Srebrenitsa Katliamı'nın 28. yıldönümü

20. yüzyılın 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da yaşanan 2. en büyük katliam olarak tarih sayfalarında yer alan Srebrenitsa Katliamı üzerinden tam 28 yıl geçti...

SİYASETCAFE.COM'U THREADS'TE TAKİP EDEBİLİRSİNİZ

 

11 Temmuz 1995...

Bundan 28 yıl önce...

8 binden fazla Bosnalı Müslümanın Srebrenitsa'da Sırp güçler tarafından katledilmesinin üzerinden tam 28 yıl geçti.

Ancak aradan geçen onca yıla rağmen 1995'te yapılan Srebrenitsa soykırımı, Bosnalılar için hala kanayan bir yara...

 

 

11 Temmuz 1995'te Srebrenitsa'da 8 binden fazla Bosnalı Müslümanın öldürülmesi, Avrupa tarihinde 2. Dünya Savaşı'ndan beri görülen en büyük katliam olarak kabul ediliyor. Soykırımın baş sorumlularından "Bosna Kasabı" lakaplı Ratko Mladiç, 16 yıl firari yaşadıktan sonra 2011'de yakalanmıştı. Lahey'de yargılanan Mladiç, müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.

 

 

13 Temmuz - 18 Temmuz 1995 tarihleri arasında Bosna Hersek'in Srebrenitsa kasabasında 8 binden fazla Müslüman Bosnalı, Sırp güçler tarafından katledildi.

Binlerce Bosnalı Müslüman, kasabanın dışında Potaçeri'deki BM Barış Gücü karargahına sığındı. Ancak karargahı denetleyen Hollandalı askerler, savunmasız sivilleri Sırp güçlerine teslim etti. Böylece 5 gün sürecek soykırım başlamış oldu.

 

 

Sırp güçleri katlettikleri sivillerin kimlikleri tespit edilemesin diye cesetleri parçaladı ve sayısı 64'ü bulan toplu mezarlara gömdü.

Uluslararası Adalet Divanı 2007'de Srebrenitsa'da yaşananları soykırım olarak niteledi, ancak soykırımın sorumlusunun Sırbistan olmadığına hükmetti.

 

 

Srebrenitsa’da katliam sürecine nasıl gelindi?

 

Yugoslavya; Sırbistan, Karadağ, Bosna-Hersek, Hırvatistan, Slovenya ve Makedonya'dan oluşmakta idi. Hırvatistan ve Slovenya’nın 25 Haziran 1991'de resmi olarak bağımsızlıklarını ilan etmesi sonrasında patlak veren Yugoslavya İç Savaşı sonrası , ülke dağılmaya başlamıştı. Ardından Bosna- Hersek de 29 Şubat-1 Mart 1992'de yapılan referandumla eski Yugoslavya'dan ayrılarak bağımsızlığını ilan etmişti. 1991'de bağımsızlığını kazanan Hırvatistan'da Hırvat güçleri ile Yugoslav askerleri arasında devam eden çatışmalar, Bosna Hersek'e de sıçramıştı. Sırp kontrolündeki Yugoslav ordusu, o dönemde nüfusunun büyük çoğunluğunu Hırvatların oluşturduğu Boşnakların Ravno köyüne saldırınca Bosna Hersek'teki savaş bu saldırı ile gayri resmi olarak başlamış oldu.

Ülkenin parçalanmasını fırsat bilen Bosnalı Hırvat ve Sırplar da Bosna Hersek topraklarını kendi aralarında paylaşmak için Boşnakları da içine alan cumhuriyet kurduklarını açıkladı. Hırvatlar, 18 Kasım 1991'de Hersek-Bosna Hırvat Cumhuriyeti'ni, Sırplar ise 9 Ocak 1992'de Sırp Cumhuriyeti'ni ilan etti.

 

 

Bosna'yı ele geçirmek isteyen Sırp ve Hırvatların bağımsızlığını ilan etmesinin ardından, Sırpların kontrolündeki Yugoslav ordusunun ve istihbarat birimlerinin silahlandırdığı Bosnalı Sırplar, Müslüman Boşnaklara yönelik etnik temizlik başlattı. Boşnaklar ise liderleri Aliya İzzetbegoviç önderliğinde kuzeyde ve doğuda Sırplara, güneyde ve batıda da Hırvatlara karşı ülkenin bütünlüğünü korumak için savaştı.

 

Srebrenitsa’da neler yaşanmıştı?

 

Başlayan iç savaşta çok sayıda sivilin öldürüldüğü haberleri gelmeye başlayınca; Birleşmiş Milletler (BM) 1993 yılında Srebrenitsa'yı Boşnaklar için "güvenli bölge" ilan etti. 24 bin nüfuslu Srebrenitsa, birden katliamdan kaçan mültecilerin de gelmesi ile birlikte 60 bin nüfusa ulaştı. Bu da şehirde açlık ve hastalıklara yol açtı.

Ratko Mladiç komutasındaki Sırp orduları 425 gün süren ve modern savaş tarihinin en uzun kuşatması olarak tarihe geçen kuşatma sonrası Srebrenitsa’yı 1995 Temmuz’unda ele geçirdiler.

Binlerce Boşnak erkek, kadın ve çocuk, Srebrenitsa'nın hemen dışındaki Potocari'de bulunan Hollandalı askerlerin denetimindeki BM barışgücü karargahına sığındı.

 

 

Boşnaklardan yana gözüken ve yardım edeceklerini söyleyen Hollandalı askerler, Sırp güçleri karargahı kuşatınca binlerce Boşnak’ı Sırplara teslim etti, hatta savaş sonrası ortaya çıkan bir videoda Sırpların şehri boşaltan bir Hollandalı komutana silah ettiği ettiği görüntüleri ortaya çıktı ve bu 2. Dünya Savaşı’ndan sonra en büyük insanlık suçu olarak kayıtlara geçti.

 

 

Bundan sonrası ise 5 gün süren tam bir katliam…Sırplar binlerce Müslüman’ı öldürdü, öldürmediklerini kamplara göndererek işkencelere, tecavüzlere maruz bıraktılar. Srebrenitsa'da hayatını kaybedenlerin büyük kısmı halen Bosna Hersek'in doğusundaki toplu mezarlarda yatıyor. 1600 kişinin cesedine ise halen ulaşılamadı.

 

 

Savaş sırasında Prijedor, Foça, Zvornik, Vişegrad gibi birçok şehirde yapılan etnik temizlik sonucu neredeyse hiç Boşnak bırakılmadı. Kimi göç etmek zorunda kaldı, kimi öldürüldü.

 

 

Savaşın simgesi Mostar Köprüsü

 

Osmanlı döneminden kalan en önemli eserlerden biri olan Mostar Köprüsü, Bosna-Hersek'te yaşanan iç savaşta 1993 yılında yıkılmış, aslına uygun olarak tekrar inşa edilerek 2004 yılında yeniden açılmıştı. 1566’da inşa edilen ve ülkenin simgesi olan Mostar Köprüsü’nün savaşın en şiddetli dönemlerinden birinde yıkılması, katliam döneminin de akıllardan çıkmayacak anlarından birisiydi.

 

NATO katliama müdahale ediyor

 

Srebrenitsa'da yaşanan katliam Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO)'ya yönelik tepkileri artırdı. 28 Ağustos'ta Saraybosna'nın merkezinde Markale'deki pazar yerine yapılan havan topu saldırısı sonucu 43 kişinin yaşamını yitirmesi sonrasında ise NATO uzun süren sessizliğini bozdu.

30 Ağustos 1995 tarihinde Bosna'daki Sırp hedeflere yönelik ''Kararlı Güç Harekatı'' (Operation Deliberate Force) başlatıldı. Operasyon, 21 Eylül 1995'te sona erdi. Yaklaşık 400 savaş uçağı ve 15 ülkeden 5 bin askerin katıldığı müdahalede çok sayıda Sırp hedefleri vuruldu. NATO'nun müdahalesinin ardından savaştaki denge bozuldu ve Sırplar barış masasına oturmaya ikna oldu. Savaş, 1995 yılında imzalanan Dayton Barış Antlaşması ile sona erdi. Antlaşmanın ardından ülkesine yapılan saldırılar karşısında (1992-1995) halkına önderlik eden Aliya İzzetbegoviç, “bağımsız” Bosna- Hersek'in ilk cumhurbaşkanı seçildi. Sağlık sorunları nedeniyle 19 Ekim 2003'te ise hayatını kaybetti.

 

BM Barışgücü Hollanda’nın katliamdaki rolü neydi, dost muydu düşman mı?

 

Katliamın üzerinden tam 28 yıl geçti fakat Hollanda’nın katliamdaki rolü hala tartışılmakta…

Şehrin Sırp güçlerince işgal edilmesinin ardından, Hollandalı BM askerlerinin komutanı Thom Karremans'ın 11 Temmuz 1995'te görüştüğü Mladic ile birlikte kadeh kaldırması dünyada büyük tepki topladı.

Kamuoyuna yansıyan görüntülere rağmen Karremans hiçbir zaman yargılanmadı. Hollanda devleti ise Srebrenitsa'daki katliamdan "kısmen" suçlu bulundu. Mahkeme, "Hollandalı askerlerin, Sırplara teslim edilen 300 kişinin öldürüleceğini öngörmesi gerektiğini" ifade etti ve 300 erkeğin yakınlarına tazminat ödemesi gerektiğine karar verdi.

 

Uluslararası Adalet Divanı “Soykırımı kabulleniyor

 

Hollanda'nın Lahey kentindeki Uluslararası Adalet Divanı, 2007'deki kararında, Srebrenitsa ve civarında yaşananları "soykırım" olarak nitelendirdi.

Sırp komutan Ratko Mladic, Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi (ICTY)'de geçen Kasım ayında sonuca bağlanan davada, aralarında Srebrenitsa soykırımının da bulunduğu birçok suçtan müebbet hapse mahkum edildi.

Aynı mahkeme, 2016'da sonuca bağladığı davada, 'Bosna kasabı' olarak bilinen Bosnalı Sırpların eski lideri Radovan Karadzic'e Srebrenitsa soykırımı dahil 10 ayrı suçtan 40 yıl hapis cezası verdi.

Mahkeme ayrıca, Srebrenitsa soykırımındaki suçları nedeniyle eski Sırp general Radislav Krstic'i 35 yıl, Vidoje Blagojevic'i 15 yıl, Vujadin Popovic ve Ljubisa Beara'yı ömür boyu, Drago Nikolic'i 35 yıl, Ljubomir Borovcanin'i 17 yıl, Vinko Pandurevic'i 13 yıl, Radivoje Miletic'i 19 yıl, Milan Gvero'yu 5 yıl hapse mahkum etti. Bosna Hersek Mahkemesinde görülen davada ise 13 Temmuz 1995'te bine yakın Boşnak sivilin öldürülmesiyle suçlanan Milorad Trbic, 30 yıl hapse mahkum edildi.

Farklı mahkemelerde görülen Srebrenitsa davalarında bugüne kadar 45 Sırp, toplam 699 yıl hapis cezası aldı.

Eski Sırbistan Devlet Başkanı Slobodan Milosevic de Srebrenitsa'daki soykırımla suçlanmış ancak ICTY'deki yargılanması devam ederken tutuklu bulunduğu cezaevinde yaşamını yitirmişti.

 

Savaş suçlusu Bosnalı Hırvat Slobodan Praljak mahkemede intihar ediyor

 

Hollanda'nın Lahey kentindeki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin 2017 Aralık ayında görülen temyiz duruşmasında Bosnalı Hırvatların altı askeri veya siyasi sorumlusunun 1992–1995 yıllarındaki savaşta işledikleri suçlardan 2013'te aldıkları cezalara yaptıkları itiraz karara bağlanıyordu.

Mahkeme, davanın sanıklarından 72 yaşındaki Bosnalı Hırvat Slobodan Praljak'ın 20 yıl hapis cezasını onadı. Bu kararın okunmasının ardından "Praljak suçlu değil!" diye bağıran eski komutan, elinde tuttuğu şişedeki potasyum siyanür zehirini içerek intihar etti.

Katliamın üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen her platformada anılmaya devam ediyor, geriye kalan ise beyinlere yer eden Aliya İzzetbegoviç'in şu sözleri;

 

“Savaşta büyük zulme uğradınız. Zalimleri affedip affetmemekte serbestsiniz. Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.”

 

Siyasetcafe.com

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Tarih Haberleri