AKP Yandaşı İlahiyatçı Prof. 'Ben artık bu din min işnden soğudum'

AKP Yandaşı İlahiyatçı Prof. 'Ben artık bu din min işnden soğudum'

AKP yandaşlarının tüm cemaat ve tarikatları hedefe oturtan çıkışlarının son örneği, İlahiyatçı Prof. Dr. Mustafa Öztürk'ün sözleri olmuştu.

Prof. Dr. Öztürk, birkaç gün önce, Cine 5 TV’de AKP yandaşları Hilal Kaplan, Mustafa Şen ve Yıldıray Oğur'un birlikte sunduğu “Sözümü Kesebilirsin” adlı programda çok ilginç ifadeler kullandı.

Öztürk, "Tüm cemaat ve tarikatları bertaraf etmek lazım. Birisi yakamızdan düşmüyor, öbür taraftan bir yenisini besliyoruz…" dedi.

Postmedya'nın haberine göre; Mustafa Öztürk, AKP medyasının, cemaat ve tarikatlarla ilgili konularda başvuru kaynaklarının başında geliyor.

Pazartesi akşamları, yandaş haber kanallarından Kanal 24'te Beyza Hakan'la birlikte "Sözden Öte" adlı programda İslam ve kutsal değerleri ile ilgili düşüncelerini aktarıyor.

"Tüm cemaat ve tarikatları bertaraf etmek lazım" sözlerinin yankısı henüz dinmemişken, Prof. Dr. Öztürk'ün son derece ilginç bir başka konuşması daha ortaya çıktı.

Diğer Cemaatleri de Halletmemiz Lazım…

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim üyesi olan Öztürk'ün, kısa süre önce, İlahiyat Fakültesi öğrencilerine verdiği bir konferanstan kısa bir kesit Youtube'ta yayınlandı.

"Devletin ve Cemaatlerin Din ile İmtihanı Üzerine Değerlendirme" başlığı ile 21 Aralık 2014 tarihinde Youtube'a yüklenen konuşmasında Öztürk,İlahiyat Fakültelerinin şamar oğlanına çevrildiğini ifade ediyor.

Öztürk bunların ardından skandal niteliğinde şu sözleri söylüyor: "Devletin bu dinle imanla imtihanı bitmedi. Bitmeyecek. Ben çok yoruldum ya. BEN ARTIK DİN MİN İŞİNDEN SOĞUDUM."

Öztürk bu sözleri söylerken biraz çekiniyor, elini saçına ensesine götürüp kaşınıyor ancak İlahiyat öğrencileri kahkahalar eşliğinde alkış tufanına başlayınca, cesaretini toplayıp daha da ileri gidiyor.

Öztürk sözlerini şöyle sürdürüyor: "İçimden geçen duyguları söyleyeyim. Robinson Crusoe gibi adaya gitsem, ekmeğimiz falan olsa, ömrümüzün sonuna kadar yetecek kadar kitap verseler, (eliyle yukarıyı işaret ederek) hiç böyle vaaz eden kuş geçmemek şartıyla (öğrenciler yine kahkaha atıyor), Hayy bin Yakzan olarak yaşayıp ölsem... (Eliyle de işaret ederek) Setri avretten bir bez parçası olsa bana yeter."

İşte, "Tüm cemaat ve tarikatları bertaraf etmek lazım" diyen AKP'nin başvuru mercii İlahiyat Profesörü Mustafa Öztürk'ün açıklamaları böyle.

Öztürk'ün konferanstaki sözleri mi, yoksa kızlı erkekli karışık İlahiyat Fakültesi öğrencilerinin bu seviyesiz sözleri kahkahalar eşliğinde avuçlarını patlatırcasına alkışlaması mı daha hazin, takdir sizin....

AKP'nin tüm tarikat ve cemaatleri hedef alan operasyonları, aleni şekilde Aburrahman Dilipak'ın "Kalabalık ağaç kurtları" hakareti ile başlamış, MGK kararlarıyla devam etmiş ve Sabah'taki İstihbaratçı Abdurrahman Şimşek'in "Bundan sonra ne Süleymancı, ne Nakşibendi, ne Menzil, ne Kurdoğlu, ne de İsmailağa, İskenderpaşa... Bütün cemaatlerle devlet etkin şekilde mücadele edecek" itirafıyla da tamamen deşifre olmuştu.

Profesörü Mustafa Öztürk'ün bu sözleriyle, tüm tarikat ve cemaatleri bitirme niyeti, bir kez daha tescil edilmiş oldu.

siyasetcafe.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.