Merhaba Sevgili okurlar! 
 

Böylesi hazin bir yazıyla başlamak istemesem de içinde bulunduğumuz hafta nedeniyle, herkesçe bilinmesi veya hatırlanması gereken çok önemli bir olaydır HOCALI olayı.

Herkes uyuyor, birazdan elektrikler kesilecek ve dünyayla iletişiminiz kalmayacak!

Mahallenizin etrafı tanklar ve askerlerle çevrildikten sonra kapılarınız tekmelerle kırılacak. Eğer sizin kapınız kırılmadıysa, silah sesleri duyacaksınız. Eşinizin ve çocuğunuzun korku dolu bakışları sizin üzerinizdeyken cesaretinizi toplayıp onları korumaya çalışacaksınız fakat o esnada sizin de kapınız kırılacak. Size kurşun sıkıp ruhunuzu teslim etmenizi bile beklemeden eşinize silahın kabzasıyla vuracaklar, eğer direnirse tekmeyle devam edecekler. Siz ruhunuzu teslim edene kadar çocuğunuzu bıçakla doğramaya başlayacaklar. Umarım eşiniz hamile değildi, fakat eşi hamile olanlarda var elbet. Hamilelerin karınlarını bıçakla yarıp bebeği çıkaracak, evinizin tahta direklerine çivileyecekler. Evde küçük çocuk varsa da, çocuğun gözü önünde annesinin göğsünü kesip çocuğun ağzına verecekler. Sonra çocuğu da öldürecekler...
 

Tüyleriniz ürperdi değil mi? 

Dahası var. 

Zemheri kışın ortasında, evinizde soba yanarken bile üşüdüğünüz bir coğrafyada; gecenin bir yarısında yalın gömlek, çıplak ayak. Kucağınızda çocuğunuz veya yaşlı anneniz, babanız, hamile eşiniz. Silah ve top sesleri arasında çaresizlikten bir ormana sığınabilmek için çoğunluğu komşunuz veya akrabanız olan insan cesetleri arasında soğuk bir dereyi geçmek durumunda kaldığınızı düşünün. 

Sonrasında o gece yaşanan vahşeti: “PEK ÇOK SAVAŞ HİKAYESİ DİNLEDİM, FAŞİSTLERİN ZULMÜNÜ GÖRDÜM, AMA UMARIM HOCALIDA YAPILAN KATLİAMA BİR DAHA KİMSE TANIK OLMAZ!” Fransız gazeteci Jean Yves JUNET bu cümlelerle anlatmıştı. 
 
Rus 366.Tank birliği desteğini alan ermeni çeteciler insanları esir aldığını, sayısı beş binin üzerinde olduğunu düşündüğümüz insanların esir kamplarında tutulduğunu ve 27 Eylül 2020'de başlayıp kırk dört gün süren 2. KARABAĞ 10 Kasım ateşkes mutabakatından sonra esir ermeni askerlerin iadesinin dünya kamuoyunda sürekli gündeme getirilmesine rağmen, yıllardır tutsak olan yaklaşık beş bin Azerbaycan Türkü'nün gündeme getirilmemesine dikkatinizi çekmek istiyorum. 

Ve 

HOCALIYI UNUTMAYIN! 26#02#1992

Diyorum.

KALIN SAĞLICAKLA!.