Gezi davasında flaş gelişme! Heyet Osman Kavala kararını açıkladı

Gezi davasında flaş gelişme! Heyet Osman Kavala kararını açıkladı

Gezi Parkı olaylarına ilişkin 17 sanıklı ana davanın yeniden yapılan yargılamasında bugün son savunmalar alındı.

Gezi olaylarına ilişkin 17 sanıklı ana dava ile olaylara karışan 35 sanıklı Çarşı grubu davaları 21 Şubat'ta ayrılmıştı. Ana davayla ilgili mütalaasını 4 Mart'ta mahkemeye sunan Cumhuriyet savcısı, Osman Kavala ve Ayşe Mücella Yapıcı'nın "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etmişti. Savcının mütalaasında diğer sanıklar Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Şerafettin Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi'nin ise "bu suça yardım etme' suçundan 15 yıldan 20'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istenmişti.

Firari sanıklar Henry Jack Barkey, Can Dündar, Memet Ali Alabora, Ayşe Pınar Alabora, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu, Yiğit Aksakoğlu ve İnanç Ekmekçi'nin dosyalarının ayrılması ve yakalanmalarının beklenmesi gerektiği kaydedilmişti.

 

SAVCI MÜTALAASINI TEKRAR ETTİ

 

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada yargılamaya bugün, İstanbul Adliyesinde devam ediliyor. Tutuklu sanık Osman Kavala, duruşmaya Silivri Cezaevinden görüntülü olarak bağlandı.

Söz hakkı verilen Cumhuriyet savcısı, 4 Mart'ta mahkemeye sunduğu mütalaasını tekrar ettiğini belirtti. Davaya müdahil olan Emniyet Müdürlüğü avukatı da sanıkların cezalandırılmasını istedi.

 

KARAR AÇIKLANDI

 

Davaya verilen 15 dakikalık aranın ardından mahkeme heyeti, ara kararını açıkladı. Heyet, Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Sanıklara ve sanık avukatlarını son savunma için süre veren heyet, duruşmayı 22 Nisan'a erteledi. Kararda tekrar süre verilmeyeceği belirtildi.

 

ARAP BAHARINI TÜRKİYE'YE YAYMAYA ÇALIŞTILAR

 

Savcının mütalaasında, "Gezi Olayları olarak bilinen ve 2011 yılında 'Ayaklan İstanbul/Diren İstanbul' sloganı üzerinden temelleri atılan kalkışma hareketinin 11.11.2011 tarihinde Memet Ali Alabora, Ayşe Pınar Alabora ve Handan Meltem Arıkan tarafından Gezi Parkında çekilmiş video ile eyleme konulduğu tespit edilmiştir" ifadesine yer veriliyor.

72 sayfalık mütalaaya göre, eylemciler Arap Baharı'nın bölgesel olmadığını ve küresel olduğunu belirterek, eninde sonunda ülkemizde de bu ayaklanmaların olmasını arzu ettiklerini duyurdu. Türkiye geneline yayılan olaylar 27 Mayıs 2013 tarihinde "Taksim Yayalaştırma Projesi" kapsamında yol açma çalışması yapılırken "Gezi Parkında ağaçlar kesiliyor" bahanesiyle başlatıldı.

Mütalaada, Gezi Parkı olaylarının asıl amacının, Türkiye Cumhuriyeti'nin seçilmiş hükümetini yıkmak veya işlevsiz duruma getirmek olduğu vurgulanıyor.

30 Mayıs 2013'te kalkışmanın önemli organizatörlerinden Memet Ali Alabora'nın Twitter hesabından, "Mesele sadece Gezi Parkı değil arkadaş, sen hala anlamadın mı?" şeklinde yaptığı paylaşıma dikkat çekiliyor.

 

SOROS'UN TÜRKİYE TEMSİLCİSİ

 

Sanıklar arasındaki iletişime ve para transferlerine de yer verilen mütalaada Kavala'nın Soros ilişkisi ise şöyle anlatılıyor:

 

"Uluslararası spekülatör George Soros'un ülkemizdeki temsilcisi konumundaki sanık Mehmet Osman Kavala, Açık Toplum Vakfı ve Anadolu Kültür A.Ş. isimli vakıf ve şirket görünümlü legal yapıları kalkan olarak kullanarak, Kürt ve Ermeni vatandaşların ülkemize karşı kışkırtılması ve bölücü eylemlere kalkışılması yönünde uzun yıllardır lobi ve toplum mühendisliği faaliyetleri yürütmekte, Açık Toplum Vakfı ve Anadolu Kültür A.Ş. üzerinden sözde kültürel etkinliklerin fonlanması adıyla ülkemizde gerçekleşen birçok bölücü organizasyona para kaynağı olmaktadır."

 

İKİNCİ YARGILAMA

 

Gezi Parkı olaylarını organize ve finanse etmekle suçlanan Osman Kavala ile birlikte 16 sanık, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinde beraat etmiş, istinaf mahkemesi beraat kararını bozmuştu. İkinci kez yapılan yargılamada önce Kavala ve eski CIA danışmanı Henri Barkey'e İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan 15 Temmuz davası birleştirilmiş, ardından dava Yargıtay tarafından bozulan 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki 35 Çarşı üyesinin yargılandığı dava ile birleştirilmişti. Yargıtay 18 Mart 2021'de Çarşı sanıkları ile Gezi olaylarını organize ve finanse ettiği öne sürülen Kavala ve ekibi arasında irtibat bulunduğunu belirterek, bu davaların birleştirilip birleştirilmeyeceğine bakılmadan karar verilmesini bozma gerekçesi yapmıştı. Geçtiğimiz 21 Şubat'ta ise ana dava ile Çarşı grubu davaları tekrar ayrılmıştı.

 

Siyasetcafe.com

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.