Geçtiğimiz hafta ABD’nin Minneapolis kentinde beyaz bir polis memurunun George Floyd adlı siyah vatandaşı boynuna diziyle bastırarak öldürmesi protesto gösterilerine yol açmıştı.
Sosyal medyaya da yansıyan görüntülerde polis, elleri kelepçeli olan George Floyd’un dakikalarca boynuna bastırırken Floyd'un "Nefes alamıyorum" dediği duyuluyordu.
Olay sonrasında gözaltı işlemini yapan dört polis memuru görevden alınmış, binlerce kişi ise olayın meydana geldiği bölgenin yakınında bir gösteri düzenlenmişti. Gösteri baştan sakin geçse de sabaha doğru kontrolden çıkmıştı.
Göstericilere, dünyadaki ünlüler de katılmış sosyal medyadan tepki dolu George Floyd ve ırkçılığa karşı duygu yüklü paylaşım yapmışlardı.
George Floyd’un katledilmesinde görev yapan dört polis memurunun görevden alınması tepkileri durdurmadı, protestocular marketleri yağmalayarak yangın çıkarmışlardı.
Minneapolis dün akşam itibariyle enkaz haline dönüştü. Protestolar şiddetini daha da arttırdı. Protestucular George Floyd’un öldürülmesi olayından sorumlu olan dört polisin görev yaptığı polis merkezini ateşe verdi.
Halk, George Floyd'un ölümüne sebep olan dört polisin tutuklanmasını istiyor. Minnesota savcısı ise katil polisler için suçlamayı gerektirecek yeterli delil olmadığını açıkladı. Minnesota valisi yağma ve isyan hareketlerini bastırmak için Ulusal Muhafız Birliğini göreve çağırdı.
Bugün Minniapolis te yaşanan ırkçılık ve polis karşıtı gösterilerin 3’üncü günü. Olaylar git gide tırmanıyor. Protestocular pek çok binayı ateşe verdi.
Türkiye'de yaşanan Gezi Parkı olaylarını büyük bir övgü ile günlerce boy boy manşet olarak veren Amerikan basını ise Minniapolis'te yaşanan olayları şimdilik görmezden gelerek sayfalarında yer vermiyor.
Siyasetcafe.com