AKP'nin Amentüsü bozuldu

AKP'nin Amentüsü bozuldu

Yazının başlığı ülkücülerin efsanevî sloganından: 'Tanrı Dağı kadar Türk, Hira Dağı kadar Müslüman'ız.” Birbiri ardına çıkan tapeler her gün bir başka makyajı döküyor, bir başka maskeyi düşürüyor.

Önceki gün Egemen Bağış’ın Kur’an ayetleriyle “bakara…makara…” sözleriyle dalga geçtiği cümleler Twitter’a düştü. Bağış’ın tek doğrusu diğerleri gibi montaj yalanına sarılmaması oldu. Sözlerini doğruladı. İç dünyası bizi ilgilendirmez. Ne Kur’an’a bakışı ne de Müslümanlık düzeyi bizi alakadar eder. Bizi ilgilendiren, “Oğlum ben her cuma bir tane ayet sallıyorum.” cümlesi. Devam ediyor: “Kitapçık yok lan, Google’a gir, Kur’an’da atıyorum kardeşlik, Kur’an’da nankörlük, Kur’an’da bilmem ne diye search yap, hepsi çıkıyor. Oradan bir tane salla gitsin.” İki mesaj veriyor takipçilerine. Birincisi “Bakın ben mübarek cuma sabahı Kur’an okuyorum. İşte kanıtı da bu; size ayet tweetliyorum.” İkincisi “Bakın bir AK Parti bakanı olarak beni camide görmeyişinize, içki içmeme aldanmayın, ben aslında sular seller gibi Kur’an okuyan hakiki bir dindarım.” Tapeler, işte kamuoyunu aldatmaya dönük bu mesajların riyakârlığını deşifre ediyor. İşin aslı Egemen Bağış, Kur’an falan okumuyor. Google’dan search ediyor 1 milyonu aşkın takipçisine ve AK Parti tabanına ayet tweetleyerek dindarlık pozu veriyor. İşte bu aldatmanın deşifre edilmesinde kamu yararı var. İnanmayabilirsin hatta dışa yansıtmadan alay da edebilirsin. O seninle Allah arasında. Akıbetin bizi ilgilendirmez. Ne var ki insanları aldatan bir bakanın gerçek yüzünün ortaya çıkmasında elbette kamu yararı vardır.

 

Peki sonrasında neler oldu? AK Parti’den buna karşı bir tepki geldi mi? Hayır! Önder Sav olayını hatırlayalım. Sav, hacca gitmeye niyetlendiğini söyleyen vatandaşa alaycı bir üslupla, “Boş ver, Araplara para kaptırma.” demiş, garip laflar etmişti. O günlerde AK Partililer Sav için gök kubbeyi dar etmişlerdi ve haklılardı. Şimdiyse ne AK Parti’den, ne Diyanet’ten tek bir kelime yok. Peki “dindar görünümlü” medyadan bir tepki var mı? Yok. Bağış’ın riyakârlığının deşifresi dolaylı olarak AK Parti’nin ve yandaş medyanın da ikiyüzlülüğünü deşifre etti. “Rahmetimiz gazabımızı aşacaktır.” deyip kudsi hadisi kendi adıyla seslendiren, bir bakıma uluhiyet taslayan Erdoğan’a AK Parti’den bir tepki geldi mi? Bu sözleri için özür diledi mi? Hayır. Kibriyanın ne olduğunu bilmeyip Allah’a kibir isnat ettiğinde özür dilemiş miydi? Hayır. Başbakan nasılsa bakanı da öyle oluyor. Bu tavır Müslümanlığı da lekeleyen siyasî bir ikiyüzlülük. Yolsuzluk yapan CHP’li ise kıyamet kopar. Ama AK Partili ise kulağının üstüne yat. Egemen Bağış bir örnek. Ama tüm bir AK Parti yönetimi hakkında fikir veren bir örnek. Geldiği nokta itibarıyla “O…’nun ve memurun rüşvetini önceden vereceksin.” diyen bir İranlının, bakanları bahşişe bağladığı bir partiden söz ediyoruz. 400 bin dolara emniyet müdürü sürgün eden, 1 milyona yabancılara vatandaşlık dağıtan, bakanlara ayakkabı kutularında, çikolata altlarında milyonların yollandığı bir parti.

Şu an itibarıyla bu hükümete 30 Mart’ta sağlam bir ders verilmezse bu oligarşik yapı AK Parti’de güçlenerek devam edecek. Yeni dönemde ‘Egemen’ler yayvan yayvan sırıtma’ya devam edecek, Efkan’lar “hiç de bile, hiç de bile” sayıklayacak, ayakkabı kutuları trafiği yeşil ışıklara boğulacak. Fransa’nın Cezayir’e müdahalesi esnasında Paris sokaklarında hükümet karşıtı bildiriler dağıtan Fransız yazar ve düşünür  Jean Paul Sartre’in tutuklanmak istenmesine karşı o günün devlet başkanı Charles de Gaulle “Sartre Fransa’dır.” der, sahip çıkar. Acaba Sartre’ın Fransa’yı ifade etmesi gibi artık “AK Parti Egemen Bağış’tır” noktasında mıyız? Yoksa “Reza kadar Türk, Eğemen Bağış kadar dindar” olmak AK Parti’nin yeni amentüsü mü?

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.