O soruya cevap bulundu, ne AKP ne de başka parti, bakın Biden’ın videosunu 8 ay sonra kim dolaşıma sokmuş!

O soruya cevap bulundu, ne AKP ne de başka parti, bakın Biden’ın videosunu 8 ay sonra kim dolaşıma sokmuş!

Gazeteci Taha Dağlı "O videoyu 8 ay sonra dolaşıma kim soktu?" adlı köşe yazısında, muhalefetin "bu video 8 ay sonra neden şimdi gündeme getirildi?" çıkışını madde madde ele almış.

Hem iktidar hem de muhalefet kanadında büyük tepki çeken ABD Başkan adayı Joe Biden’ın ''Erdoğan'a çok farklı bir yaklaşım uygulamalıyız. Muhalefeti desteklediğimizi açıkça göstermeliyiz. Onlarla doğrudan temasa geçip Erdoğan'ı yenecek duruma gelmelerini sağlamalıyız. Parlamento kurulumunda yer almak isteyen Kürt halkını desteklemiş olduğumuzu açıkça belirtmeliyiz” sözlerinin yer aldığı video neden 8 ay sonra ve kim tarafından dolaşıma sokuldu sorusunun cevabı nihayet ortaya çıktı.

Haber7 yazarlarından Taha Dağlı "O videoyu 8 ay sonra dolaşıma kim soktu?" adlı köşe yazısında, muhalefetin "bu video 8 ay sonra neden şimdi gündeme getirildi?" çıkışını madde madde ele aldı. Videonun yayınlanma sürecini anlatan Dağlı, muhalefetin iddiasının aksine bu videoyu AK Parti'nin değil, PKK sempatizanı ve Kürdistan sevdalısı bir gazetecinin ortaya çıkardığını belirtti.

İşte o yazı;

ABD Başkan adayı Joe Biden, Erdoğan’ı hedef alan, darbe ilhamı veren o skandal sözleri geçtiğimiz Aralık ayında söylemiş. Videosu ise yeni ortaya çıktı.

CHP başta olmak üzere irili-ufaklı tüm muhalefet, ABD’yi yönetmeye namzet kişinin darbe içerikli laflarını değil de bu sözlerin neden 8 ay sonra gündeme getirildiğini sorguluyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve AK Parti’yi, Aralık ayında yapılmış bir röportajı 8 ay sonra servis ettirip, gündemi değiştirmek ve bu sayede mağdur edebiyatı yapmakla suçluyorlar.

Öncelikle vurgulayalım.

Biden’ın o sözleri bir gazete röportajı değil.

Biden, New York Times gazetesinin editörleriyle bir toplantı yapıyor, orada söylüyor.

Toplantı 85 dakika kadar sürüyor.

Dünyanın dört bir yanından meseleleri ve ABD’yi konuşuyorlar.

Editörlerden biri Türkiye’yi sorunca, Biden darbe içerikli o lafları yumurtluyor.

Sohbette söylenenler kamerayla kayıt altına alınıyor.

Ama ilk etapta hiçbir yerde yayınlanmıyor.

O dönemde Biden Demokratların başkan aday adayı.

Diğer aday adayları Bernie Sanders ve Elizabeth Warren ile da benzer söyleşiler yapılıyor.

Ocak ayına gelindiğinde New York Times gazetesinin FX adlı ücretli bir TV platformu var, Demokratların başkan aday adaylarının New York Times editörleriyle gerçekleştirdiği sohbetler, orada The Weekly adlı programda, bölümler halinde belgesel dizisi olarak yayınlanıyor.

Daha sonra söyleşilerin metinleri New York Times gazetesinin internet sitesinde de yazılı olarak yayına giriyor.

Sadece Biden’in söyleşisi bir buçuk saat kadar sürüyor.

Dünya kadar konu konuşuluyor, gazete yönetimi istediği başlıkları ön plana çekip metin olarak onlara dikkat çekiyor, Türkiye ile ilgili sözler başlık kısımlarında yer almıyor.

Sonuçta kapalı devre bir sohbet. Video kaydı var ama bölümler halinde bir süreç içerisinde yayına sokuluyor.

Geçtiğimiz Cumartesi günü ise Biden’in 85 dakikalık sohbetinin 2 dakika 13 saniyelik bölümü montajlanıp, sosyal medyada dolaşıma giriyor.

Peki bunu kim yaptı? CHP’sinden SP’sine, Devasına kadar tüm muhalefet partilerinin iddia ettiği gibi AK Partili hesaplar mı yaptı?

Kesinlikle hayır.

Videoyu hazırlayıp servis eden kişi Kuzey Irak’ta Barzani’ye yakın Kürt bir gazeteci olan Arif Zerevani. Biden’ın o videosunu bulup, dolaşıma sokan ilk kişi o.

 

 

ali-onen.jpeg

Peki bu adam AK Partili mi?

Hayır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan destekçisi mi?

Hayır.

Barzani yanlısı, gerektiğinde PKK’yı da savunan, Kürdistan hayali kuran birisi.

Biden o sözlerin arasında HDP’ye de yeşil ışık yakıyor, Kürtleri savunuyor, belli ki Zerevani adlı gazeteci, bundan etkilenmiş ve videoyu bulur bulmaz, büyük bir heyecanla sosyal medya hesabından paylaşmış.

Videoyu nereden bulmuş, kim ona, "bak şu uzunca videonun şu dakikasında Biden, Erdoğan için ve Kürtler için şunları şunları söylüyor" demiş, bilinmiyor. Belki tamamen kendisi tesadüfen ulaşmıştır, bilemiyoruz.

Ama yüzde yüz emin olduğumuz bir şey var, bu sözler 8 ay önce söylenmiş. Uzunca bir süre hiçbir yerde yayınlanmamış. Sonra peyderpey yayına verilmiş.

Videonun ortaya çıkarılışıyla ilgili AK Parti’nin ilgilisi alakası yok.

Bilinse bugün beklenmez, öğrenildiği gün aynı tepkiyle ortaya çıkarılırdı.

Dediğimiz gibi New York Times o sohbeti, o süreçte bir gazete ve TV röportajı olarak yayınlamamış, zamana yayarak servis etmiş. Yani bir süre saklamayı tercih etmiş, ABD’deki seçim sürecinden dolayı böyle bir yayın politikası izlemiş olabilirler, orası onların bileceği iş.

 

 

 

 

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN!

 

 

Siyasetcafe.com

 

 

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.