CHP'de yenilginin mimarları 10 Aralıkçılar mı?

CHP'de yenilginin mimarları 10 Aralıkçılar mı?

CHP seçimi kaybetti, Parti içindeki tartışma devam ederken gözler 10 Aralıkçılar olurak bilinen gruba çevrildi. Peki kim bu 10 Aralıkçılar?

Bundan 18 yıl önce… 

Tarih, mart 2005…

Burhan Şenatalar, Fuat Keyman, o dönem DİSK Genel Başkanı  olan Süleyman Çelebi‘nin de aralarında olduğu bir toplantı yapılıyor.

Toplantıyı düzenleyenler kendilerine “10 Aralık Hareketi” adını veriyor.

“Yeni Anayasa” teklifi bile hazırlıyorlar.

Taslağı hazırlayanlar arasında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun milletvekili yaptığı İbrahim Kaboğlu'da var.

Hareketin içerisindeki bir diğer isim de CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu...

10 Aralıkçıların “Anayasası” “Türk” sözcüğüne karşıydı. 10 Aralıkçılara göre tanım “Türkiye yurttaşı” olmalıydı. Hareketin amacı CHP’ye alternatif yeni bir ”sol” birliktelikti. Ancak CHP 2007  seçimlerinde  DSP’li 13 Milletvekiline listesinden yer verince bu çalışmada yarım kaldı. 

Çıkış sonrası ilk toplantının 10 Aralık tarihinde yapılmasıyla hareket ‘’10 Aralık Hareketi’’ olarak adlandırılıyor.

10 Aralıklıların temsil ettikleri siyasi anlayış ise Avrupa Birliği’ni önemseyen Batı ile uyumlu bir ‘’liberal-sol’’ oluşumdu.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın FETÖ’nün kaset kumpasıyla istifa ettirilmesinden sonra yaşanan süreçle 10 Aralık Hareketi de çalışmalarını durdurdu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı üstlenmesiyle yeni bir parti kurma fikrinden vazgeçen hareket CHP içinde yer almaya başladı. 

31 Ekim 2018 günü “CHP’ye 'AKP ayarı'" başlıklı yazısında Soner Yalçın, 10 Aralık Hareketi’nin Anayasa’da istedikleri değişiklikleri yazdı. 

Taslağa göre, “Başlangıç kısmı, herhangi bir kişi, kurum ya da değere kutsallık atfetme ya da meşruiyet kazandırma kaygısı taşımaktan uzak (…) içeriğe sahip olmalıdır.”


Anayasa'daki “genel esaslar” bölümünde ise şu değişikliği öneriyorlardı:


“Ulusal ve ulusal-üstü hukuk ilişkisi açıkça düzenlenerek, hukuk devleti, hukukun üstünlüğü boyutuyla pekiştirilmeli. Böylece hukuk devleti, iç barışa katkısı yanında; ‘ulus-devlet'in milliyetçi saplantılardan sıyrılarak yeniden yorumlanmasını sağlayan bir çatı olarak tasarlanmalı.

Anayasal yurttaşlık bilinci yerleştirilmelidir. Böylece, ‘ortak kimlik belgesi' olarak algılanması, anayasal yurtseverlik bilincinin gelişimini de besleyebilir. Bu yönde, hak ve özgürlüklerin muhatabı bakımından; sadece yurttaşlara tanınan siyasal haklarda Türk yerine yurttaş denilebilir. Siyasal haklar bakımından, 'Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığı', kapsayıcı ve farklılıklara olanak tanıyıcı kimlik olarak tasarlanmalı…”

 

Soner Yalçın yazısında şöyle devam ediyordu:

 

“10 Aralık Hareketi hazırladığı Anayasa metninin 'yürütme' konusuna önerisi şuydu:

 

En önemli sorunlardan biri de, merkezi otorite ile yerinden yönetimler arasındaki ilişkilerin yeniden yapılandırılması sorunudur. (…) Şöyle ki; bölgeli veya federal devletlerde bölgeler ve federe devletler kendi yasalarına ve anayasalarına sahip olduğu için, ülke öğesine ilişkin düzenlemeler de öne çıkmaktadır. Buna karşılık, bizim gibi üniter devletlerde ülkenin, dolayısıyla çevre ve doğa ile kültürel varlıkların korunması birkaç anayasal hükümle sınırlı kalmaktadır. Bu nedenle, yeni bir anayasada, aşırı merkezi yapıdan uzaklaşılması ölçüsünde hem Türkiye'nin yönetimi rasyonelleşir: bir yandan kamu hizmetlerinin etkililiği artar; öte yandan merkezi siyasal otoriteyi dengeleyici mekanizmalar oluşturulmuş olur…”

Meselenin özü buydu. 10 Aralık Hareketi, “Federatif yapı” öneriyordu.

 

10 Aralık Hareketi'nin sözcüsü, FETÖ gazetesi Taraf'ın köşe yazarı Halil Berktay'a gönderdiği 2010 yılı başındaki açıklamasında şöyle diyordu:

 

"'Atatürk tartışılamaz' diye son derece saçma bir görüşüm hiçbir zaman olmadı…" Açıklamayı Berktay'a ulaştıran “10 Aralık Hareketi Yürütme Kurulu adına”, şimdi örgütlerden sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı’ydı!

 

KUŞATMA

 

Soner Yalçın’ın yazısıyla devam edelim.

"10 Aralık Hareketi bugün CHP yönetimini ele geçirmiştir. 10 Aralık Hareketi, bugün CHP’de en güçlü, en etkin gruptur. 'Yeni partiden' vazgeçtiler ama 'yeni siyaset anlayışından' vazgeçmiş değiller!

Parti kamuoyunun bütün ilgisi, bütün seçim dönemlerinde yaşandığı gibi kimin aday olduğu, olacağı üzerine yoğunlaşmış durumda. Oysa CHP’deki bütün grupların gündemi 31 Mart sonrasına göre planlanıyor. Aday belirleme ve ittifak gibi CHP açısından son derece netameli konularda, sanki gizli bir güç yetkili karar organlar adına partiye istikamet veriyor. Kılıçdaroğlu’nu ‘bile bile lades’e zorluyor ve el altından 31 Mart sonrası Kılıçdaroğlu’suz ‘Yepyeni CHP’ hazırlanıyor.”

 

HANGİ CHP?

 

Burada Soner Yalçın’a ara verip CHP içindeki dağılıma bakalım. CHP içinde oluşumlar birçok farklı oluşum olmakla beraber temelde 3 ana grup ekseninde toplanıyor. 10 Aralık oluşumu içinde olanlar bunlar ‘’çağdaş sol’’ çıkışıyla CHP’nin genlerinde oynamayla ‘’libera-sol’’ söylemleri gerçekleştirenler. Atatürk yerine Mustafa Kemal söylemleri… 2. Grup Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na bağlı olan grup varlıkları genel başkan çevresinde devam eden grup… Kemal Kılıçdaroğlu ile Türkiye’yi kapsayacak bir oluşum hedefi.  3. Grup ise diğer grupların oluşumu yerine CHP içinde yetişme ortada kalan genç yüzlerden oluşan grup!

 

10 ARALIK’TAN CHP’YE

 

10 Aralık Hareketi içinde bir dönem yer alan isimler daha sonradan CHP’de görev almaya başladılar. Toplantılara öncülük eden DİSK Genel Başkanı CHP’de 24 . Dönem milletvekili olarak görev yaptı. Diğer bir isim olan Burhan Şenatalar, 18 Temmuz 2012 tarihi itibarıyla CHP Bilim Yönetim ve Kültür Platformu kontenjanından Parti Meclisi üyeliğine seçilmişti. 28. Dönem milletvekili CHP Parti Örgütü  ve Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı… Diğer bir isim 10 Aralık Hareketi “Yeni Anayasa” taslağı hazırlayan,  27. Dönem milletvekili  Prof. İbrahim Kaboğlu'ydu. 10 Aralık Hareketi içerisinde CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Selin Sayek Böke ve Onursal Adıgüzel‘in de yer aldığı biliniyor. 

2023 seçimleri sonrası ikitıdar olma hedefiyle yola çıkan CHP bir kez daha yenilgi aldı. Partiden farklı sesler önümüzdeki günlerde yol haritasını daha belirginleştirecektir. Yeni lider, yeni bir oluşum mu? Yoksa 10 Aralıkçılarla devam mı? 


Siyasetcafe.com

 

Kaynak:Odatv

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.