Sadettin Tantan: Azerbaycan artık savaş kazanmış bir orduya sahiptir

Sadettin Tantan: Azerbaycan artık savaş kazanmış bir orduya sahiptir

Eski içişleri Bakanı ve Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Azerbaycan-Ermenistan savaşını değerlendirdi.

Yurt Partisi Genel Başkanı ve eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan 5 maddede Azerbaycan'ın topraklarını geri almak için başlattığı harekatı değerlendirdi.

 

İşte Tantan'ın Azerbaycan-Ermenistan savaşı hakkındaki değerlendirmesi:

 

1- Türkiye'nin, "Zafere kadar Azerbaycan'ın yayındayız" açıklamasıyla ortaya koyduğu net tavır, başlatılan operasyonda Azerbaycan ordusu için moral ve motivasyon kaynağı olmuştur. Emperyal güçlerin oyuncağı olan Ermenistan'ın, askeri, istihbarı ve siyasi yönüyle güçlü bir Azerbaycan'ın karşısında tutunması imkansızdı. Karabağ meselesi çözüme kavuşmadan bölgedeki huzursuzlukların ve çatışmaların bitmesinin mümkün olmadığı artık bilinen bir gerçektir. Buradan geri dönüş olmayacaktır. Gelecekti siyasi ve askeri gelişmeler mutlaka Azerbaycan lehine olacaktır...

 

2- Türkiye'nin stratejik konumu, Adriyatik'ten Çin Seddi'ne kadar olan coğrafyada aktif olmasını zorunlu kılıyor. Bu nedenle kara, deniz ve gerekse hava hakimiyetini, emniyetini ve bağımsızlığını siyasi, diplomatik ve tabii caydırıcı güç olarak askerî açıdan sağlamak zorundadır. Kuzey Afrika'da Libya meselesine baktığımız zaman bunun görürüz. Önce Suriye ardından Irak'ta sahnelenen oyunda da aynı tezgahla karşılaşıyoruz. Buna en net örnek; Genişletilmiş Ortadoğu Projesi... Kendilerini dünyanın jandarması olarak gören saldırgan güçler, karşılarında bağımsızlık mücadelesi veren ülkeleri yok etmek için her yola başvuruyor. Vekaletler üzerinden sürdürülen enerji savaşlarında, Türkiye'nin başta Azerbaycan olmak üzere kardeş ve soydaş ülkelerle olan bağlarını ve ilişkilerini daha da güçlendirmesini zorunlu kılıyor. Rusya halen, Suriye ve Libya'da ABD ile birlikte başat rol oynarken İran da nüfuzunu korumak için Suriye, Irak ve Körfez ülkelerindeki operasyonlarına devam ediyor... Her iki ülke de Türk dünyasının Kafkaslar ‘da güç olmasını kendileri açısında zafiyet olarak değerlendiriyor. Dolayısıyla yapılan suçlamaların bir etkisinin olamayacağı açıktır.

 

3- Her savaş sonunda mutlaka masa kurulur. Ancak, önemli olan o masaya nasıl oturduğunuzdur. Azerbaycan güçlü ordusu ve kararlı ilerleyişi ile işgal altındaki topraklarını geri alıyor. Azerbaycan çatışma sahasında bu kararlılığını göstermeye devam etmeli, barış ve ateşkes çağrılarına karşı diplomatik savaşını da vermelidir. Yani hem sahada hem masada olmalıdır.

4- Azerbaycan'ın büyük önderi Haydar Aliyev'in işaret ettiği gibi "Bir millet iki devlet" olan Türkiye ve Azerbaycan'ın kader birliği yapmasından daha doğal ne olabilir. Bu birlikteliğin diğer soydaş ülkelerle birlikte genişlemesinin kaçınılmaz olması, emperyal güçlerin uykularını kaçırıyor. Öncelikle Kafkasya ve Orta Doğu olmak üzere uzak Asya'ya kadar olan geniş coğrafyada Türk dünyasının güçlü bir şekilde ayakta kalması için dil birliğinin, kültür birliğinin daha da geliştirilmesi, ticaret yollarının ardına kadar açılması sağlanmalıdır. Askeri alandaki ortaklaşma mutlaka güçlendirilmelidir.

5- Azerbaycan ordusunun, stratejik hamlelerle Ermenistan ordusuna karşı ezici bir üstünlük sağlamasında elbette iyi yetişmiş, kurmay eğitiminden geçmiş komutanların büyük payı vardır. Cephe savaşında uyguladıkları taktikler ve şok hamleler, erden subayına kadar Azerbaycan ordusunun gücünü ortaya koymuştur. Azerbaycan, savaş kazanmış bir orduya sahiptir...

 

siyasetcafe.com

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.