İnsanın doğası gereği kandırılmaya yatkındır. Siz hiç kandırıldınız mı ve kandırılmaya alıştınız mı?

Kendimden cevap vereyim beş yaşından beri kandırılıyorum. 2002 yılına tekabül ediyor. 

Bu konuyu, Psikolog bir arkadaşıma sormak istedim, bana saatlerce “kandırılmaya alışmak” konusunu anlatıp durdu. 

Özet geçeyim, “kandırılmaya alışan” insanlara halk dilinde “enayi” diyorlar.

Ben enayi yerine konulmaktan sıkıldım artık. 

Ülkemizin dış politikasında sürekli 180 derece değişmesine, “diplomasi” yakıştırılması yapılmasından sıkıldığım gibi. 

Sürekli yetkililerin açıklamalarının tersi uygulamalarından da sıkıldım.

Örneğin, “Al papazı ver papazı” çıkışında olduğu gibi. 

“Terör devleti İsrail” den sonra kucaklaşarak poz verilmesi gibi. 

Cemal Kaşıkçı dosyasının, Arabistan’a verilmesi gibi.

15 Temmuz Darbe girişimini finanse eden BAE veliahdını resmi törenle karşılamamız gibi. 

Alıştık artık canım, ne derlerse tam tersi oluyor. Enayi yerine konulmaya alıştık. 

Ama hep bir umut var içimde. Eminim sizde de vardır o umut. 

Bir umut KPSS’ye girdim bu sene. Meğer sorular “çalınmış!” Devlet çalıştıracağı adamları liyakate göre seçmiyormuş. Kandırılmışız. 

Kandırıldık deyince aklıma Şanlıurfa’da geçen bir olay geldi aklıma.

Şanlıurfa’nın bir ilçesinde seçim günü gelir;

Halk mevcut başkana; “biz seni seçmeyeceğiz, halka hiçbir hizmetin olmadı, biz karşındaki adaya oy vereceğiz” derler. 

Mevcut başkan; “olur mu hizmet ettim, hakkımı yiyorsunuz” der. Ve devam eder.

“Bakın ilk seçildiğim dönem, kendime çalıştım. İkinci dönem, dostuma akrabama, üçüncü dönem ise partime çalıştım. Şimdi beni seçerseniz, sıra halk için çalışmaya geldi” der. Yine ekler. 

“Ama siz bu seçimde karşımdaki adayı desteklerseniz, siz sıra dört dönem sonra gelir” beni destekleyin ki hizmeti hemen alasınız. 

Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yermiş. Seçim zamanı “Kandırılmayın.” 

Patronda, reiste, başkanda sizsiniz. Siz ne derseniz o olur. Yeter ki “kandırılmaya alışmayın”.

Ha! “durmak yok, kandırılmaya devam” diyorsanız diyecek bir şey yok!