Yalamaları ayağa kalktı N'olur gitme!

Yalamaları ayağa kalktı N'olur gitme!

ABD’nin Suriye’den çekilme kararına karşı internet üzerinden başlatılan kampanya sosyal medyada büyük tepkilere neden oldu.

ABD’nin Suriye’den çekilme kararı konuşulmaya devam edilirken, Beyaz Saray’ın resmi sitesinde, “Rojava’nın Bir Başka Yemen Olmasına İzin Vermeyin” başlıklı imza kampanyası başlatıldı.

İmza kampanyasında, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan yakın zamanda Türk güçlerinin sınır ötesi operasyon yapacağını duyurdu. Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna yapacağı operasyonda Rojava’ya saldırması durumunda felakete yol açacak sonuçların önlenmesini istiyoruz. ABD bu oluşabilecek kan banyosunu önleyebilir. Başkan Trump’a ve yetkililere, Rojava’yı savunmaları için çağrıda bulunuyoruz' ifadeleri yer aldı.

İmza kampanyasına sosyal medyada tepki gösteren kullanıcılar, '6. Filo’ya secde duranlarla aranızda fark göremiyorum', 'Amerikancılığın vardığı sefil sonuç bu işte', 'Emperyalizmin ipiyle kuyuya inerseniz, o ip tasmanız olur' yorumunda bulundular.

Eski CHP milletvekili Hüseyin Aygün, 'PKK/HDP siyaseti solu-sosyalistleri öyle bir hale getirdi ki: ‘ABD Suriye’de kalsın’ diye imza toplanabiliyor.. Ve bu adamlar sosyalistlerin gazetelerinde, TV’lerinde baş köşede.. Sosyalistler ‘HDP fırça atacak’ korkusuyla çıtını çıkaramıyor.. Ne hazin, ne dramatik.. Ne ahmakça' dedi.

Kürt çevrelerde baş gösteren bir ABD 'aşkı' var ki Irak’ta, Suriye’de ABD’nin en önemli müttefiki haline geldiler. Bunun elbette anlaşılabilir nedenleri var ancak “devlet altı” yapılanmalar olduklarını, bu nedenle ABD’nin onlar yüzünden müttefik devletlerden asla vazgeçmeyeceklerini kavrayamadılar.

Suriye Kürtleri mevcut Kürtler içinde bölge gerçeklerinin farkında olan, bu nedenle de diplomasiyi en iyi kullananlar oldular. Örneğin Esad’a karşı İslamcı cihatçı grupların içerisinde yer almadılar başından beri. Onlardan ayrı bir muhalif çizgi izlediler. Çünkü bölge gerçeklerinin farkındaydılar ve değişen durumun kurbanları olabileceklerini biliyor, Esad’la diyalog kapısını açık tutuyorlardı. Bu politika izlenebilecek en iyi politikaydı.

Ancak ne olduysa ABD’nin Suriye’deki hesaplarında atlanamayacak bir unsura dönüştüler. Bölgeyi iyi bilmeleri, dolayısıyla IŞİD’e karşı savaşta yararlı olacakları kabulü vardı ABD’de. Bu temel üzerinde gelişen ilişkiler, Suriye Kürtlerini “Bıji Obama” noktasına getirdi.

ABD Irak’ta Kürtlere ne yaptı?

ABD’ye yanaşarak, bir devlete değilse de özerk bir yapıya kavuşabileceklerini sağlayabileceği hatasına düştüler. Bu tutum bölgedeki diğer halkların, Suriye’de ve Irak’ta Arap ve Türkmenlerin hoşnutsuzluğuna yol açtı. Kuzey Irak’ta ABD’nin önceleri destekler gibi olduğu, sonra da tamamen geri çekildiği “Irak Kürdistanı Bağımsızlık Referandumu” Kürtler için de ders olmadı. 1974’ten beri Irak’ta özerk bir bölge olan Irak Kürdistanı, referandum başarısızlığından sonra Irak’ta o güne kadarki kazanımlarını büyük oranda yitirdi.

Böyle bir deneyim var arkalarında ama bölge halklarıyla dayanışmak, onlarla birlikte mücadele etmek yerine emperyal bir güce yanaşmak gibi bir tutumları oldu. Suriye’de de ABD tarafından terk edildikleri halde, hâlâ ondan yardım istemeye devam ediliyor.

ABD’nin bir ülkeyi “kurtarmasının” ne demek olduğunu unutanlar, anımsamak için Panama işgaline baksınlar. ABD’nin başa getirdiği Noriega’yı, kendisi için yararlı olmaktan çıktığı için ülkeyi işgal edip devirdikten sonra Panama’nın hâlâ belini doğrultamadığını, işgal için kışkırttığı Irak’ın Kuveyt’i ele geçirmesinden sonra Kuveyt’i Irak’ın elinden “kurtaran” ABD’nin sayesinde bugün Kuveyt diye bir “devlet”in adının bile unutulduğunu bunlara nasıl söylemeli?

SİYASETCAFE.COM
BU HABERLERDE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR

hulusi-akar-siyasetcafe.jpgdiyanet-butce-siyasetcafe.jpgsuleyman-soylu-siyasetcafe-001.jpg47696.jpg

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.