KARA PROPAGANDA VE TÜRKİYE

Burak İĞLİKÇİ

Propaganda , ilk olarak Roma Katolik Kilisesi tarafından sosyolojik manada kullanılmış ve '' fikirlerin yayılması '' şeklinde ifade edilmiştir. Oxford sözlüğünde '' propaganda '' kelimesi . '' bir fikre veya harekete taraftar kazandırmak amacı ile düzenlenen programların bütünü '' olarak tanımlanmaktadır. Propaganda kelimesi , Latince ''propagare'' kökünden gelmektedir. Bu yeni fidanlar elde etmek üzere toprağı ekmek anlamındadır. Propaganda bir doktrini yaymak , hedef toplum veya kitleyi fikren kazanmak, karşı tarafın zihin ve psikolojisini arz edilen tesire tabi kılmak için teşkilatlı ve devamlı surette telkinlerde bulunmak ve faaliyet göstermektir. Daha kısa bir tarifle propaganda , bir fikrin her çeşit vasıtasından istifade etmek suretiyle hedef kitleye telkin edilmesidir.

Bir sosyal bilimci , propagandayı, '' kişi ya da grupların fikir, tutum ya da davranışlarını etkileme amacına yönelik iletişim , yani tek yönlü haberleşme'' olarak tanımlamaktadır. Başka bir sosyal bilimcinin tanımına göre propaganda ' genellikle duygusal sözcükler kullanılarak ve bir şeyi birçok kez tekrar ederek , kamuda veya bir kısım halk üzerinde belli davranışların teşvik edilmesini sağlayan örgütlenmiş bir çaba''dır.

Bir başka kaynağa göre propaganda , '' yapan tarafa ( kaynağına ) yarar sağlamak amacıyla belirli bir grubun fikir , duygu , davranış veya tutumlarını etkilemek için hazırlanmış, milli hedef ve menfaatleri destekleyen bütün bilgiler , doktrinler veya özel çağrılar''dır.

Propaganda açık olabilir , amacını açık ya da gizli tutabilir. Psikolojik ve kültürel nitelikleri anlaşılmasa bile sosyal kültürel çevrede daima bir yeri vardır. ''

Propagandayı belli bir amacı ya da amaçlar kümesini gerçekleştirmek için, çeşitli mesajları iletişim araçlarıyla kitleye göndererek, orada davranış değişikliği yaratma faaliyeti olarak da tanımlamak mümkündür. Propaganda ile ilgili yapılmış en kapsamlı şekilde ifade edilen tanımlamalardan birisi de, ''Belli bir topluluğun fikirlerini , duygularını , tutum ve davranışlarını bilerek etki altında tutmak veya değiştirmek amacıyla hazırlanan mesajların uygun kitle iletişim araçlarıyla hedef topluma iletilmesidir. '' şeklindeki tanımıdır.

Propaganda denildiği zaman belki de akla ilk gelen şeyler '' yaymak , iletmek '' gibi kavramlardır. Fakat propaganda yalnızca yalanları yaymak mı demektir. Propagandayı sırf, '' kandırmak '' veya yalan söylemek şeklinde tarif etmek mümkün mü.

 

Propagandayı yapan bir kuvvet ne kadar uğraşırsa uğraşsın, ne kadar para sarf ederse sarf etsin hitap ettiği kitleye karayı ak diye gösteremez.

Propaganda , bir topluluğun düşüncelerini , duygularını , davranışlarını , tavır ve hareketlerini etki altında tutmak ve onları değiştirmek amacıyla bir topluluğun , belge, doktrin ve görüşlerdir. Propagandanın amacı , propagandayı yapana doğrudan veya dolaylı fayda sağlamasıdır. Bununla birlikte propaganda ile hasım grubun ekonomik ve politik yalnızlığa itmek amaçlanır. Bir savaşta zafer , düşmanın yenilgiyi kabulüne bağlıdır. Yenilgiyi kabul etmeyen düşman , ileride tekrar yalnızlığa itmek. Düşmanın moral gücü olan maneviyatının çökmesi, ancak psikolojik savaş yöntemi olan propaganda ile mümkündür.

Propagandanın cephanesi söz ve kelimelerdir. Burada hatırlamamız gereken Goethe' nin çok güzel bir sözü var ''Goethe, En güçlü silah, zamanı gelmiş fikirdir.'' der .

 

Propaganda yöntemi , gelişi güzel sarf edilen sözler değildir. Üzerinde çok uzun düşünülmüş, zaman ve zemin iyi hesaplanmış, şekil ve ölçüsü doğru belirlenmiş ve hedef kitlesi tayin edilmiş bir faaliyettir.

Propaganda, psikolojik savaşın ana yöntemlerinden biridir, savaşta çok güçlü bir silahtır. Bu durumda amaç genellikle içerdeki veya dışarıdaki düşmanı insanlık dışı olarak göstermek ve ona karşı nefret yaratmaktır. Bazı özel kelimeler kullanarak veya bazı özel kelimeleri kullanmaktan sakınarak düşmanın hiç yapmadığı şeyler için suçlanır ve bu sayede zihinlerde hatalı bir imaj oluşturulur. Çoğu propaganda düşmanın gerçek düşmanın hiç bir haksızlığın sebebi olduğu hissini vermek ister. Aynı zamanda halkın kendi milletinin haklı olduğuna da inanması gerekir.

Propagandanın etkili olabilmesi için inanılır, basit , ilginç , tutarlı , sık tekrar edilmesi , bölgesel veya genel gerçeklerle uyumlu olması gerekir. Propagandacı özellikle mücadelenin sonucunu belirleyecek olan tarafsızlar , fikri olmayanlar ve tereddütlü olanlar üzerinde çalışırlar.

Araçları ise söz , yazı , ve resim ile ilgili bütün araçlardır.

 

Kara Propaganda ise, Propaganda türleri arasında en kapalı olanıdır. Beyaz propagandanın aksine, kaynak belli değildir ve kaynak da kendini gizlemeyi amaç edinmektedir. Bu propaganda türünde yalan haber, iftira, çarpıtma, hile, entrika ve benzeri ahlak dışı uygulamalara başvurulmaktadır.

Beyaz propagandanın aksine, kara propagandanın malzemesi yalan haber, iftira, çarpıtma, entrika ve benzeri yollar olduğundan dolayı, kara propaganda ile var olmayan bir olay ya da olgu var imiş gibi yansıtılmaya çalışılmaktadır.

Kara propagandanın ana amacı, yerleşmiş bir inancı yıkmaktır. Halkı kendi içinden çıkardığı liderlerden soğutmak, ordu ve devlete karşı var olan güveni sarsmak, sosyal ve ekonomik dayanışmayı yıkmak ister. İnsanları şüpheli, kaygılı, mutsuz ve zihni karışıklık içerisinde tutmak arzusundadır. Son günlerde ülkemize yönelik propaganda faaliyetleri yürütülmektedir. Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'nun ilk önce peygamberimiz Hz. Muhammed ( s.a.v. ) ile ilgili çirkin ve ahlaksız paylaşım peşine de .Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan karikatürü ve bu karikatür üzerinden islamofobik mesajlar vermektedir. Bu tür paylaşımlar resimli propaganda ile yürütülen psikolojik savaştır. Geçmişten günümüze kart postallı, karikatürlü, resimli propagandalar düşmanlarımız tarafından her zaman yürütülmüştür.

Paylaşılan propaganda varı karikatürle İslam coğrafyasından ve ülkemizden verilen tepkiler yerindedir.

Mevlit kandiliniz mübarek olsun. Aynı zamanda. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun.

Bizler değerlerimiz ile varız. Dini,milli,örfi ve kültürel değerlerimizle milletçe dimdik ayaktayız.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.