Arınç'tan 15 Temmuz'un yıl dönümünde dikkat çeken FETÖ mesajı!

Arınç'tan 15 Temmuz'un yıl dönümünde dikkat çeken FETÖ mesajı!

Bülent Arınç, 15 Temmuz'un yıl dönümünde İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya kendisinden önceki dönemde bakanlıktaki hakları iade edilmeyen kamu görevlilerine dair çağrıda bulundu. Arınç'ın bu çağrısı Soylu'ya gönderme olarak değerlendirildi.

SİYASETCAFE.COM'U THREADS'TE TAKİP EDEBİLİRSİNİZ

 

22. Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Bülent Arınç, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya kendisinden önceki dönemde KHK ile bakanlıktan ihraç edilen personelin, ihraç işlemi yargı kararı ile iptal edildiği halde göreve iade edilmediklerini hatırlatarak bir çağrı yaptı.

Arınç, Yerlikaya'yı etiketlediği bir sosyal medya paylaşımı yaptı ve yargıya başvurup olumlu sonuç aldıkları halde İçişleri Bakanlığı'ndaki görevlerine iade edilmeyen kamu görevlilerine dikkat çekti.

İdari yargıda uygulama birliği sağlanamadığı ve haklı ve haksızın ayırt edilemediği örneklerin var olduğunu belirterek mağduriyetleri giderilmeyen binlerce kişi olduğunu hatırlatan Arınç'ın tam da 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde yaptığı bu paylaşım dikkat çekti.

 

Arınç, şu ifadeleri kullandı:

 

"2018 yılında OHAL’in kaldırılmasından sonra 4 yıl süre ile terör örgütleri ya da milli güvenliğe yönelik tehlike arz eden yapılarla irtibatlı ya da iltisaklı görülenlerin kamu görevleri, ilgili bakanlıkların onayı ile sonlandırılmıştır.

Bu kişilerden idari yargıya başvurup, ihraç işlemini iptal ettirenlerin göreve iadeleri İçişleri Bakanlığı dışında uygulanmıştır. İçişleri Bakanlığı’nda ise 2020-2021 yıllarında dahi idari yargı kararı ile ihraç işlemi iptal edilen personellerin göreve iadesi gerçekleşmediği gibi mali ve özlük hakları da ödenmemiş idi.

Anayasamızın 138'inci maddesinin son fıkrası "idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır" ve "idare, mahkeme kararlarını[n] (...) yerine getirilmesini geciktiremez" hükmünü haizdir. İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28'inci maddesinin ilk fıkrasında "idare (...) mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez" denmektedir.

İçişleri Bakanlığımıza mahsus, mevzuata ve hukuka aykırı bu uygulama 2023 yılı Haziran ayında Ali YERLİKAYA’nın İçişleri Bakanlığı görevine getirilmesi ile birlikte öncelikli olarak ele alınmış, hukuk devleti olmamızın bir gereği olarak da idari yargıdaki ihraç işlemlerini iptali doğrultusunda verilen kararlar 06.07.2023 tarihli atamalar ile hayata geçirilmiştir.

Sayın Bakan Ali Yerlikaya’nın görev devir teslim töreninde yaptığı konuşmasında kullandığı “Temel referansımız hukuk ve insan haklarıdır.” ifadeleri oldukça kıymetlidir. Bu ifadelerin akabinde ilk önemli icraatlarından olan bu atamalar vesilesi ile birçok ailenin mağduriyetinin giderilmesinin, devletimizin de samimi özrünü ifade edebilmesinin önü açılmıştır. Bu vesile ile kendisine teşekkürlerimi iletiyorum.

Hal böyle olmakla birlikte idari yargıda da maalesef uygulama birliğinin tesis edilemediği, haklı ve haksızın hakkaniyete uygun olarak ayırt edilemediği örneklerle karşılaşılmaktadır. Kişilerin kamu görevinden çıkarılmasına dair isnatlar hakkında adli yargıda beraat ve takipsizlik aldığı ya da adli soruşturma dahi geçirmediği, durumlarının idari yargıda iadesine karar verilenlerle aynı ağırlıkta olduğu halde salt idari yargının iltisak/irtibat değerlendirmesi neticesinde olumlu karar alamadığı için mağduriyetleri devam eden binlerce kişinin bulunduğunu da kabul etmeliyiz.

Adaleti şiar edinmiş, isminde yer vermiş olan hükümetimizin bu mağduriyetleri de en kısa süre içinde çözeceğine olan inancımız tamdır…"

 

SOYLU'YA YAKIN GAZETECİDEN ARINÇ'A CEVAP

 

Süleyman Soylu'ya yakınlığı ile bilinen gazeteci Osman Diyadin Arınç'ın çağrısına yanıt verdi. Diyadin, "Hiç bir bakan Cumhurbaşkanının bilgisi dışında devleti bağlayacak hiç bir kararı tek başına alamaz. Hele PKK-FETÖ davaları ile ilgili soru işaretleri ortaya koyuyorsa mutlaka ve mutlaka Cumhurbaşkanının bilgisi olur!" ifadelerini kullandı.

 

Diyadin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları dedi:

 

"Hiç bir bakan Cumhurbaşkanının bilgisi dışında devleti bağlayacak hiç bir kararı tek başına alamaz.. Hele, hele güvenlik noktasında yargı kararlarının uygulanıp uygulanmamasını hiç bekletemez. Ve o kararlar hele hele PKK-FETÖ davaları ile ilgili soru işaretleri ortaya koyuyorsa mutlaka ve mutlaka Cumhurbaşkanının bilgisi olur!.. O nedenle “fitne” aramaya belden aşağı atmaya hiç gerek yok!.. Çünkü sırıtıyor!.. Tayyip Erdoğan bu devletin Cumhurbaşkanıdır… Ona rağmen yani devletin duruşu noktasında hiç bir bakan olumlu veya olumsuz kararı tek başına alamaz!.. Mutlaka bilgisi olur!.. Tayyip Erdoğanı başkaları ile karıştırıp algı operasyonu yaparak maskenizi düşürmeyin!.. İşte NATO’da gördük.. Yok dün başka diyordu bugün başkaymış!.. Geçiniz!.. Oyunu kuralına göre oynuyor.. Anladıkları şekilde ayar çekiyor.. Hem de gururla!.. Bugün dünyada süreçleri böylesine etkin şekilde takip eden ona göre hamleler yapan bir başka lider gerçeği var mı? Yok!. Şu bir gerçek ki dünyada nesli tükenen karizmatik liderler arasında dimdik ayakta kalan girdiği bütün seçimleri kazanmasını bilen tek bir lider var.. Oda Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan… O nedenle içeride dışarıda Erdoğana rağmen olunmaz!.. Nokta…"

 


Siyasetcafe.com

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.