Sürünüze Bereket

Alişan SATILMIŞ

Sürünüze Bereket

 

“Kendi kabul işaretlerimizin yargılama


metotlarına göre işaretlenecek olsak;


biz başkaları için hüküm verirken nasıl bir


yol izliyorsak...


Bizimle ilğili de aynı yöntemlerle hükümler


verilecek olsa...


Sonuçta nasıl karneler ortaya çıkardı?


Biz, bizsek.


Biz, olmayanlar kim?


Say babam say, bitmez.


O zaman saymaya da gerek yok.


İyi de sen istediğin kadar gerek yok de...


Sayan, saymaya devam ediyor...


Velhasıl kelam; garipliğin garabetinde bir


iştigaliyet devam edip gidiyor.


Bunlar...


Onlar...


Şunlar...


O, neden!


Bu, neden!

 

Şu, neden!


Hal böyle olunca, dogrusu var,hakikati yok.


Hakikati var, dogrusu yok.

 

Adına gerçeklik denilen,” işaretlemede”


kendince herkes bir kurgunun resmi ile


oyalanmakta...


Gereğinden fazla önemsenen işaretlemelerle...


Iskalananların özü bizi ne yapıyor?


Bunu düşünmeye de gerek yok.


Anlamın ve soyutun dinamizmi hepimizi hiç


farkında olmadan “soyut resim” sanatçısı yapıp


çıkmışta haberimiz yok.


Öyleyse modern zamanın bulaşıcı söylemiyle


retoriğe devam...


Topu taca atın ve kaçın.


Malum ki; “kem alatla kemalat olmaz.”


Sürünüze bereket.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.