Seçimden sonra zam yağmuru başlayacak

Merkez Bankası'nın enflasyonu düşürmek için çalıştığını belirten Ege Cansen kuraklığın da etkisi ile fiyat artışlarının kaçınılmaz hale geleceğine dikkat çekti.

Elektrik ve doğalgaz zamlarının seçim sonrasına bırakılması vatandaşı kara kara düşündürüyor. Yerel seçimler öncesi halkın tepkisinden korkan AKP ekmek zammını bile seçim sonrasına bırakma kararı aldı. Bazı vergilerde geçici indirimlere giden hükümetin seçimden sonra faturayı vatandaşa keseceğini ifade eden yazarımız ünlü ekonomist Ege Cansen, Merkez Bankası’nın politikaları üzerine şunları söyledi:

“Merkez Bankası enflasyonu düşürmek için hamle yapıyor. Doların yükselmesi enflasyonu azdırıyor. Kurumun tek amacı şu an enflasyonu düşürmek. Ancak kuraklık ile birlikte tüketici ve üretici fiyatlarında artış olacak. Bu durumdan sorumlu olan ise hükümettir. Merkez Bankası bu konudan sorumlu değil. Fiyatların artmasının ardından hükümet fiyatı yükselen ürünleri ithal etme yoluna gidecek.”

Devrilme korkusu etkili

Başbakan’ın, Merkez Bankası’nın faiz artırımını devrilmekten korktuğu için onayladığını aktaran Ege Cansen, geçtiğimiz ay doların yükselmesinin AKP’ye negatif yansımaları olduğunu ifade etti.

Cansen şunları söyledi:

“Aslında bu devalüasyon hükümete yansıdı bile. Biliyorsunuz bir gecede dolar 2.39’a çıktı. Sonra aşağıya geldi. Eğer faiz artışıyla durdurulmasaydı ve panik olsaydı 3 liraya çıksaydı dolar… Süleyman Demirel’in bir lafı vardı: ‘Yağlı eğik düzleme basarsan, nerede duracağına sen karar vermezsin.’ Bazen devalüasyonlar böyledir. Patladı mı ipin ucunu tutamazsın. İşte o durum AKP’yi zor durumda bırakabilirdi. Başbakan’ın ‘Ben zaten kabul etmiyorum ama madem arkadaşlar böyle uygun gördü. Zaten Merkez Bankası bağımsızdır. Faizi artırsınlar bakalım” demesinin gerisinde “bu devalüasyon beni götürür” düşüncesi vardı.”

Çıkarken dumur ediyor

Türkiye’ye gelen sıcak para nedeniyle tembelleştiğimizi aktaran Ege Cansen, şu açıklamalarda bulundu:

“Yurtdışından para gelince har vurup harman savurduk. Huyumuz böyle. Fabrika kuracağımıza AVM kuruyoruz, seyahat ediyoruz. Türkiye, Brezilya, Arjantin, Endonezya, Hindistan gibi ülkelere para girmesi bir yerde bela. AKP döneminde 400 milyar dolar para girdi. Girerken hoşa gidiyor, ama çıkarken dumur ediyor. Bir iktisatçı bu paralar için ‘Çıkmasına engel olamazsınız, önemli olan girişini durdurmak’ der. Biz bu tuzağa yakalandık. Türkiye’ye çok para girdi. Bir kısmını yedik. Burada bu zengin ülkelerin gelişmekte olan ülkelere soktukları paraları çıkarırken biraz insaflı olması gerekiyor. Bu dalgaya can dayanmaz. Sanayici nasıl plan yapsın.”