Anne adayları dikkat! Az pişmiş yumurta erken doğum sebebi olabilir

Anne adayları dikkat! Az pişmiş yumurta erken doğum sebebi olabilir

9 aylık hamilelik sürecinde anne adaylarının kafasını en çok karıştıran sorular, yenmesi gerekenler ve kesinlikle yenilip içilmemesi gerekenler hakkında oluyor.

Gebelik anne adayları için keyifli ve bir o kadar zorlu bir süreçtir. Bebeklerinin gelişimini en doğru şekilde sağlamak isteyen anne adayları, yemesi ve içmesi sakıncalı olan ürünleri araştırmaya başlar.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Faruk Suat Dede anne adayları için bitki çaylarından kahveye, alkolden yumurtaya ve et ürünlerine kadar kalem kalem ürünlerin zararlarını anlattı.


“FAZLA A VİTAMİNİ BEBEKTE SAKATLIKLARA SEBEP OLABİLİR”

 

“Sağlıklı ilerleyen gebeliklerde anne adaylarımız ve bebek için belirli yiyecek ve içeceklerin kesinlikle tüketilmemesi gerekir” diyen Prof. Dr. Faruk Suat Dede, “Örneğin cıva oldukça zehirli bir kimyasal element. Yüksek miktarda cıva içeren balıklardan hamilelik süresince anne adaylarının mutlaka uzak durması gerekir. Denizlerdeki kirlenmeye paralel olarak köpek balığı, kılıç balığı, orkinos, tuna gibi iri balıklarda yüksek miktarda cıva bulunuyor. Cıva sinir sistemini, bağışıklık sistemini ve böbrekleri olumsuz etkiliyor. Bu nedenle bu tür iri balıkların etinin hamilelik döneminde tüketilmemesi gerekir. Özellikle karaciğer başta olmak üzere anne adayları sakatat ve av hayvanı etlerini yememeli. Sakatat etlerinde yüksek miktarda bulunan A vitamini çok fazla alınırsa düşük veya bebekte sakatlıklara neden olabilir” ifadelerini kullandı.

 

“ÇİĞ ET, BALIK VE AZ PİŞMİŞ YUMURTA ERKEN DOĞUMA SEBEP OLABİLİR”


“Bazen masum gibi görünen, uzmanlara sorma gereği duyulmayan ama aslında anneye ya da bebeğe zararlı olabilecek durumlar var” diyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Faruk Suat Dede, “Öncelikle çiğ ya da az pişmiş et, yumurta ve balık kesinlikle tüketilmemelidir. Sahanda az pişmiş yumurta ne olabilir ki yerim gider ya da ben eti kanlı seviyorum biraz ateş yüzü görsün yeter. Bunlar günlük hayatta masum istekler gibi görünse de gebelikte tehlikelidir. Bu ürünlerin az pişmiş ya da çiğ olması durumunda salmonella isimli bakteri bulunabilir ve bu mikroorganizmaya bağlı olarak zehirlenmeler, hamilelik döneminde düşük ve erken doğum gibi sorunlar ortaya çıkabilir” şeklinde konuştu.

 

Prof. Dr. Faruk Suat Dede sözlerini şöyle sonlandırdı:

 

“Örneğin gebelik sürecinde anne adaylarının adaçayı, kuşburnu, rezene, biberiye, kekik, yonca, hibiscus (hatmi) ve civanperçemi bitki çaylarını tüketmesi güvenli değildir. Ya da adaçayı, hamileliğin özellikle ikinci ve üçüncü üç aylık dönemlerinde, kan basıncını artırıcı etkisiyle, yüksek tansiyona eğilimi olan gebelerde plasentanın erken ayrılmasına neden olabilir. Bu nedenle de doktora danışılmadan tüketilmemesi gerekiyor. Anne adaylarımız hamilelik dönemlerinde siyah çay, yeşil çay, zencefil, limon otu, nane çayı gibi çayları güvenle tüketebilirler. Alkol kullanan anne adaylarının bebeklerinde yüz deformiteleri ve kalp anormallikleri gelişebilir. Alkol kullanan anne adayları daha sık düşük yapıyor ve ölü doğum riskiyle karşı karşıya kalıyor. Hamilelikte alınan kafein miktarının 200 miligramın altında olması önerilir. Bu da yaklaşık 1 fincan filtre kahve, 2 fincan Türk kahvesi veya espresso ve 2-3 bardak siyah veya yeşil çaya eşittir. Yüksek kafein miktarlarına bağlı olarak düşük olasılığı artar. Düşük doğum ağırlığı veya doğumda güçlük olasılığı yükselir.”

 

Siyasetcafe.com

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.