Tebliğciler yine sahnede! Herkesi kafir ilan ettiler

Tebliğciler yine sahnede! Herkesi kafir ilan ettiler

Ege Bölgesi'nde 'Tebliğciler' grubunun dağıttığı bildiride 23 Nisan ve 29 Ekim'i kutlayanlar kafir olarak tanımlandı.

Ege Bölgesi'nde bir ekip kapı kapı gezerek şeriat çağrısı yapan bir bildiri dağıttı.

"Müslüman olmak neyi gerektirir?" başlıklı iki sayfalık bir bildiri dağıtan bu "tebliğci" grupların dağıttığı bildiride "Türkiye’de 1920’lerden sonra hâkimiyet ve yasak koyma Allah’a değil millete verilmiştir. Türkiye’de şeriat yani Kuran kanunları değil, insanların kendi kafalarından çıkardıkları kanunlar geçerli olmaktadır. Laiklik İslama tamamen ters olan bir küfür sistemidir. Partiler demokrasiye ve laikliğe bağlı kalacaklarına yemin eder. Allah’ın indirdiği hükümlerle hükmetmeyen kâfirdir" açıklamalarına yer verildi.

 

"23 NİSAN, 29 EKİM KUTLAYAN KAFİRDİR"


"Ders kitaplarında Atatürk’ün İslama zıt olarak yaptığı devrimler iyi bir şeymiş gibi gösteriliyor. Şeriatın kaldırıldığı 23 Nisan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutlayanlar kâfirdir" ifadeleri bulunan bildiride şunlar söylendi:

"Bu düşüncede olan devletin askerliğini yapmaya gençler gönderilemez. Yemin törenlerinde şeriata uymayan inkâr niteliğinde sözler söyleniyor. Şeriatı çağdışı görene devletin bekçiliği yaptırılıyor.

İmamlar bunları sizlere anlatamaz. Çünkü onlar maaş karşılığında demokrasi ve laikliği koruyacaklarına yemin eder ve dinden çıkarlar. Bu nedenle bu imamların arkasında kılınacak namaz kabul olmaz."

 

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU


"Fatih Sadri" imzalı bildirilerin daha önce dağıtıldığı Denizli'de bir kişi, bu bildiriyle beraber polise gidip şikayette bulundu. Polisin soruşturma açıp açmadığı şimdilik bilinmiyor.

Bu bildiriyi dağıtanlar ile alakalı açıklamalarda bulunan avukat Ali Derman Güler, "Şeriatçı bildirgeyi dağıtan kişiler, demokrasinin kendilerine tanıdığı hakları ve hürriyeti demokrasiyi ortadan kaldırmak için kullanıyorlar" ifadelerini kullandı.

"Burada tehdit var, baskı rejimi var. Benim fikrim diğer fikirlerden üstündür anlayışı var. Bu zaten demokrasinin en temel ilkelerine aykırı. Hiçbir demokratik rejim kendisini yıkmaya çalışan, temel ilkelerini ortadan kaldırmaya çalışan fikriyatı kabul etmez. Hukuki anlamda yaptırımsız bırakmaz" diyen Güler, "Gezi davasında verilen cezaların bir kısmı Türkiye’deki hükümeti ortadan kaldırma üzerineydi. Bu karar hangi eylem ve fiilden dolayı ceza aldı? Ne buldular, ellerinde silah mı buldular, örgütsel yapı mı buldular? Aynı şeyi burada değerlendirmek gerekiyor" açıklamasını yaptı.

 

100077.jpg

 

Siyasetcafe.com

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.