Tiyatroseverler için 3 yeni oyun

Tiyatroseverler için 3 yeni oyun

Övül-Mustafa Avkıran çifti, 7 yıl aranın ardından Murathan Mungan’ın hikâyesinden oyunlaştırılan ‘Dumrul ile Azrail’ ile yeniden Türkiye ve Avrupa sahnelerinde yer almaya hazırlanıyor

Uzun bir aradan sonra sanatsal üretimlerine yeniden başlamaya karar veren Övül ve Mustafa Avkıran çifti, 2020 yılı ile birlikte çalışmalarını MoMoAcT adı altında sürdürüyor. Berlin merkezli, disiplinlerarası bir sanat üretim inisiyatifi olan MoMoAcT, faaliyetlerini Berlin ve İstanbul başta olmak üzere Avrupa’nın farklı şehirlerinde dolaşıma sokmayı hedefliyor. MoMoAcT, ‘Dumrul ile Azrail’, ‘Ashura’ ve ‘Son Ferman’ adlı üç müziktiyatro ile mart ayından itibaren Türkiye ve Avrupa’da tiyatroseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.

 

 

 

 

Murathan Mungan’ın hikâyesinden, Mustafa Avkıran’ın oyunlaştırdığı 20 yıl sonra yeniden sahnelenecek olan ‘Dumrul ile Azrail’, kaynağını Dede Korkut’un ‘Deli Dumrul’ hikâyesinden alır. Mitler, söylenceler, masallar, hikâyeler dinleyenlerine farklı kapılar açan, onları yaşam yollarındaki türlü mücadeleler, türlü karşılaşmalarla yüzleştiren, bu yüzden de tükenmeyen kaynaklardır. Zamanlarının ötesinde işlev görürler. Anlatmanın yegâne öğelerinden biri olan yeniden söyleme ise, bu kaynaklardaki bilgileri geçmişten bugüne taşır.

 

YILLAR SONRA DUMRUL İLE AZRAİL BULUŞMASI

 

Eski ve yeni hikâye anlatıcılarını bir araya getiren ve 20 yıl sonra şimdi yeniden söylenen ‘Dumrul ile Azrail’ bu bağlantıya yeni bir boyut katar. ‘Dumrul ile Azrail’, yeni sanatçı kadrosu ve yeni sahneleme anlayışıyla bellek, anlatı, yaşam, ölüm, aşk tanımlarının izini sürüyor. Hayat üzerine konuşmak istiyor.

 

Övül ve Mustafa Avkıran’ın birlikte yönettikleri ‘Dumrul ile Azrail’de Ahmet Rıfat Şungar, Bidar, Mustafa Avkıran, Orhan Topçuoğlu, Övül Avkıran ve Selçuk Artut rol alıyor.

 

 

ASHURA İLE BAMBAŞKA BİR BOYUT

 

İlk olarak 2004 yılında sahnelenen ve seyirciler, eleştirmenler tarafından olağanüstü bir ilgiyle karşılan ‘Ashura’, Anadolu toprakları üzerinde ‘homojen’ bir toplum yaratma adına oradan oraya savrulan, zorunlu olarak göç ettirilen insanları, dilleri, dinleri, sürgünlerin göç yollarını, göç yollarında 12 dilde söylenen şarkılarla anlatıyor. Üç büyük dinde pek çok karşılığı olan ‘aşura’, hicri yıl takvimine göre Muharrem ayının onuncu günüdür.

 

Övül ve Mustafa Avkıran’ın birlikte yönettikleri ‘Ashura’da Çağlayan Çetin, Kamucan Yalçın, Mustafa Avkıran, Nebi, Nuri Harun Ateş, Ömer Avcı, Övül Avkıran, Selahattin Yazıcıoğlu, Selçuk Artut ve Sema Moritz rol alıyor.

 

 EZİDİLERİN ZORLU YAŞAMLARI

 

‘Son Ferman’, 3 Ağustos 2014 tarihinde başlayan, yaşadığı topraklardan sürülen, öldürülen, kaçırılan, satılan Ezidi halkının, o halkın kadınlarının; yaşadıkları, ait oldukları topraklarda ve o topraklardan çok uzaklarda öldürülmek üzere çıktıkları son yolculukta kendileriyle ve birbirleriyle konuşmaları olarak biçimleniyor.

 

Şirin Aktemur’un yazdığı, Övül ve Mustafa Avkıran’ın birlikte yönettikleri ‘Son Ferman’da Övül Avkıran, Kamucan Yalçın ve Özge Metin rol alıyor.

 

siyasetcafe.com

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.