Kılıçdaroğlu: 'Adamın hayatı yalan'

Kılıçdaroğlu: 'Adamın hayatı yalan'

Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın Köşk adaylığıyla ilgili sert tepki gösterdi. "Türkiye Cumhuriyeti böyle bir adayı içine sindiremez ve kaldıramaz" diyen Kılıçdaroğlu, Efkan Ala'nın yalan söylediğini iddia ederek 'Adamın hayatı yalan' dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti grup toplantısında Erdoğan'ın Köşk adaylığıyla ilgiliaçıklama yapıyor.

İşte Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından bazı satır başları;

"Bir milletvekili arkadaşımız da içişleri bakanımıza soru önergesi gönderdi.

'Hangi polisler nerede öldürüldü?'

Efkan Ala'nın verdiği cevap ‘Hiç polisimiz ölmedi.'

"Adamın hayatı yalan."

Doğulu hiçbir lider batılı hiçbir lider yalan söyleyen birisiyle aynı kareye girmek istemez. Çünkü onların ahlaki değerleri çok yüksektir.

Bugün cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayan Recep Tayyip Erdoğan'ın ne Doğu'da ne Batı'da liderliği vardır.

Türkiye Cumhuriyeti böyle bir adayı içine sindiremez ve kaldıramaz. Biz ahlaki değerleri içeren bir Cumhuriyeti kurduk.

Değerli arkadaşlarım, anayasamızın değiştirilmesi dahi teklif edilemeyen bir maddemiz var.

Türkiye Cumhuriyeti laik, sosyal hukuk devletidir. Bir cumhurbaşkanı buna inanmıyorsa onun cumhurbaşkanı adayı olmaz.

Sanat ve sanatçı çok önemlidir. Tarihin hangi devrine girerseniz girin, sanat ve sanatçı hep el üstünde tutulmuştur.

Eğer siz sanatı ve sanatçıyı küçümserseniz o zaman cumhurbaşkanı adayı olamazsınız.

Olduğunuz taktirde bütün dünya sizi sanatçı düşmanı olarak görecek ve öyle bakacaktır.

Ve en önemlisi geçmişi şaibeli olan birisinden Cumhurbaşkanı adayı olmaz arkadaşlar.

Düşünün!

Sizin artık gerçekleri söylemediğiniz yalan ürettiğiniz kişisel hırs ve kaprislerle özel servet edinmeniz ve bunun belgelenmesi bütün bilgilerin dünyanın önüne serilmesi sizin Cumhurbaşkanı adayı olmamanızı gerektirir.

Eğer aday oluyorsanız bunun Türkiye'nin kaldırması mümkün değil.

Türkiye'de halka yapılan en büyük kötülüktür.

Demokrasilerin özünü uzlaşmalar oluşturur.

Demokrasilerde uzlaşma varsa o demokrasiler kalıcıdır.

Dayatma kültürü demokrasilerde yoktur. Benim dediğim yoktur.

Benim dediklerimi yapacaksınız. Başka öneriler getirmeyeceksiniz' değdiniz andan itibaren demokrasiyi rafa kaldırmış oluyorsunuz.

Biz CHP olarak büyük bir uzlaşmayı gerçekleştirdik.

Her yurttaşın rahatlıkla oy verebileceği bir adayı çıkardık.

Herkesi kucaklayan bir aday üzerinde uzlaştık.

Bir siyasal parti gözlüğüyle bakmadık.

Bütün 76 milyonun rahatlıkla cumhurbaşkanım diyebileceği bir aday üzerinde uzlaştık.

Eğer Türkiye gerçekten demokrasiye bağlıysa, hırsızlıklardan illallah diyorsa, kendisine hakaret edenlerden illallah diyorsa, bağırıp çağırıp öfke kusanlardan illallah diyorsa kendini gösterecektir.

Cumhurbaşkanlığı yemini var.

Diyor ki, "Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma" milletin egemenliğinden ne anlıyor?

Kendi egemenliğim anlıyor.

1940'ların Almanyası'ndan bahsediyor.

Devletin varlığı ve bütünlüğüyle ilgili onun ne düşündüğünü biliyoruz.

Bu Cumhurbaşkanı adayının bu ilkelere bağlı kalacağına kim inanıyor?

siyasetcafe.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.