CHP'ye Atatürk karşıtı başkan adayı

CHP İstanbul İl Başkanlığı adayları arasında flaş bir isim yer aldı. Bu isim Atatürk karşıtı olarak bilinen ve Halkların Demokratik Partisi’ne sempati duyan birisi.

CHP İstanbul İl Başkanlığına aday olan isimler arasında 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' sloganını doğru bulmayan HDP sevici Canan Kaftancıoğlu da bulunuyor.

Cumhuriyet Halk Partisi'nin il kongreleri devam ediyor. Ankara ve İzmir'deki kongreleri genel merkezin desteklediği adaylar zorlanarak kazansa da İzmir ve diğer şehirlerdeki kongrelerde çıkan kavgalar sürece gölge düşürdü.

CHP İstanbul İl kongresi  yarın Bostancı Gösteri Merkezi'nde yapılacak.  Seçimlerde iki adayın ismi öne çıkıyor. Mevcut Başkan Cemal Canpolat ve Canan Kaftancıoğlu.

Canan Kaftancıoğlu, soyadı sayesinde siyasete girebilen ve CHP'nin siyasetinin tersine HDP'ye yakınlığıyla biliniyor.

Çağdaşses internet sitesi yazarı Ece Sevim Öztürk, Kaftancıoğlu'nun adaylığını ve geçmişte yaptığı paylaşımları köşesine taşıdı.

İşte Öztürk'ün o yazısında yer alan ifadeler:

Canan Kaftancıoğlu’ndan söz edelim. Ümit Kaftancıoğlu bizler için çok önemli ve değerli bir isim. Canan Hanım da “soyadı” avantajı sayesinde siyasete kazandırılmış bir figür. "CHP sosyal demokrasinin önündeki en büyük engeldir, kapatılmalıdır" dedikten sonra kapatılmasını istediği partiden milletvekili olmayı başaran Oğuz Kaan Salıcı il başkanlığı yaptığı dönemde “sevimli” bir liste yapabilmek adına, Zeynep Altıok’u ve Canan Kaftancıoğlu’nu yönetimine alarak CHP’ye kazandırdı kendilerini. Öncesinde ikisi de partiyle hayli mesafeli, “Kürt siyasal hareketini” görece daha yakın bulan isimlerdi. Bunu ikisinin de partiye üye olmadan önceki; eski tweetlerine bakarak yorumluyorum.

Zeynep Hanım PM üyesi oldu, MYK üyesi oldu, Canan Hanım’ı da dönem dönem belediye başkanlığı vs. gibi çeşitli görevlerle ismini ansalar da, PM yüzü görse de pek koltuk sahibi olamadı. Belki kongreyi alırsa aralarından su sızmayan bu iki “kadın” ve “soyadı” avantajlı siyasetçinin koltuk skoru tamamlanır zannediyorum.

ATATÜRK PORTRESİNİN İNDİRİLMESİ TARTIŞMASI

Zeynep Hanım’ın ismi Aylin Nazlıaka’nın “Atatürk portresi indirilmesi” hadisesinde yoğun bir şekilde anılmıştı hatırlarsanız. Geçtiğimiz ay Aylin Hanım’la bir davette karşılaşıp sohbet ettiğimizde “Zeynep Hanım’a bu hususta sahip çıkmasaydınız keşke” demiştim. Zira Zeynep hanım arkadaşı Aylin Hanım gibi sahip çıkmamıştı kendisine zor gününde. Ben çok önemserim böyle meseleri, karakterleri hakkında önemli ipuçları verir görmek isteyene... Yeri gelmişken Aylin Hanım'a yaptığım o yorumu buradan da yazmış olayım da arkasından konuşmak gibi olmasın Zeynep Hanım'ın. Zira, CHP’liler mesele Mustafa Kemal Atatürk olduğunda pek bir hassas olurlar ve ufacık bir hatayı bile unutmazlar...

Zeynep Hanım’ın ekürisi Canan Hanım’ın “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganını “birey olmanın önüne geçen” bir ifade olduğu gerekçesiyle doğru bulmuyor oluşu üzerine konuşalım biraz. Kendisinin "siyasi" görüşlerini daha yakından tanıyalım diye eski paylaşımlarını biraz araştırdım.

CHP’liler, Mustafa Kemal’in askeri olmaktan gocunmazlar efendim. Neden biliyor musunuz? Kadın kimliğinize sürekli vurgu yaparak, kendinize siyasi avantaj katmasını umut ettiğiniz “cinsiyet kotası”na sürekli dem vuruyorsunuz ya... Hani Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun bu yöntemle Mehmet Bekaroğlu'nu yönetimine aldığında sesinizi çıkaramadığınız cinsiyet kotasına... Kadının pul kadar değeri yokken, birey olmayı bırakın toplumsal yapının bir unsuru bile sayılmıyorken Mustafa Kemal sayesinde insan olarak kabul edildiğini bilmiyor musunuz?

Mesele kadınların haklarını kendi mücadelesi ile değil de bir lütuf olarak kucağında bulması ise, bize iyilik yaptığı için özür mü dileyelim Gazi Paşa'dan? Mustafa Kemal'in karşısında politik İslam var, tekkeler, zaviyeler, kadını mal olarak gören, meta yerine koyan bir anlayış var. Bu anlayışın askeri olunmaz da gerici zihniyetin ikinci üçüncü eşi mi olunur Canan Hanım? Öyle mi birey olacaktık? Niye gocunalım bu slogandan, niye rahatsız etsin bizi?

Mustafa Kemal Atatürk’ün karşısında mücadele ettiği şeriatçı tayfanın kadını “birey” kabul ettiğini mi sanıyorsunuz? Birinin askeri olmak, o yolda nefer olmak anlamı taşır bu ülkede, bu politik zeminde. En azından CHP örgütünde! Ancak CHP’de olmayı içselleştirmediğiniz o kadar açık ki, CHP’lilerin bu sloganla ne ifade etmek istediğini bile algılayamıyorsunuz... Zekanıza değil, tekamülünüze yönelik bu söylediklerim. Siz asla CHP’li olamayacaksınız, bunun böyle olduğu gün gibi ortada... Ancak yönetimlerde olmak için CHP'li olma koşulu kalkalı çok oldu... Olur da bir gün CHP İstanbul İl Başkanı seçilmeyi başarırsanız eğer “CHP’liler sizden randevu almak için hangi parolayı kullanmak zorunda kalırdı acaba” diye düşünmekten alamıyorum kendimi...

“İklim Bayraktar” diyeni alırsınız belki.

İklim Bayraktar, haber kaynakları karanlık ihbarcı bir gazetecinin Halk Tv’yi satmaya zorlamak için Deniz Baykal’a gönderdiği açıkça bilinen bir isim. F Tipi örgüt tarafından yapılan kaset kumpası ortadayken, bir il başkan adayına; hem de kendisinin de sürekli vurguladığı üzere “kadın” bir il başkan adayına bu söylemi ben yakıştıramıyorum açıkçası.

Üslubu da oldukça ilginç Canan Hanım’ın...

Defalarca seçim kaybettiği halde istifa etmeyi aklına dahi getirmeyen her yönetici için aynı ifadeyi kullanabilir mi bugün acaba Canan Hanım? Bir siyasetçiye hele de CHP'yi İstanbul'da temsil etmeye talip bir kadın siyasetçiye bu söylem yakışır mı?

İLÇE BAŞKANLARI 'CANPOLAT' DİYOR

Siyasetin bu denli gerildiği ve bir nebze olsun toplumu rahatlatacak vaatlerin ve söylemlerin dillendirilmesini umut ettiğim politik ortamın Canan Hanım’la olmayacağı ortada...

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirmek için “Dağdaki çobanla Cumhurbaşkanının arasında zerre fark yok” diyen, siyasi söylemi de bu seviyede geliştirebilen Canan Hanım’la... Daha nice hakaret içerikli tweetlerini gördüm de... İhbarcılık sayarum, asla paylaşmam. İhtiyacımız olan dil asla bu değil... Gerçekten değil.

Geçtiğimiz yıllarda ekürisi Zeynep Hanım da sevimli bir kemirgen ile kıyasladığı bir seçmen irade yönelimine dair paylaşımda bulunmuş ve ben tepki verdiğimde birbirilerine destek olarak söylemlerime karşı çıkmışlardı. Ancak yine sözlerimin arkasındayım, daha iyi bir muhalefeti hak ediyoruz.

“CHP'yi BDP ile aynı yola girdi diye eleştiren gerzekler, yol doğru yol, ona bak sen” diyen, politik eleştiri getiren bir kitleyi “gerzeklikle” itham eden Canan Hanımla nasıl olur bilmem...

siyasetcafe.com