Selçuk DÜZGÜN

Selçuk DÜZGÜN

ABD'nin Keşfi!

ABD'nin Keşfi!

ABD`nin Keşfi!

 

Sosyoloji profesörü James W. Loewen, 1995 yılında yayınlanan `Öğretmenimin Bana Söylediği Yalanlar`  adlı kitabında, ABD okullarında yaygın olarak okutulan 12 ders kitabının içerik analizini yapar.

 

Kitap, tarihe yönelik subjektif algıları eleştirir. İnsanların onbinlerce yıldır zaten yaşamakta oldukları bir kara parçasını bulmaya keşif denemeyeceğini, dolayısıyla Kolomb’un ABD’nin ilk değil son kaşifi olduğunu izah eder.

 

Cumhurbaşkanı `ABD`yi Müslümanlar Keşfettik` dedi, kıyamet koptu!

 

Bence haklı!

 

Zira tarihi olgulara, dönemin bilim adamlarına baktıkça müslümanları ABD`yi keşfinin Avrupalılardan daha önce olduğu hakikattir.

 

Avrupa ortaçağ karanlığı yaşarken Türkler`in önderliğindeki müslüman dünyası bu keşfe daha yakın, daha muktadirdir.

 

Ama buna `keşif ` demek ne derece doğrudur?  Ona bakmak gerekir.

 

1451 ile 1506 yılları arasında yaşamış olan ve hiç bir denizcilik deneyimi olmayan Kristof Kolomb nasıl olmuşsa kıtaları keşfetmiş!...

 

Oysa ABD`de yazıtlara, buluntularına bakılırsa  insanlık kalıntılarının orada 70`bin yıl öteye gittiği görülmektedir.

 

Afrikadan  çıkarak Bering Boğazını aşan insanlık demek ki, ABD kara parçasını 1492 tarihinden en asırlar öncesine  keşfetmiş durumdadır.

 

İnsanlık tarihinin en önemli evrelerinden birisi de, Türklerin atı evcilleştirerek  yaptığı Kavimler göçüdür.

 

350-800 yılları arasında Avrupa'ya yapılan şiddetli insan göçü olarak tanımlanan bu tarihi vaka  aslında  dört bir kola savrulmuştur.

 

Bu savrulma ile neden  Benin boğazını aşılmasınlar ki?

 

1452 yılından 350`lı  yıllara kadar giderseniz  ABD`nin `keşfinin` ilanının ne kadar geçiktiğini daha iyi anlarsınız.

 

Demek ki sizin ister müslümanlar, ister hıristiyanlar plamiği ile  oluşturduğunuz `Kim keşfetti ` tartışmasın hiç bir bilimsel temeli yok.

 

Zira `keşif ` denilen şey insan buluşlarına  ait bir terimdir.

 

Bir insan başka bir insanın olduğu yere gitmeyi nasıl keşif kabul eder?

 

Eğer bu keşifse tam tersi demek ki, oradaki insanlar da Avrupayı, Asya`yı keşfetmiş oldular.

 

Ama onlardan kimse gelip bu coğrafyalara yerleşmek istemediler.

 

Demek ki buna keşif değil, kendi tarafında bakış açısı ile  yeni yerlerin bulunuşu ve istilası demek lazımdır.

 

`Kim keşfetti`den  ziyade üzerinde durulması gereken şey ise  bu buluşun sonuçlarıdır;

 

-ABD`nin keşfi Ortaçağ Avrupa karanlığının sona ermesinin başlangıcıdır.

 

-ABD`yi Avrupada Kilise rejiminden  kaçan bilim adamları kurmuştur. Bu yüzden ABD`nin kuruluş temelleri çok güclüdür ve  bugün dünyanın jandarması durumundadır.

 

-Yeni kıtaları avrupa ülkelerinin sahiplenmesi ile Türk ve Müslümanların elinde bulunan ticaret yolları gücünü kaybetmiş ve Osmanlı`nın yıkılış süreci başlamıştır.

 

Öyle ise; `biz keşfettik` sloganından ziyade, işin sonuçlarına ve bugün o kıtanın sahiplerine  bakmak gerekir.

 

Bu keşif dedikleri şey sonuçta,  büyük  zulümler ve soykırımlar da  getirmiştir.

 

1500`lü yıllardan kıtanın gerçek sahiplerinin  katliamına yol açmış ve bir ırkın neredeyse yok olmasını sağlamıştır.

 

Demek ki, burada üzerinde durulması gerek asıl  şey keşiften ziyade keşfedilen yerlerde  yapılan zulümlerdir.

 

Yeni uyananlara hatırlatalım;ABD`nin gerçek sahibi Kızılderili dediğimiz ve kültürleri  Türk`ün en eski töresi şamanizme dayanan Türklerdir.

 

Yani, ABD`yi hiç kimse keşfetmedi, orada insanlık vardı ve o insanların kültürel temelleri Türk olduklarına işarettir.

 

Son söz;

 

ABD`nin başına bir Kızılderili gelmediği sürecede kimse bana gereksiz sohbetler açmasın, hakikatten bahsetmesin....

 

vesselam 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Selçuk DÜZGÜN Arşivi