiye üzerindeki çete olarak yürüttüğü tüm darbe teşebbüslerinin karşısında da bütün vatandaşlarımız dimdik durmuştur.”

ZARRAB’TAN HESAP SORULMALIDIR

“Devletimizin izzeti ve itibarı anlamında yapılan her komplo karşısında dimdik dururken adaleti ve ahlakı hakim kılmak zorundayız. Devletimiz ateş çemberi içinden geçerken her birimiz bu ülkeyi bu ateş çemberinden nasıl çıkarırız diye düşünürken Rıza Zarrab başta olmak üzere bu ateş çemberindeki ülkenin düştüğü zor şartlarda kim kendi çıkarını düşünmüşse, kim servetini artırmayı planlamışsa, kim rüşvet almışsa, kim haksız kazanç peşinde olmuş ve elde etmişse onlardan da hesap sorulmalıdır. Biz buradayız. Bu ateş çemberin içinden geçerek geldik. Mücadele yürütürken eğer Türkiye’de yanlış bazı işler olmuşsa bu yanlışın hesap verilme makamı da New York değil Ankara’dır, Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleridir. Bu anlamda İran’a da dost bir ülke olarak düşen görev de budur.”

siyasetcafe.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İlgili Haberler

Hem başkanlıktan hem de AKP'den istifa

Siyaset Haberleri