İlişki Testi Bitti! Komedyen Mesut Süre Taciz İddialarıyla Gündemde

Türkiye'de son dönemde sosyal medyada başlayan "susma" hareketi, sanat ve medya dünyasını derinden etkiliyor. Fotoğrafçılardan oyunculara kadar pek çok ünlü isim taciz iddialarıyla gündeme gelirken, bu kez radyo programcısı ve stand-up komedyeni Mesut Süre hakkında şoke eden suçlamalar ortaya atıldı.

İddialar, ünlü komedyenin kariyerini sallarken, program ekibinden gelen karar kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Bu haberimizde, Mesut Süre taciz iddialarının detaylarını, iddiaların arka planını ve son gelişmeleri özgün bir bakışla ele alıyoruz.

MESUT SÜRE KİM DİR? KARİYERI NASIL ŞEKİLLENDİ?

Mesut Süre, 23 Mart 1981 doğumlu Bursa'lı bir sanatçı olarak tanınıyor. 44 yaşındaki komedyen, radyo programcılığı ve stand-up gösterileriyle geniş bir hayran kitlesine sahip. Anadolu Üniversitesi İşletme İngilizce bölümünden mezun olan Süre, öğrenci yıllarında okul radyosunda çalışmaya başladı.

Eskişehir'de kendi yazdığı metinlerle sahne alan sanatçı, profesyonel basketbol geçmişine de sahip. Kariyerinde Rock FM'de "Sabah Problemi" ve "Rabarba" gibi programlarla adını duyuran Süre, Bloomberg HT'de "Stand Up Comedy"ye katıldı.

Son yıllarda "İlişki Testi" programıyla popülerliğini artıran Mesut Süre, İlker Gümüşoluk ve Mustafa Kemal Ayça ile yazdığı "Piyasadan Büyük Alacağımız Var" kitabıyla da dikkat çekti.

Cinsiyetçilik karşıtı esprileriyle "beyefendi komedyen" olarak anılan Süre'nin özel hayatı ise gizemini koruyor; bekar olduğu biliniyor ve ilişki detaylarını paylaşmıyor.

TACİZ İDDİALARI NASIL ORTAYA ÇIKTI? KADININ ANLATIMI ŞOK EDİCİ

Taciz iddiaları, sosyal medya üzerinden "Umarım Annem Dinlemez" podcast'inin içerik üreticisi Tuluğ Özlü'nün paylaşımıyla patlak verdi.

Özlü, 13 yıl önce üniversite yıllarında yaşadığı olayı detaylıca anlattı. Bir dergi projesi için alternatif komedi üzerine röportaj yapmak üzere Mesut Süre ile tanıştıklarını belirten kadın, Süre'nin staj programı bahanesiyle Beşiktaş'ta bir çay bahçesinde görüştüklerini söyledi.

Süre'nin "Acıktım, evde yemek yiyelim" diyerek evine davet ettiğini iddia eden Özlü, yemek sonrası yaşananları şöyle aktardı:

"Beni kolumdan tutup koltuğa yatırdı, üzerime çıktı ve öpmeye çalıştı. Ben 1.60 boyundayım, o ise 2 metrenin üzerinde. Tüm gücümle karşı koydum ve güçlükle kurtulup evden çıktım. O ıspanak yemeğini asla unutamıyorum."

Özlü, olayın üzerinden geçen 13 yıl nedeniyle somut delil sunamadığını, eski mesajların kaybolduğunu ve tek kanıtın dergideki makale olduğunu vurguladı.

"Muhtemelen iftira attığım söylenecek, ama gerçek bu" diyen kadın, Süre'nin sevilen bir isim olmasına rağmen yaşadığı travmayı yıllardır taşıdığını ifade etti.

Bu paylaşım, sosyal medyada hızla yayıldı ve benzer iddiaların da dile getirilmesine yol açtı.

PROGRAM EKİBİNDEN RADİKAL KARAR: İLİŞKİ TESTİ SÜRE İLE YOLLARINI AYIRDI

İddiaların sosyal medyada viral olmasının ardından, Mesut Süre'nin sunduğu "İlişki Testi" programının yapımcı şirketi İda İletişim'den hızlı bir açıklama geldi.

Şirket, resmi sosyal medya hesaplarından şu ifadeleri kullandı:

"Mesut Süre ile bir daha çalışmayacağımızı ilan ederiz. Bütün mağdurların yanındayız. Şok içindeyiz, mahcubuz. Sayfamızı sesinizi duyurmaya ayıracağız. Yaşadıklarınızı İlişki Testi hesabından duyurmaya söz veriyoruz."

SOSYAL MEDYA VE KAMUOYU TEPKİSİ

Sosyal medya, Mesut Süre taciz iddiaları karşısında ikiye bölündü.

Bir kısım kullanıcılar mağdur kadına destek vererek "susma" hareketini övdü ve sektördeki taciz kültürünü eleştirdi.

Ünlü isimler de dahil olmak üzere pek çok kişi, kadınların cesaretini alkışladı. Ancak bazıları, kanıt eksikliğini gerekçe göstererek iddiaları "iftira" olarak nitelendirdi.

"Mesut Süre gibi birinin ihtiyacı yok, kadın reklam peşinde" gibi yorumlar da yağdı.

Bu tartışmalar, Türkiye genelinde sanat camiasındaki taciz sorununu yeniden gündeme taşıdı ve #Susma etiketiyle binlerce paylaşım yapıldı.

MESUT SÜRE SUSKUNLUĞUNU BOZDU

Mesut Süre hakkındaki taciz iddialarına karşı suskunluğunu bozdu:

'Dün geceden beri yaşadığım durumun hâlâ şokundayım. Öncelikle belirtmeliyim ki şahsıma itham edilen suçlamaların tamamı gerçek dışıdır. Sosyal medya mahkemeleri sayesinde bi anda lince uğradım.

Gerçek hayattaki ailem, dostlarım, arkadaşlarım ve yıllardır beni dinleyen izleyen insanlar böyle bir konuda ne kadar hassas olduğumu bilir. Bu yapılan bir ifşa değil itibar suikastidir.

Kişiliğime, mesleğime ve itibarıma yapılan bu haksız eylemlere karşı hemen tüm hukuki yollara başvuracağımı bildiririm.'

Siyasetcafe.com