PARLAYAN KILIÇ

Vedat DEMİRBAĞ
PARLAYAN KILIÇ
 

"Venedik’ten bir elçi gelmiştir. Herkesin cihanı titreten padişahı görmek isteyip de göremediği bir devirdir. Elçi, Koca Sultan’la görüşüp ülkesine geri döner. Ülkedeki üst düzey yöneticiler başta olmak üzere herkes bu heybetli sultanın nasıl birisi olduğunu öğrenmek istemektedir. Elçiye cihan sultanı Yavuz’un nasıl birisi olduğunu sorarlar.
 
 
- Göremedim, der elçi. Merak ederler:
 
- Huzuruna girdiğin, yanına kadar vardığın hâlde nasıl göremedin?
 
Bunun üzerine elçi şu müthiş itirafta bulunmak zorunda kalır:
 
- Kılıcı öyle parlıyordu ki, yüzüne bakamadım.
 
Kısa sürede Venedik elçisinin bu sözleri Osmanlı Sultanı’nın da kulağına gelir ve haşmetli Sultan şunları söyler:
 
 
- Paşalarım, der. Osmanlı Devleti’nin kılıcı parladığı müddetçe zalimlerin boynu daima eğik gezecektir. Ama Allah korusun, bu kılıç ne zaman ki kınına girer de paslanmaya başlarsa, işte o zaman kafalar yavaş yavaş dikilir ve bir gün bize yukarıdan bakmaya başlarlar."  Büyük devlet olmak demek böyle bir şey olsa gerek...

Türk devleti bölgesinde çok sıkıntılı süreçlerden geçmektedir. Özellikle içerde yaşanan terör olayları, terörün geldiği durum ve dış politikada yaşanan problemleri üst üste koyduğunuzda Ülkenin geleceğinin hiçte iç açıcı olmadığı bir gerçektir.

Devlet meselesi olan konularda, tek vücut gibi davranmak zorunda olduğumuzu unutmamamız lazım. Siyasi hesaplar uğruna, iktidar hırsları uğruna, iktidardan rövanş alma hesabı uğruna milli meselelerde politik davranmak basit ve küçük hesapların yansımasıdır.
  
Türk devletinin, pkk ve onun alt türevleri olan pyd, ypg, pjak vs gibi alfabenin 29 harfinden terör üretenlere karşı yapılan askeri ve güvenlik mücadelesini siyasi hesaplara malzeme etmek terör örgütlerinin ekmeğine yağ sürmek olacaktır.
  
Tarih, bu tür terör örgütlerine karşı verilen mücadelelerde devletlerin askeri tedbirlerinin tek başına yeterli olmayacağını toplumsal destek ile teröre destek verenlerinde afişe ederek, terörün beslenme kaynaklarının topyekûn kesilmesi halinde terörle mücadelede başarılı olunabileceğine şahittir.

Devlet, terörü bitirme noktasında kararlı davranmalı, kamuoyu da devletin kararlı mücadelesinin yanında durarak terörün yeni beslenme kaynakları oluşturmasına müsaade etmemelidir.
  
Türk devletinin gerek içerde gerek dışarıda terör örgütleri ve onların destekçilerine karşı vermiş oldukları mücadele ile dış politikada devlet olarak sınırlarımız ve ülke güvenliğimiz ile alakalı olarak alınması gereken tedbirler ile alakalı olarak bütün siyasi partiler biran önce yan yana gelmeli Devletin özellikle güvenlik politikalarına siyasi bir anlam yüklenmeden, İktidarın iktidar olma gücü ile muhalefetinde muhalefet gücü üzerinden polemiğe girilmeden milli bir mesele olarak bakılmalı ve bu perspektif üzerinden bir strateji geliştirilmelidir.

Kıssadan Hisse;
 
Türkiye Cumhuriyeti Türk ve İslam Dünyasının parlayan kılıcıdır. Bu kılıç düşerse ne Türk kalır nede İslam…

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.