CHP milletvekili Türk düşmanlarıyla aynı konferansta

CHP milletvekili Türk düşmanlarıyla aynı konferansta

CHP, HDP, PYD ve FETÖ firarisinin Berlin’de birlikte katıldığı Kürt konferansı Türk basınından gizlendi.

Berlin’de Sol Parti ve Rosa Lüksemburg Vakfı işbirliğinde “Bölünmüş mü yoksa birleşik mi? Orta Doğu’da Kürt sorununun çözümünde güncel fırsatlar ve perspektifler” adlı bir konferans düzenlendi.

Baştan sonra Türkiye’nin ve TSK’nın terör örgütüne yönelik haklı operasyonlarının hedef alındığı konferans cuma günü düzenlendi.

Konferansa terör örgütü PKK/YPG içinden temsilciler, Barzani bölgesinden IKBY meclis başkan vekili ile Alman politikacılar Helin Evrim Sommer ve Claudia Roth’un da aralarında bulunduğu kişiler katıldı.

Terör örgütü PKK’nın yayın organlarında geniş şekilde yer verilen konferansta, “Alman politikası ve Kürt sorunu”, “Başarısız Bağımsızlık Girişimi ve Bölgesel Otonomi arasında Güney Kürdistan/Kuzey Irak”, “Tehlike altındaki özyönetim ve Esad Rejiminin restorasyonu arasında kuzeydoğu Suriye” ve “Baskı ve demokrasi mücadelesi arasında Erdoğan Türkiyesi” adlı paneller düzenlendi.

Terör örgütü PKK/YPG’nin siyasi kanadı Suriye Demokratik Konseyi Eş Başkanı İlham Ahmed ve Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Meclisi Başkanvekili Hemin Hawrami panellerde konuşma yaptı.

 

CHP'Lİ VEKİL DE KATILDI

 

Konferansa katılıp konuşma yapan dikkat çeken isimlerden biri de CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’ydu.

Tanrıkulu ile birlikte Türkiye karşıtı konferansa HDP’li Mithat Sancar, Ertuğrul Kürkçü ve firari Can Dündar katıldı.

Konferansla ilgili konuşan Tanrıkulu, “Baskı ve demokrasi mücadelesi arasında Erdoğan Türkiyesi” adlı panelde CHP’nin Kürt sorununa bakışını anlattığını söyledi.

Tanrıkulu, “Türkiye’yle ilgili oturumda CHP’nin Kürt meselesine bakışını ve bugüne kadar yaptıklarını anlattım. Bundan sonraki süreçle ilgili olarak da Türkiye’nin bu meselesini barış içerisinde nasıl çözümlemesi gerektiği konusundaki görüşlerimizi paylaştım. CHP’nin ’22 soru 22 cevap’ adlı belgesinde ortaya koyduğu görüşleri ve tespitleri bugün nereye taşıyacağı da soruldu. Partimizin yaklaşımlarını konferansa katılanlara aktarma fırsatı bulduk” ifadelerini kullandı.

 

SOSYAL MEDYA HESABINDAN DUYURMADI

 

Attığı her adımı sosyal medya hesabından paylaşan Tanrıkulu’nun bu konferansa katıldığını duyurmaması dikkat çekti.

Konferansta konuşan Alman siyasetçiler de Türkiye’yi hedef alan açıklamalarda bulundu.

“Alman politikası ve Kürt sorunu” başlıklı oturuma Federal Meclisi Başkenvekili Cladia Roth, Federal Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu Başkanvekili Dr. Daniela de Ridder ve Sol Parti Dışilişkiler Sözcüsü Stefan Liebich’in konuşmacı olarak katıldı.

Yeşiller Partisi üyesi Roth, bölgedeki devletlerin artık Kürtlerin demokratik, siyasi ve kültürel haklarının tanınması gerektiğini belirterek, Türk devletinin inkarcı siyaset yürüttüğünü iddia etti. Almanya’nın net bir Kürt siyasetinin olmadığını ima eden Roth “Türkiye’nin Ankara adaylık süreci bize büyük bir umut verdi, ancak daha sonra bu süreç kesildi” diye konuştu.

Roth, sözde “Irak Kürdistan Bölgesi”nde demokrasinin güçlenmesi gerektiğini belirterek, “Kürtlere silah göndermek yetmez, zaten biz parti olarak silah gönderilmesine karşıyız, oradaki demokratik yapılarına da destek verilmeli” dedi.

 

TSK’YA ‘İŞGAL’ SUÇLAMASI!
 

Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde terör örgütüne karşı yürüttüğü meşru operasyonları da hedef alan Roth, harekatları “işgal” olarak tanımladı ve uluslararası hukuka aykırı olduğunu iddia etti. Roth, “Türkiye’ye hiçbir şekilde silah verilmemeli” çağrısı yaptı.

Federal Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu’nu Başkanvekili Dr. Daniela de Ridder de “Erdoğan rejiminin Kürtlere yönelik saldırılarını şiddetle kınadıklarını” söyledi.

Moderatör Heine’nin “Neden YPG bayrağını yasaklayan tek batılı ülkeyiz?” sorusuna ise SPD’li Ridder yanıt vermekten kaçınarak, “Hükümet olarak Ekim’den bu yana Türkiye ile silah satışını durdurduk” şeklinde Merkel hükümetinin tavrını savundu.

Sol Parti Dış İlişkiler Sözcüsü Stefan Liebich ise sorunun çözümü için PKK yasağının kalkması ve Kürt hareketinin sembollerinin serbest olması gerektiğini savundu.

 


siyasetcafe.com

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.