RTÜK'ün Çifte Standardı: Erotizm Mi Daha Tehlikeli, Şiddet Mi?

Türk dizilerinde şiddet sahneleri, mafya hesaplaşmaları ve kadın cinayetleri yıllardır ekranları doldururken, Jasmine dizisine erotik sahneleri nedeniyle RTÜK tarafından yayın yasağı getirilmesi büyük tepki çekti.

Türk dizileri, yıllardır şiddet sahneleri ve erotik unsurlarla dolu içerikleriyle gündemde.

Özellikle RTÜK cezaları, Jasmine dizisi gibi yapımlarda erotik sahneler nedeniyle yayın yasağı getirirken, ücretsiz kanallardaki şiddet dolu mafya dizileri ve kadın cinayetleri sahneleri adeta görmezden geliniyor.

Bu çifte standart, aile değerleri ve toplumsal değerler denetimini eleştirilere açıyor.

Araştırmalar, Türk televizyonlarında şiddet normalleşmesinin çocuklar üzerindeki psikolojik etkilerini vurguluyor.

Jasmine dizisi, Asena Keskinci'nin başrolünde ölümcül bir hastalıkla mücadele eden bir kadının hikayesini anlatıyor, ancak müstehcen sahneleriyle tepki çekti ve RTÜK inceleme başlattı.

Bu durum, dizilerin kalitesini ve RTÜK'ün yaptırımlarının etkinliğini sorgulatıyor.

TÜRK DİZİLERİNDE ŞİDDET SAHNELERİNİN NORMALLEŞMESİ

Türk dizileri, mafya hesaplaşmaları, kafa kesme ve kadın cinayetleri gibi şiddet sahneleriyle dolu. Bu içerikler, ücretsiz ulusal kanallarda yayınlanıyor ve çocuklar tarafından kolayca erişilebiliyor. Araştırmalara göre, bu tür sahneler toplumda şiddeti sıradanlaştırıyor ve empati kaybına yol açıyor.

RTÜK, şiddet unsurlarına ceza verse de, reyting kaygıları nedeniyle yapımcılar bu klişelere devam ediyor. Son yıllarda, 2025 Aile Yılı kapsamında bile şiddet sahneleri içeren dizilere tolerans gösteriliyor.

JASMİNE DİZİSİ VE EROTİK SAHNELER TARTIŞMASI

HBO Max gibi paralı dijital platformda yayınlanan Jasmine dizisi, erotik sahneleri nedeniyle kısa sürede gündem oldu. RTÜK, "genel ahlaka aykırı" gerekçesiyle inceleme başlattı ve yayından kaldırıldı.

Sosyal medyada tepkiler çığ gibi büyüdü:

"Şiddet sahneleri serbestken, erotik unsurlar neden yasak?" sorusu öne çıktı.

RTÜK'ün aile değerleri denetimindeki tutarsızlığı gözler önüne serildi.

RTÜK CEZALARININ DİZİLERİN KALİTESİNE ETKİSİ

RTÜK cezaları, dizilerin kalitesini iyileştirebiliyor mu? Tarihsel verilere göre, cezalar daha çok sansür aracı olarak işliyor. 2025'te dijital platformlara verilen üst sınır cezaları, şiddet ve eşcinsel sahneleri hedef aldı, ancak yaratıcılığı kısıtladı.

Yapımcılar, risk almamak için sığ içerikler üretiyor; bu da genel kaliteyi düşürüyor.

YAPTIRIMLARIN TOPLUMSAL HASSASİYETLERİ KORUMADAKİ ETKİSİ

RTÜK'ün yaptırımları, toplumsal hassasiyetleri ne kadar koruyor? Şiddet sahneleri yaygınken, erotik içerikler hemen cezalandırılıyor. Bu tutarsızlık, ideolojik bir yaklaşımı düşündürüyor.

Araştırmalar, cezaların kısa vadeli caydırıcılık sağladığını, ancak kültürel değişim yaratmadığını gösteriyor.

DİZİLERİN PSİKOLOJİK ETKİLERİ

Türk dizileri, izleyicilerin psikolojisini nasıl etkiliyor? Şiddet sahneleri desensitization etkisi yaratıyor; çocuklar agresif davranışlar geliştiriyor.

Erotik unsurlar ise bastırılmışlık hissi doğurabilir. Genel olarak, bu içerikler stres ve travma tetikleyicisi oluyor.

Sonuç olarak, Jasmine dizisi vakası, RTÜK'ün çifte standardını bir kez daha ortaya koydu. Dengeli bir denetim şart; yoksa ekranlar maalesef şiddet dolu kalmaya devam edecek...

Siyasetcafe.com - Sare Albayrak

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Kültür Sanat Haberleri