Tarikatların toplu intihar olayları! Tüyler ürperten detaylar

Tarihte pek çok toplu intihar vakası mevcut. Bu vakaların çoğunluğu ise kitlesel intihar vakaları. İşte tarikatların tüyler ürperten toplu intihar olayları...

Tarih boyunca çok ilginç ölümlere tanıklık edildi. Hastalık, cinayet, kaza ya da intihar bu kavramlardan bazılarıyken, hiç kimsenin aklına gelmeyecek ölümler ilginçtir ki, kitlesel olarak gerçekleşti.

Hangi ölümler ne amaçla yaşandı? Kim, kime nasıl aldandı? İşin en ilginç tarafı ise bu ölümlerin gerçekleşmesine vesile olan yer tarikatlardı.

 

İşte tarikatların toplu intihar vakaları...

 

1. Jonestown Vakası

1970’li yılların ortalarında Kaliforniya’da etkinlik gösteren Peoples Temples (Halkın Tapınağı) isimi tarikat Guyana’ya göç etmişti. Amaçlar Rahip Jim Jones önderliğinde Jonestown adını verdikleri ırklararası bir cemaat oluşturmaktı. Kasım 1978’de Kaliforniya eyaletinden bir kongre üyesi bazı cemaat mensuplarının zorla tutuldukları iddiasını araştırmak için Guyana’ya gitti. Bazı üyelerin cemaatten ayrılmak istemesi üzerine, onlarla birlikte uçağa binmek üzere olan Kongre Üyesi Loe Ryan ve yanındaki 4 kişi Jones’un adamları tarafından silahla vurularak öldürüldü. Paniğe ve umutsuzluğa kapılan Jones hoparlörlerden cemaatine seslenerek ölmenin güzelliği ve herkesin başka bir yerde tekrar bir araya geleceği üzerine vaazlar vermeye başladı. Cemaat üyeleri bir çadırda içinde siyanür ve gazlı içecek karışımı olan bir fıçının önünde toplandılar ve hepsi kendi iradesiyle o karışımdan içerek can verdi. 900’den fazla insan bu şekilde kendi elleriyle ölüme gitti. Anne babalar kendileri içmeden önce çocuklarına ve bebeklerine de bu zehirli karışımdan içirmişlerdi. Ölmeyi reddeden bazı kişiler ise Jones’un adamları tarafından silahla vurularak öldürüldü. Rahip Jones da kendini başından silahla vurmuş olarak bulundu.

 

 

2. Waco Katliamı
1993 ylında Texas’ta, tarikat lideri David Koresh’in müritleri, kendilerini kaleye dönüştürülmüş bir çiftlik evine kapatmışlardı. Yasadışı silah bulundurma suçlamasıyla FBI evi kuşattı. Bu kuşatma haftalarca sürdü. Bir süre sonra artık daha fazla direnemeyeceklerini anlayan tarikat üyeleri, gerçekleşmesi muhtemel tutuklamalara karşı bulundukları binayı ateşe verdiler. Teslim olmamak adına, 21 çocuk, iki hamile kadın ve tarikatın kült lideri David Koresh'in de içinde bulunduğu toplam 76 kişi yaşamını yitirdi.

 

 

3. Töton Kadınları
Valerius Maximus ve Florus’un yazılarına göre MÖ. 2. yüzyılda Tötonların kralı Teutobod, Romalılar tarafından yenildikten sonra teslim olmuş ve kendisinden Töton halkından 300 evli kadının Romalılar’a köle olarak verilmesi istenmişti. Yaşlı kadınlar bunun yerine Ceres ve Venüs tapınaklarında kalmak için yalvarmış ancak bu talepleri geri çevrilmiş, Romalılar bu isteklerinden vazgeçmemişlerdi. Bunun ardından Töton kadınları önce kendi çocuklarını öldürmüş, gece ise birbirlerini boğmuş ve ertesi sabah tüm kadınlar birbirlerinin kollarında ölü bulunmuştu.

 

 

4. Cennetin Kapısı Tarikatı
Do takma ismiyle de bilinen, 2 yıl akıl hastanesinde yatmış emekli bir öğretmen olan Marshall Applewhite, kendisinin İsa’nın yeryüzüne tekrar gelmiş hali olduğunu iddia ediyordu. Eşi ile birlikte kurduğu tarikatın adı Cennetin Kapısı (Heaven's Gate)'ydı. Uzaylılardan bilgiler aldığını söyleyen Do ve müritleri tarikatlarının ilk üyesinin Hz. İsa olduğuna, kendilerinin de uzaylıların soyundan geldiklerine inanıyorlardı. Dünya uygarlığının ve insanın bir üst dereceye çıkmasına yardımcı olmak için Hale Bopp Kuyruklu Yıldızı’nın arkasına saklandığını düşündükleri bir ufo'da buluşacaklarına ve böylece kozmik cennetlerine ulaşcaklarına inanan 39 kişi, 1997 yılında ABD’nin San Diego şehri yakınlarındaki bir villada fenobarbital içerek yataklarında topluca intihar ettiler.

 

 

5. Badung Puputan'ı, Bali
Puputan; Bali kültüründe yer alan, teslimiyetin aşağılanmasına maruz kalmamak için yapılan intihar ritüeli anlamına gelen bir terim. 1906 yılında işgalci Hollandalı ordusuna teslim olmak yerine puputan uygulamaya karar veren Bali halkı, Hollanda Kraliyet Ordusu'nun karşısına dikildi. İlk işareti fişeğini ateşleyen ise bir rahip oldu. Kendi kalbine hançeri saplayarak intihar eden rahibi takip eden yaklaşık 1000 Balili birbirlerini öldürmeye başladı. Düşmanlarını aşağılamak için onların suratlarına değerli eşyalarını da fırlatan Balililerin tamamı, teslim olmak yerine uyguladıkları bu yöntemle kısa sürede can verdi.

 

 

6. Jauhar Geleneği
Jauhar; Hindistan'daki Rajput Krallığı'ndaki kadınların, düşman karşısında yenilgiye uğradıklarında onun eline geçmektense kendilerini kurban etmeyi tercih etmelerine verilen isimdir. 14. yüzyılda Chittor Kraliçesi Rani Padmini, düşman askerlerine esir olmamak için birçok kadınla birlikte ateşe yürümeyi tercih etti. Kadınlar esir düşüp tecavüz edilmek yerine kendini şenlik ateşine atarak canlı canlı yanmayı tercih eden Padmini'yi takip etti. O gün kraliçeyle birlikte yakşalık 700 kadın intihar ederek hayatına son verdi. Bu geleneğin ileriki zamanlarda da devam etmesiyle Rajput Krallığı'nın sonu geldi.

 

 

7. Tanrının On Emrini Yeniden Tesis Hareketi
Uganda'da kurulmuş olan Movement for the Restoration of the Ten Commandments of God (Tanrının On Emrini Yeniden Tesis Hareketi) isimli tarikat, 1 Ocak 2000 günü kıyametin kopacağına inanıyordu. O dönem Uganda'daki karışık atmosfer içinde doğup büyüyen pek çok tarikattan biri olmasına rağmen adını dünyaya duyurması yaklaşık 778 kişinin toplu intiharıyla oldu. Bekledikleri gün gelmeyen kıyametten sonra 17 Mart gününe ertelenen kurtuluşlarına ulaşmak için, bir kısmı çıkartılan yangında yanarak, bir kısmıysa kendilerini zehirleyerek öldüler.

 

8. Demmin Olayı
1945 yılının Nisan ayının son gününde Sovyet Kızıl Ordusu Naziler karşısında ilerlemesini sürdürürken Almanya'nın Demmin şehrine varır. Şehir pek fazla direniş gösteremeden teslim olur. Sovyet askerlerinin hızını kesmek için köprüleri daha evvelden havaya uçurdukları için halk köşeye sıkışmıştır, kaçacak yerleri yoktur. Naziler'in daha önceden yaptıkları propagandaların da etkisiyle, Ruslar'ı barbar canavarlar olarak gören halk, Sovyet askerleri tarafından işkence göreceklerine, tecavüze uğrayacaklarına ve nihayetinde idam edileceklerine inandıkları için, yenilginin ve gelecek korkusunun da beslediği savaş psikolojisiyle intiharı seçer. 1000'e yakın insan, kimisi kendini asarak kimi nehirlere atarak kimi de zehirleyerek türlü yöntemlerle intihar ederler.

 

9. Numantia Kuşatması
M.Ö. 134 yılında başlayan ve 15 ay süren Roma Devleti ile Seltibaryanlar arasındaki Numantia Kuşatması sonrası yenileceği belli olan Seltibaryanlar teslim olmayı reddeder. Geçen aylar sonrası kuşatma altındaki şehirde açlık baş gösterir, hatta yamyamlık vakaları görülmeye başlar. Bunun üzerine pek çok aile tüm fertleriyle birlikte teslim olmak yerine intiharı seçer. Kalanlar ise ölmeden önce neredeyse tüm şehri yakarlar.

 

 

10. Masada Kuşatması
Roma İmparatorluğu ile ;Yahudiler arasında MS. 73 yılında sonlanan ve adına Büyük İsyan da denilen 1. Yahudi-Roma Savaşı'nı kaybeden yahudiler Necef Çölü'ndeki Masada Kalesi'nde ümitlerinin tamamen tükendiğini anladıklarında teslim olmayı reddettiler. Bunun yerine 960 kişi toplu bir intiharla kendilerini öldürmeyi seçtiler. Önce erkekler, çocuklarını ve eşlerini öldürdü. Sonra da kalan son erkeğe kadar sırayla birbirlerini öldürdüler. Masada Kuşatması'ndan geriye sadece 2 kadın ve 5 çocuk hayatta kaldı.

 

 

11. Güneş Tapınağı Tarikatı
Kanada'da faaliyet gösteren İsveç merkezli Güneş Tapınağı Tarikatı 1984 yılında kurulmuştu. Dr. Luc Jouret ve Joseph Di Mambro tarafından kurulan bu tarikatın öğretisine göre hayat bir yanılsamaydı ve bu tarikatın üyeleri büyük köpek takımyıldızının en parlak yıldızı olan Sirius yörüngesinde dönen bir gezegende yeniden doğacaklarına inanıyorlardı. Amaçları İsa'nın yeniden yeryüzüne gelişine hazırlanmak ve bu amaçla Tapınak Şövalyeleri'nin ideallerini yaşatmaktı. İslamı Hrisitiyanlıkla birleştirmek gibi söylemleri de vardı. Toplu intiharlar 1994 yılında iki farklı köyde başladı. Üyeler zehirle, kurşunla ve boğularak ölmeyi seçmişti. 1995 yılında Fransa'da yıldız biçiminde dizilmiş 16 ceset daha bulundu. 1997'de ise Quebec şehrinde kasten çıkartıldığı anlaşılan bir yangında 5 cesede ulaşıldı. Kurtulan çocukların ağır uyuşturucu etkisinde olduğu anlaşıldı. Tarikatın toplam 74 üyesi kendini öldürmüştü. Müritler tarafından bırakılan veda mektupları ölümlerinin 'dünyanın iki yüzlülüğü ve baskıcı düzeninden kurtuluş' olacağı ifadesini içeriyordu. Quebec polisi tarafından tutulan kayıtlar müritlerden bazılarının kişisel olarak 1 milyon dolardan daha fazla parayı tarikatın lideri Joseph Di Mambro'ya bağış olarak aktardığını gösteriyordu. Tarikatın kalan üyelerinin de 1990'larin sonlarında toplu intihar girişimleri oldu.

 

 

12. Pilenai Kalesi Kuşatması
1336 yılında Töton şövalyeleri tarafından kuşatılan Litvanya'daki Pilenai Kalesi'nin içindeki askerler ve vatandaşlar Dük Margis önderliğinde kaleyi savundular ancak artık bunun imkansız hale geldiğini anladıklarında önce düşmana ganimet bırakmamak için tüm mallarını, daha sonra ise kendileriyle birlikte tüm kaleyi ateşe verdiler.

 

 

13. Saipan İntihar Uçurumu
1944 yılının Haziran ayında ABD askeri Saipan'a varmıştı. 2. Dünya Savaşı'nın son günlerinde, 1 ay süren şiddetli çatışmalarda kontrolü ele geçirmek için direnen Japon asker ve siviller oldukça kararlıydı ancak bunu başaramadılar. Kesin olarak bilinmiyor olsa da Japon İmparatoru'nun askerlerine teslim olmak yerine ölmeyi emrettiği söylenir. Artık teslim olma vaktinin geldiğini gören Japon askerleri de ABD'lilerin güvenli geçiş sağlayacaklarını taahhüt etmiş olmalarına rağmen hem oldukça korkmuş hem de imparatorlarının sözü zihinlerinden canlanmış olacak ki kendilerini bir uçurumdan aşağı bırakarak ölmeyi tercih ettiler. Ne kadar insanın bu şekilde öldüğü kesin olarak bilinmemekle birlikte 10.000 rakamı telefuz edilmektedir. Bugün o bölgedeki uçuruma intihar uçurumu denilmektedir.

 

 

14. Xanthos (Kınık)
M.Ö. II. yüzyılda Fethiye yakınlarında bir antik kent olan Xanthosi (Kınık) Lykia Birliği'nin başkentidir. Tarihi boyunca büyük istilalar ve felaketler geçiren Xanthos, Roma döneminde M.Ö. 42 yılında Brutus tarafından işgal edilir. Lykia akropolünü yerle bir ederek Xanthosluları kılıçtan geçirir. Xanthoslular Brutus'e teslim olmamak için topluca intihar ederler. Kucağında çocuğu ile bir kadının ateşe atladığını gören Brutus çok üzülür ve askerlerine, Xanthosluları kurtaranları ödüllendireceğini söylerse de çok geç kalır.

 

 

15. Zalongo Dansı
1803 yılında Yunanistan topraklarındaki Epirus'ta, o dönem Osmanlı idaresi altındaki, çoğunluğu Yunan ve Arnavutlardan oluşan halk ile Osmanlı'nın bölgedeki yerel idarecisi Ali Paşa'nın birlikleri arasında cereyan eden Saoli Savaşı'nda yenilen halk Zalongo'daki dağlarda köşeye sıkışmıştır. Bir grup Saolili kadın Ali Paşa'nın birliklerine tutsak düşmemek için çocuklarıyla beraber Zalongo'daki tepelerden şarkılar söyleyip danslar ederek kendilerini aşağıya bırakarak intihar ederler. Bu olay tarihte Zalongo Dansı olarak geçmiştir.

 


Siyasetcafe.com

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri