Kemal Kılıçdaroğlu, seçim yenilgisi sonrası sessizliğini bozdu

Kemal Kılıçdaroğlu, seçim yenilgisi sonrası sessizliğini bozdu

Seçimlerden mağlubiyetle ayrılan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, sessizliğini 12 gün sonra bozdu.

28 Mayıs tarihinde gerçekleştirilen 2. tur seçimlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yenilen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, günler süren sessizliğini katıldığı canlı yayında bozdu. Sözcü TV'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu sürece dair önemli açıklamalarda bulundu.

 

"HİÇ PİŞMANLIĞIM OLMADI"

 

"Aday olduğunuz günden beri geriye dönüp değiştirmeyi düşündüğünüz bir an, pişman olduğunuz bir an var mı?" sorusuna Kılıçdaroğlu "Hayır hiç pişmanlığım olmadı, yapılan her şey benim açımdan doğruydu. Diğer liderler için bir şey söylersem doğru olmaz. Herhangi bir pişmanlığım da söz konusu değil" dedi.

 

İSTİFA SORUSUNA CEVAP VERDİ

 

Sözcü TV'de konuşan Kılıçdaroğlu, “Seçim akşamı istifa ederek Türk siyasetinden bir ilki hayata geçirebilirdiniz. Size yakışan o olurdu. Ayrıca seçim sonrasında 12 gün boyunca sizi destekleyenleri adeta cami avlusuna terk edilmiş çocuklar gibi yalnız bıraktınız. Niçin bunu yaptınız?” sorusuna ise şöyle cevap verdi:

“Bugüne yaptığım çalışmaları öz veriyle yaptığıma inanan birisiyim. Demokrasiyi savunanları Cumhuriyet Halk Partisi bir araya getirdi bizim siyasi tarihimizde bir ilktir. Oysa bunlar unutuldu bunların konuşulması lazım.

İktidar olduğumuzda neler yapacağımız konusunda oturup bir yıl çalıştık ve bir mutabakat metni hazırladık hayatın her alanı ekonominin her alana sosyal yaşamın her alanı ile ilgili neleri yapacağımız ortaya koyduk yeteri kadar anlattık mı tartışılabilir. Yeteri kadar anlattık mı tartışılabilir ve öyle bir noktaya geldi ki toplumun her kesimi ile diyalog kurduk her kesimin yani apartman görevlisinden tutun sanayicisine kadar her şeyi anlatmaya çalıştık sosyal kimlik üzerinden de giderek toplumun her kesimine kucaklamaya çalıştım bunu yaptık mı yaptık yeteri kadar oldu mu olmadı mı tartışılabilir ama önemli adımlar attığımızı rahatlıkla söyleyebilirim. Tabi biz kazanacağımıza inanıyorduk sadece biz değil neredeyse bütün anket firmaları ki kazanacağımızı söylüyor da biz de kazanacağımıza inanıyorduk. O bağlamda altı lider ve iki Büyükşehir belediye başkanı arkadaşımızla beraber alanları çıktık.”

 

"TOPLUMUN HER KESİMİNİ KUCAKLAMAYA ÇALIŞTIK"

 

Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

 

"Türk siyasetinde önemli bir aşamayı kayıt ettik. Demokrasiye taraftar olanları, savunanları CHP bir araya getirdi. Bunlar unutuldu, bunların konuşulması lazım. İktidar olacağımızda neler yapacağımızı çalıştık, mutabakat metni hazırladık. Yeteri kadar anlattık mı, tartışılabilir. Öyle bir noktaya geldi ki toplumun her kesimiyle diyalog kurduk, her şeyi anlatmaya çalıştık. Toplumun her kesimini kucaklamaya çalıştık. Biz kazanacağımıza inanıyorduk. Sadece biz değil, neredeyse tüm anket firmaları söylüyordu. 6 lider ve 2 belediye başkanı arkadaşlarımızla alanlara çıktık mitinglerimizi yaptık.

 

"KURULTAY YEREL SEÇİMLERDEN ÖNCE"

 

Beklediğimiz olmadı. Beklediğimizin olmamasını bizim üzerimizde üzüntüye yol açtığını kabul edersiniz, biz de insanız. Üzüldük ama yine de ben o akşam konuştum. 6 lider bir araya geldik, toplantı yaptık. Oturduk konuştuk nasıl bir yöntem izleyelim diye. MYK'yı, milletvekillerimizi topladık tüm ayrıntılarıyla çalıştık. Durumu değerlendirdik. Kimsenin hakkını yemek istemem, listelerde yer almayanlar da dahil çaba harcadı. Nerede bir boşluk varsa bir şekilde gidildi. Sonra şu karara vardık. Talep var, ne yapmamız gerekiyor, kurultayımızı toplayacağız. Eleştirileri aldık, kurultay kararı aldık. Yetkiyi yine partililerimize bıraktık. Kurultay yerel seçimlerden önce. Benim düşüncem yerel seçimlerden önce kurultayın yapılması.

 

"KADER SEÇİMİYDİ"

 

Bu seçim kader seçimiydi. Ya demokrasi olacak ya otoriter olacak. Bu umutsuz olmamızı sağladı. İkinci turda 40-60 sonucu olsaydı bu Türkiye için sonu felaket olan bir sonuç olurdu. Ama öyle olmadı, 2 puanlık fark oldu. Biz demokrasiden yana oy aldık. Genel Başkanlık bizde çok önemli değildir.

 

"KENTTE OTURANLAR DEMOKRASİDEN YANA OY KULLANMIŞ"

 

Biz nerede kaybettik? Biz bunu da araştırdık. Toplumun önüne çıkarken verilere hakim olmak gerekiyor. 1-2-3 numaralı sandık konulan yerler, köy kasaba, belde. Buralarda Kılıçdaroğlu'nun aldığı oy 3 milyon 580 bin 115. Erdoğan'ın aldığı oy 6 milyon 100 bin 355. 3 ve üstü sandığı olan şehir merkezi ve ilçelerde olanlarda Kılıçdaroğlu'nun aldığı oy yüzde 51, Erdoğan'ın aldığı oy yüzde 49. Bu şunu gösteriyor, CHP, kırsalda, 1-2-3 sandık konuşan yerlerde gerekli etkiyi yeteri kadar gösteremediğini söylüyor bize. Aradaki fark 1-2-3 numaralı sandıklardan kaynaklanıyor.

 

"KAZANAMADIK AMA AĞIR YENİLGİ DEĞİL"


Ortaya çıkan tabloyu ağır bir yenilgi olarak görmeyi asla kabul etmem, sizin de kabul etmenizi doğru bulmam. Kazanamadık doğru ama bunu ağır bir yenilgi olarak kamuoyu önüne koymak olmaz.

 

"CHP KADAR HAZIRLIK YAPAN İKİNCİ PARTİYİ BULAMAZSINIZ"

 

Sıfır oy çıkan sandıkları da çıkardık. Birinci turda Kılıçdaroğlu için sıfır oy çıkan 382 sandık var Türkiye genelinde. Erdoğan için 158 sandık. İkinci turda Kılıçdaroğlu için 286, Erdoğan için 70 sandık. Bu seçime CHP kadar hazırlık yapan ikinci partiyi bulamazsınız.

 

"TUTANAKLARIN YÜKLENMESİNDE SORUNLAR ÇIKTI"

 

İlk turda bazı sorunlar çıktı, doğru. Bilgisayar sisteminde birden fazla model arasında uyumsuzluk çıktı. Tutanakların yüklenmesinde sorunlar çıktı. İkinci turda da tutanakların tamamı elimize geçti. Geçen seçimlerde biz Şanlıurfa'nın bazı ilçelerine giremedik, bırakın sandığı. Biz sıfır oy çıktığı yerlere milletvekili arkadaşlarımızı gönderdik, darp edildi. Bu kadar her şeyi göze alarak görevlendirdik. Darp edilen milletvekili bu ülkeye demokrasi gelsin diyordu, darbedenin ayağında ayakkabı yoktu."

 

"GENEL BAŞKANIN SEÇİLECEĞİ BİR KURULTAY"

 

Kongre kararını aldık, parti meclisimize soracağız. Seçimli kurultay bu. Parti meclisi, disiplin kurulları seçilecek. Bu seçim genel başkanında seçileceği bir seçim, kurultay. Ben çıkıp ben adayım demem. Anlatamıyorum galiba. Bugüne kadar ben çıkıp da 'adayım' demedim. Partinin yetkili organları kimin aday olup olmayacağına karar verecektir. Bu partide herkes gelip genel başkanlığa aday olabilir. Ben kurultay kararı aldım gelsin aday olacaklar çalışsın.

 

"YENİLENMELİYİZ VE YOLUMUZA DEVAM ETMELİYİZ"

 

Bütün olumsuz koşullara rağmen yüzde 48 aldık. Kimleri nasıl tehdit ettiklerini gayet iyi biliyorum. Ama bunlar bizim için gerekçe olmamalı. Biz tüm bunlara rağmen mücadele edip sonuç almak zorundayız. Biz bunu beraber yapacağız. Biz yenilenmeliyiz, güçlenmeliyiz ve yolumuza devam etmeliyiz. Bunu bir kişiye endekslersek yanlış olur. Kişi endeksli değil kitleler olmalı. Demokrasilerde sağlıklı işleyen rejimlerde ülkeyi yönetme iddiasında olan siyasi partiler yarın değişim olacakmış gibi yeni bir şey çıkacakmış gibi hazırlıklı olmalıyız.

 

"MASADA 'İÇİMİZDEN BİRİ ADAY OLSUN' DENİLDİ"

 

'Siz neden aday oldunuz?' diye sordunuz. Ben hiçbir zaman adayım' demedim. Masada da demedim. Ama altyapısı şöyle oluştu. Bir yıldır 6 lider çalışıyor birbirimizi tanıdık. Hassasiyetlerimizi biliyorduk. 'İçimizden birisi olsun' denildi. Masanın iradesine her zaman saygı gösterdim. Arkadaşlarımızla konuşurken de söyledim.

 

"PARLAMENTODA GRUP KURSUNLAR İSTİYORUM"

 

(Millet İttifakı'ndaki 4 parti için) Onlara göre oy oranları 5 olabilir 7 de olabilir. Böyle bir veri yok elimizde. İlk toplantıda söyledim, bizi bir araya getiren demokrasi dedim. Milletvekilleri verdik evet, çalıştılar, biz de çalıştık. Ben onların parlamentoda grup kurmasını istiyorum. Gelsinler bir araya grup kursunlar hatta iki grup kursunlar. Onların varlığı olması, komisyonlarda temsil edilmeleri demokrasi için son derece önemlidir.

 

İTTİFAK SÜRÜYOR MU?

 

Bu ittifak demokrasi ittifakıydı ve seçimle sonuçlandı. Bundan sonraki seçim ittifakı bir sonraki seçimler olduğunda yine oturulup konuşulur. Parlamentoda stratejik olarak birbirimize destek verebiliriz. Farklı görüşlerimiz de var. Demokrasi ekseninde beraberliğimiz halen sürüyor. Bugün de telefonda konuşuyoruz. Bir kopma birbirimize sırtımızı dönme söz konusu değil.

 

İMAMOĞLU'NUN 'DEĞİŞİM' ÇAĞRISI

 

Değişim çağrısı gayet güzel bir çağrıdır. Değişmeyen tek şey değişimdir. Bu değişim zaten olacak. Değişimin kendi içinde evreleri var. Kurultay olur başka şey olur değişim olur. İmamoğlu'nun o konuşmasını bilmiyordum ama değişim olabilir tabi.

 

"CHP'DE GENEL BAŞKAN'IN HER DEDİĞİ OLMAZ"

 

Az önce söyledim. Aktif pasif üye getireyim dedim. Olmadı reddedildim. Şimdi bu şunu da gösterir, bizim partide genel başkanın her dediği olmaz. Bizim partide oturulur karar verilir. İnternet üzerinden üyeliği bile partiye 3 yılda kabul ettirebildim.

 

Siyasetcafe.com

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.