Nuri Pakdil, "Cumhuriyet okulları din düşmanı ve emperyalist işbirlikçileri yetiştirdi"

Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın “bizzat” ziyaret ettikleri Cumhuriyet ve Atatürk Düşmanı İslamcı Yazar Nuri Pakdil, “Cumhuriyet okullarında okuyanların çoğu din düşmanı ve emperyalistlerin işbirlikçisi olarak yetişti” dedi.

Star Gazetesi’nin Necip Fazıl Saygı Ödülü’ne layık gördüğü ve İslamcıların “büyük fikir ve aksiyon adamı” olarak lanse ettiği, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın “şahsen” feyzini almak için ziyaret ettikleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ödülü alırken konuşmasının tamamını ayakta dinlediği şair yazar Nuri Pakdil, Star Gazetesi’nden Ahmet Bayar’a verdiği röportajda “Cumhuriyet okullarında okuyanların çoğu din düşmanı ve emperyalistlerin işbirlikçisi olarak yetişti” dedi.

 

Kendisini “Devrimci bir Müslüman” olarak tanımlayan Pakdil, söyleşisinde isim vermeden Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlara yönelik olarak da, “Annemi ve babamı, ödünsüz Müslümanlıklarıyla ve beni bu bilinçle yetiştirmeleriyle tanıyorum. İlk ideolojik öğretmenim annemdir. Bu bağlamda, bir anımı paylaşayım: Birgün okul dönüşünde anneme, bize okulda büyük adamlar olarak öğretilen bazı adları saymaya başladım. O adlardan birini söyler söylemez, annem şiddetle azarladı beni. “Bir daha o adı ağzına almayacaksın” dedi. Çok şükür o son söyleyişim oldu” dedi.

 

“CUMHURİYET OKULLARI İŞBİRLİKÇİ YETİŞTİRDİ”

Cumhuriyet ile birlikte halkın devlete güvenmediğini ifade eden Nuri Pakdil, okula geç gitmesinin nedeninin “Resmi Öğreti”ye ve yeni kurulan okullara duyulan güvensizlik ve kaygı olduğunu söyleyerek, “Batı emperyalizminin savunucusu öğretmenlerin egemen olduğu Cumhuriyet okullarında okuyanların çoğunun Batı hayranı, din düşmanı ve emperyalistlerin işbirlikçisi olarak yetişmeleri; kendi halkının değerlerini değil, Batılı sömürgecilerin dayattığı değerleri savunmaya başlamaları, Müslüman ailelerin Cumhuriyet okullarına ilişkin kaygısının boşa olmadığını göstermektedir” dedi.

 

 

“KANUNLA KORUNAN ADAM OLMAZ”

“Çocukluğunuzu geçirdiğiniz Maraş’ta üzerinizde hissettiğiniz baskının sebebi olan devlet yönetim tarzından çıktığımızı düşünüyor musunuz?” sorusuna, “Hayır, düşünmüyorum. Devleti yapılandıran ideolojinin, tüm yıkıcı baskısı, bütün şiddetiyle devam etmektedir. Türkiye’de, ideolojik bağlamda, düşünme ve yazma özgürlüğü vardır denilemez.” Dedi.

Pakdil, Atatürk’ü Koruma Kanunu’na da karşı çıkarak, “Dokunulamaz, eleştirilemez, kinayeli bile olsa dil uzatılamaz bir tabu vardır. Bu korku yok edilmeden, insan beyni inkişaf edemez. Ben bunun sıkıntısını mütemadiyen gözlemliyorum.

Düşünce özgürlüğü önünde çok kısıtlamalar var. Çok daha özgürce konuşabilmeliyiz. Bir numaralı adam çok rahatlıkla eleştirilmelidir. 5816 nolu kanun yürürlükte olduğu müddetçe Türkiye’de düşünce özgürlüğünün olduğu söylenemez. Dünyanın hiçbir yerinde kanunla korunan adam yoktur. Her insan eleştirilebilmelidir” dedi.

 

“HER ZAMAN PUTÇULAĞA KARŞI OLDUM”

 

Hayatta bir pişmanlığı olmadığını, İslam ideolojisinin egemen olduğu, barış ve esenlik içinde bir Türkiye görmeyi istediğini söyleyen Pakdil verdiği röportajda “Yeryüzündeki tüm Müslümanların birliğinin sağlandığını görmektir; Kudüs’ün esenliğe çıktığını görmektir.

Ben hep inandıklarımı yazdım. Yazdıklarımla hayatım özdeştir. Bugün yeniden dünyaya gelmiş olsam bugüne kadar yaptıklarımı aynen gene yapardım. Yaptıklarımdan pişmanlık duyduğum hiçbir şey yoktur” şeklinde konuştu.

 

“1923’TE UYGARLIĞIMIZDAN KOPARILDIK”

Halkın uygarlık değerlerinin İslam Öğretisi olduğunu ve Türk halkının, Ortadoğu uygarlığını oluşturan halklardan birisi olduğunu söyleyen Nuri Pakdil, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş tarihi olan 1923’ü referans vererek “1923’de uygarlığımızdan koparıldık ve bizi uygarlığımızdan koparmak isteyenleri biliyoruz” dedi.

 

“İNSANLIĞI TÜRKİYE KURTARACAK”

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Coca Cola” fabrikasını açmadan hemen önce Star Gazetesi’ne verdiği röportajda Nuri Pakdil, “insanlığı Türkiye kurtaracak” diyerek, şunları söyledi: “Yurdumun çağ için gereği belli. ‘Umut’ kelimesi yerine ‘Türkiye” adını yazsak yeridir. Çünkü Türkiye, yalnız kendi kendisi için değil, Ortadoğu ülkeleri için de var olmak zorundadır.

Ben Türkiye’nin, özellikle Ortadoğu için tartışılmaz önemde bir işlevi olduğunu görüyorum ve yeryüzünü kurtaracak hareketin ancak Türkiye’den başlayacağına inanıyorum. Bu bağlamda gençlerimize hep umutla bakıyorum ve önemsiyorum.”

 

“CUMHURİYET BURJUVA SINIFINI BÜYÜTTÜ”

İslamcı ideoloji ile sorunları köktenci bir yaklaşımla ele aldıklarını söyleyen Nuri Pakdil verdiği röportajın sonunda, “İşsizlik sorununun da içinde bulunduğu bütün sorunların kökeninde, dünya emperyalist sistemine eklemlenmiş bir ekonomik düzenin bize dayatılmış olması vardır. 1923’te yabancılaştırma süreci ile, bu eklemlenme resmiyet kazanmıştır. Halkçı olduğu savlanan Cumhuriyet, sürekli olarak burjuva sınıfını büyütmüş, semirtmiştir. Buna karşılık, sürekli olarak yoksulluk artmıştır.

Önemli olan şudur: şirke teslim olmamış bütün vicdanlar, bütün uzun mesafe yürüyüşçüleri, nerede olursa osun, ne durumda olursa olsun, bu sömürü düzenine karşı, bu sömürü düzeninin simgelerine karşı, bir cephe oluşturmalıdır. Dikkatini, enerjisini bu karanlıkla savaşa yoğunlaştırmalıdır. Karanlıklar ancak bu ortak çabanın sonucu çıkacaktır aydınlığa.” dedi.

siyasetcafe.com

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Gündem Haberleri