Bağımsızlık bağımsızlık…

Hasret bitti.

Ayasofya ibadete açıldı.

Yunan kimliğine sahip olanlar bize çok kızdı. Yunan kimliğine sahip olmayıp da içimizde Yunan aşkıyla yanıp tutuşanlar, onlardan daha çok kızdılar. Artık yapacağınız ya da yaptırabileceğiniz hiç bir şey yok. İş işten geçti. Atı alan Üsküdar’ı çoktan geçti.

Artık Ayasofya sabah dokuz ve akşam beş saatleri arasında ziyaret edebilecek bir müze değil. Yirmi dört saat ziyaret edebileceğiniz ve rahatlıkla ibadet edebileceğiniz bir cami oldu. Olması gerektiği gibi…

Ayasofya’nın ibadete açılması sadece Türkiye’de bulunan Müslümanlar için değil dünya üzerinde ki bütün Müslümanlar için de bir umuttur, anlayabilene…

Yazıklar olsun.

Bir bitmediniz…

Kadına şiddet olanca hızıyla devam ediyor. Şiddetle erkek olunmaz. Bazıları tam tersi anlamış durumda…

Erkeklik, kadına şiddet göstererek değil saygı göstererek olur.

Kadınlara karşı fiziksel, psikolojik vs. şiddetin her türlüsüne karşıyım. Kadına şiddete karşı olmayanlara ve basit bir olaymış gibi geçiştirmeye kalkanlara da ayrıca şiddetle karşıyım.

Ha bir de kadına şiddeti kınamayın mümkünse…

Ağır birkaç kelime söyleyin. Çünkü söylemezseniz gelecekte şiddete uğrayacak sizin kızınız da olabilir.

Yine Muğla’da bir kadın cinayeti işlendi. Yine annesi ve babası tarafından el bebek gül bebek büyütülen genç bir kızımız bir cani tarafından katledildi. Geride kurulan hayaller ve hatıralar kaldı. Genç bir kızın gelinliği yine toprak oldu.

Birde orada ne işi vardı gibi tartışmaları yapan fikirsizlerin, zehirli fikirleri…

İdama karşı olan insan hakları savunucuları bu canileri gördükten sonra hala “İdam insan haklarına aykırı!” diyebilecekler mi?

Çok merak ediyorum.

Bürokratlık?

Bürokrat?

Nasıl olunur? Nasıl yapılır?

Vali Recep Yazıcıoğlu’nu efsaneleştiren neydi? Bunları zamanı geldiğin de tek tek yazacağım. Şimdi bu konu hakkında bir şey yazmıyorum.

Maskeni tak efendi.

Sosyal mesafeni koru.

Maskeyi, yüz harici her yerine takanları görmeye başladık. Anladık kendinizi korumak istemiyorsunuz da bizim suçumuz ne be kardeşim?

Kendini korumuyorsan dahi karşındakini koruyacaksın. Öyle kafana göre ben bilirim virüs bana hiç bir şey yapmaz edasıyla takılamazsın.

Yoksa senin yüzünden başkaları da karantina da kalmak zorunda kalır.

Okullar ne zaman açılacak?

Bakan, açıklama yapıyor şu tarihte açacağız diye.

Çalışmalar bitmiş. Her şey raporlanmış.

Biz vatandaş olarak bir türlü “Okullar bu yıl açılacak mı?” aşamasını geçemedik.

Açılırsa açılır açılmazsa da virüsün durumuna göre hareket edilir. Kimse merak etmesin herhangi bir olayda muhakkak haberiniz olur.

Sosyal medya yasası…

Adam ülkenden milyonlarca lira kazanacak, muhatap olacağın bir temsilcisi olmayacak üstüne de vergi vermeyecek.

Hadi oradan…

Muz cumhuriyeti mi burası…

Kafanıza göre takılacaksınız. İstediğiniz gibi de at koşturacaksınız. İsterseniz ülkenin anahtarını da verelim siz yönetin.

Yok, bundan sonra avucunuzu yalarsınız.

Temsilcini de koyacaksın, vergini de vereceksin. Senin köşe başında ki bakkaldan bir farkın yok işi ticarete döktüysen. Çatır çatır o vergiyi de vereceksin.

Vermezsen de çekip gideceksin.

Gençler gençler…

Gençleri çok darlamayın.

Bırakın sizin kontrolünüzde istedikleri gibi zaman geçirsinler. Onu yapma bunu yapma diyerek onlara sadece yapma dediklerinizi yaptırmış olursunuz.

Günümüzde çocuk yetiştirirken de

1 üniversite bitirmesine,

1 yüksek lisans ya da doktora yapmasına,

1 spor branşında uzmanlaşmasına,

1 müzik aleti çalmasına,

1 yabancı dil öğrenmesine ve bol bol kitap okumasına özellikle dikkat edin. Hayat onlar için gelecekte daha güzel olacaktır. Ve dolaylı olarak da sizin kafanız onların gelecekleri hakkında fazla meşguliyet olmayacaktır.

Erzurum, Erzurum…

Ankara’da büyüyen İstanbul’da yaşayan bir Erzurumlu olarak B.B. Erzurumspor’u Süper Lige çıkma başarısından dolayı kutluyorum. Her fırsatta Erzurum’un reklamını yapan Acun Ilıcalı ve Nusret’e de çok teşekkür ediyorum.

Saygılarımla…