İKİ YAKA BİR SEVDA

Yeni duydum bu sloganı. İstanbul’da Binali Yıldırım’ın seçim kampanyasının adıymış. Biraz sorup soruşturdum neymiş ne değilmiş diye.

Öğrendim ki, hem Cumhur İttifakı’nın iki yakasını, yani MHP ve AK Parti’nin ortak değerlerini, vatan sevdasını anlatıyormuş hem de İstanbul’un iki yakasını Avrasya Tüneli, Marmaray ve 3. Köprü ile bir araya getiren Binali Yıldırım’a gönderme yapıyormuş.

Uzun yıllar Ulaştırma Bakanlığı yapmış olan Binali Yıldırım mühendis adam. AK Parti hükümetlerinin herkesin üzerinde mutabık kaldığı en başarılı bakanı olan Yıldırım’a da böyle bir slogan yakışırdı. Benim çok hoşuma gitti. Çok tuttum ve anlamlı buldum bu “İki yaka bir sevda”yı.

İstanbul’da ne olacak?

31 Mart’a daha bir ay var ama İstanbul’da yarış bitmiş, kararlar verilmiş gibi. Binali Beyin kollarını sıvayıp, Türkiye’nin iki numaralı koltuğunu bırakıp şehirlerine gelmelerinden İstanbullular çok memnun. Genel kanaat, dünyanın mega şehri İstanbul’un mega sorunlarının üstesinden ancak Binali Yıldırım’ın geleceği yönünde.

CHP’liler bile içten içe memnun aslında. Çevremde konuştuğum, görüştüğüm pek çok CHP’li “kendi adaylarının kazanamayacağını” söyledikten sonra, “en azından Binali Yıldırım hizmet eder” diye ekliyorlar. Yani, Binali Bey seçimi almış gözüküyor.

Ülkücüler İstanbul’da ne yapacak?

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “Mevzubahis Vatansa gerisi teferruattır” ilkesiyle tam destek verdiği Cumhur İttifakı’nın ilkeli ve planlı çalışmaları sonucunda İstanbul’da Belediye Meclis Üyeliklerinin sağlıkla dağılımı MHP’de çok iyi bir hava yaratmış. Memnuniyet hemen göze çarpıyor. Ülkücüler; İstanbul’da altın çağını yaşıyor resmen.

Herkes dört bir koldan Cumhur İttifakı için kolları sıvamış. MHP’den Maltepe, Beşiktaş ve Silivri’den çıkan 3 aday için de ümitler en üst düzeyde. Ülkücüler, “Beşiktaş’ı kazanamasak bile CHP’nin HDP’li adayına iyi bir ders vereceğiz” inancındalar.

Binali Yıldırım’ın MHP ilçe başkanlıklarını ziyareti de Ülkücüler üzerinde büyük bir memnuniyet yaratıyor ve sempati ile karşılanıyor.

İyi Parti ise İstanbul’da resmen iflas etmiş. “Beklenen olmadı”, “Meral Akşener güvenirliğini kaybetti” derken, İstanbul İl Başkanlığı konusunda yaşanan birbirinden garip gelişmelerin yanı sıra, mevcut İl Başkanının adının da gündemden olumsuz anlamda düşmemesi, İstanbul’da çok büyük kan kaybına neden olmuş. İYİ Parti’den MHP’ye çok büyük bir dönüş var. Gidenler şunu söylüyor; “MHP’de eleştirdiğimiz ne varsa daha fazlasını yaşadık.”

Iğdır’da pek bir mevcudiyeti olmamasına rağmen aday göstermeyerek şov yapan İyi Parti’nin, Maltepe’de bölücü bir adaya karşı MHP adayını destekleme kararı alan ilçeyi fesh etmesi, İstanbullu İyi Partilileri derinden etkilemiş. Bu fesihin getirdiği hayal kırıklığının ardından MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “kucaklaşma” daveti de İstanbullu Ülkücülerde büyük karşılık bulmuş.

“İstanbul’un kaderini HDP belirleyecek” diye el ovuşturanların içinde geçmişte Ülkücü kimliği bulunanların olması ve CHP adayını “milliyetçi” ilan etmelerini oldukça garip karşılıyorum. Buna rağmen, 31 Mart’a kadar takke düşer, kel görünür.

31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde Ülkücülerin; geçmişte yaşanan tüm problemlere rağmen gerçekler üzerinden hareket ederek, sağlam bir irade ve kararlılıkla İstanbul’un kaderini HDP’nin eline bırakmayacakları ve “İki yaka, bir sevda” sloganıyla yola çıkan Cumhur İttifakı’nın güçlü adayı Binali Yıldırım’a destek vereceklerini söylemek boş bir iddia olmayacak.

Hakan Sönmez

siyasetcafe.com