Selçuk DÜZGÜN

Selçuk DÜZGÜN

Barış pınarı harekatı ve kurdun ölümü!

Barış pınarı harekatı ve kurdun ölümü!

Kendine `soylu` diyen bir avuç soysuz birlikte dağlarda kurt avına çıkarlar. 

Vakit gecedir.

Issız bir Ay aydınlığı vardır. 

Alevlenmiş gibi yanan  Ayın üzerinden bulutlar geçmektedir.

 Kara ormanlar ufuğa dek dayanmakta, avcılar tüfekleri ile birlikte art arda yürümektedirler. 

Bir ara, avcıların en deneyimlisi yerde taze pençe izleri görür. 

Bu izler, oradan az önce geçmiş olan iki kurt ile iki yavrusunun izleridir. 

Avcılar bıçaklarını hazırlarlar, tüfeklerinin parıltılarını saklarlar.

 O arada üç avcı durur. 

Karşılarında alev saçan gözleri ile bir kurt durmaktadır. Biraz ötede, kurdun yavruları sessiz sessiz oynamaktadırlar. 

Kurdun dişisi tehlike karsısında dimdik durmaktadır.
Erkek kurt, bütün kaçış yollarının kapalı olduğunu anlar. Ön pençelerini kumlu toprağa saplayarak çömelir ve avcıların köpeklerinin en iri ve saldırgan olanına saldırır. Köpeğin gırtlağına dişlerini geçirir ve bırakmaz. 

Avcılar üst üste ateş ederler, erkek kurdun gövdesini delik deşik ederler, bıçaklamadık yerini bırakmazlar; ama kurt, köpeğin gırtlağındaki dişlerini biraz olsun gevşetmez. Sonunda da köpeği gebertir.

Erkek kurt çömelmiş, gövdesine saplı bıçaklarla avcılara bakmaktadır. Avcılar ellerinde tüfeklerle çevresini sarmıştır. 

Kurt, ağzından akan kanları dili ile yalayarak avcılara son bir kez bakar. 

Sonunda gözlerini kapar ve ses çıkarmadan son soluğunu verir.
Dişi kurt ile yavrular ise kaçıp kurtulmuşlardır.
Erkek kurt ölmeden önceki son bakışlarında belli ki avcılara şunu demek istemiştir.

 

"İnlemek, ağlamak, yalvarmak; bunların hepsi onur kırıcıdır. Alın yazının seni sürüklediği yolda, uzun ve ağır görevini yerine getir. Sonra da benim gibi ses çıkarmaksızın acı çek ve öl. Ama başın dimdik, özgürce ve yiğitçe!"

 

Buradaki KURT AİLESİ Türkiye`dir.

Ava çıkan `soylular`  Batı ve ABD`dir.

Av köpekleri ypg-pkk-pyd ve uzantılarıdır.

 

Avcılar bizi modern silahları, iç işbirlikçileri ve açlık ile tehdit etmektedirler.

 

İnlemeyeceğiz, ağlamayacağız, yalvarmayacağız, onurumuzu ayakların altına almayacağız. 

Atalarımızdan aldığımız ruhu, evlatlarımız aktaracağız. 

Ses çıkarmadan kahramanca bir öleceğiz, bin dirileceğiz. 

Anlımız ak, baçımız dim dik , yiğitçe….

 

Köpeklere taktığımız dişlerimizle sonsuza dek hürriyeti uluyacağız.

Sıkışınca `Savaşa hayır` diye yalvaranlara gerçek barışı göstereceğiz.

Galip gelince mazlumların gezlerinden akan o mutluluk pınarları BARIŞIN ta kendisi olacak.

Belki öleceğiz ama asla yenilmeyeceğiz.

 

Ne diyordu şair;

Şu kopan fırtına Türk ordusudur yâ Rabbi.
Senin uğrunda ölen ordu budur yâ Rabbi.
Tâ ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmın,

Galib et, çünkü bu son ordusudur İslâm'ın..

 

Yolun açık olsun ulu Türk Ordusu.

Bütün mazlumlar için Allah sana güç versin.

Hainlerin başları ayaklarının önüne düşsün.

Gazan mübarek olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Selçuk DÜZGÜN Arşivi