Film senaryoları kitap oldu

Türkiye’nin ünlü komedyeni Cem Yılmaz’ın gişede önemli başarılara imza atan filmlerinin senaryoları kitaplaştırılarak İnkılâp Kitabevi’nden yayımlandı.

Ülkemizde stand-up gösterileriyle sevilen ve komedi denilince Türkiye’de akla ilk gelen kişi olan Cem Yılmaz, ‘Her Şey Çok Güzel Olacak’ filminin ardından G.O.R.A’nın da gişeye damga vurması ile sinemada da iddialı olduğunu ortaya koydu.

 

Cem Yılmaz, Hokkabaz’da saf ve idealleri olan bir sihirbazın komik ve bir o kadar hüzünlü yol macerasıyla izleyiciyle buluştu ve yine çok sevildi.

 

Ünlü komedyen G.O.R.A.’nın devamı niteliğindeki ‘A.R.O.G’ ile izleyiciyi şaşırtarak ilkel çağın komedisini beyazperdeye taşıdı.

 

Sinemadaki iddiasını koruyan Cem Yılmaz, ‘Yahşi Batı’, ‘Pek Yakında’, ‘Ali Baba ve 7 Cüceler’ filmleriyle de sinema izleyicisini güldürerek sinemadaki yerini sağlamlaştırdı.

 

Sevilen filmlerini okurlarla buluşturmak isteyen Cem Yılmaz’ın film senaryoları kitaplaştırılarak İnkılâp Kitabevi etiketiyle raflardaki yerini aldı.

 

Kitaplardan minik kesitler

 

G.O.R.A

“Set yanarken Ozan’ın el kamerasıyla yangına doğru yürüyüp sanat grubunu kastederek ‘Vay çok güzel yapmışlar yangını,’ dediğini hatırlıyorum... O sırada set gerçekten yanıyordu.”

 

Hokkabaz

“Bu taslağı, filmi hayata geçirecek arkadaşlarımla bir toplantıda, böyle bir olay olmuşçasına anlattım. Yalan olmasın, ekipten bir arkadaşım, kimdi unuttum, ‘Nerde olmuş bu?’ deyince, ‘Olmamış, biz yapıcaz işte,’ dediğimi hatırlıyorum.”

  

A.R.O.G

“Eğlenceli bir anı; Arif büyük bir arı tarafından kovalandığı sahnede 3 farklı şehirde çekilmiş planlarla neredeyse 2000 km yapar. Sahne totalde 12 saniyedir ve aslında 20 metre bile koşmamıştır. Tuhaf doğrusu... Eh sinema işte.”

 

Yahşi Batı

“Özkan Abi’ye en gıllıgışlı, kostümlü, makyajlı, zahmetli karakterler düşer. Bir keresinde isyan ettiğini hatırlıyorum, “Oğlum bi normal adam yaz bana artık,” diye.

  

Pek Yakında

Pek Yakında filmini 8 haftada İstanbul’da çektik. Belki fark edilmeyen –ki bu iyi bir şey– birçok iç mekânı tasarım/dekor olan filmin renkleri ve kostümleri özenlidir. Gulyabani gibi, Hafize Ana’nın Hababam Sınıfı’ndaki zili gibi, Badi Ekrem’in eşofmanı gibi, Davaro filmindeki mikserden Sadri Alışık’ın şapkasına kadar birçok nostaljik ve asıl “kıymetli” objeyi barındırır film.

 

Ali Baba ve 7 Cüceler

Ali Baba’nın ben “Pek anlamadım abi” tarzı eleştiriler aldığını, “Hiç sevmedim” curcunasını yaşadığını hatırlamakla beraber, benim şahsi kanaatim çok eğlenceli ve sert görünümünün altında pamuk kalpli bir komedi olduğudur.

 

Siyasetcafe.com

 

 

 

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Kültür Sanat Haberleri