Sosyal Medyada linç edilen Hülya Koçyiğit "Emekliler Devlet'e yüktür dedi mi demedi mi?

Hülya Koçyiğit‘in, 'Emekliler devlete yüktür' şeklinde bir açıklama yaptığı iddia edildi ve bugün Twitter’da TT (Trend Topic) oldu. Koçyiğit ise, Habertürk’ten Mehmet Çalışkan’a konuşarak bu iddiaların doğru olmadığını söyleyerek “Emekliler devlete yüktür, şeklinde bir ifadem kesinlikle olmamıştır. Ben de emekliyim” şeklinde açıklama yaptı.

Hülya Koçyiğit sabah saatlerinden beri adına açılan hashtag’lerle çok ağır eleştirilere ve hakaretlere maruz kalırken bazı kesimler de Koçyiğit’in böyle bir cümle kuramayacağını iddia etmişti.

Şimdi karışan kafalarda hep aynı soru var; Hülya Koçyiğit böyle bir cümle kurdu mu kurmadı mı?

Hülya Koçyiğit kimdir?

Hülya Koçyiğit, 12 Aralık 1947 tarihinde İstanbul'un Üsküdar ilçesinde dünyaya geldi. Beş yaşındayken okula gitmek isteyen Koçyiğit, yaşı sebebiyle okula başlayamasa da açılan yaş büyütme davası ile beş yaşında ilk okula başlamıştır.

Öğrenciyken sınıfta şarkı söyleyerek ve dans ederek öğretmeninin dikkatini çeker ve müzik öğretmeni annesini yönlendirmeye başlar.

Ankara Devlet Konservatuarı'nda bale bölümünün sınavla öğrenci alacağını öğrenen Koçyiğit, dokuz öğrencinin seçildiği sınavda yer almıştır. Sınavı kazanan Koçyiğit, Ankara'da kalmaya başlamıştır. Üçüncü ders yılı esnasında Ankara'ya gitmeyen Hülya Koçyiğit'e babası tarafından da Ankara'ya gitme izni çıkmayınca İstanbul'da Atatürk Kız Lisesi'nde eğitim görmeye başlar.

İstanbul'da bir yandan İstanbul Şehir Tiyatroları'na, bir yandan da okula giden Koçyiğit, aynı zamanda bale dersleri de almaktadır. Yeni okulunda her gün gösteriler düzenlenmesiyle birlikte her gösteride de rol alan Koçyiğit'in namını Muhsin Ertuğrul duyar. Şehit tiyatrolarının genel yönetmenine Koçyiğit'ten bahseden Muhsin Ertuğrul, daha iyi eğitim alması için annesine Ankara Devlet Konservatuarı'nı önermiştir ve böylece Koçyiğit yeniden Ankara'ya dönmüştür.

Ankara Devlet Konservatuarı'nda okuduğu esnada iki kız kardeşi de İstanbul Şehir Tiyatroları'nda rol almaktadır. Kız kardeşi Nilüfer'i beğenen bir yönetmen, filmde oynaması için kardeşine teklif götürmüş ve kardeşi de teklifi kabul ederek bir filmde rol almıştır.

O dönemlerde oldukça popüler olan Ses dergisinin düzenlediği bir yarışmaya katılan Hülya Koçyiğit, ilk elemeleri geçse de ikinci elemelerde Ajda Pekkan birinci olmuş ve Koçyiğit ikinci olmuştur.

Koçyiğit, yarışmanın ardından bir film çekimi için Bademler Köyü'ne gitmiş ve rolüne çalışan Koçyiğit, köy kıyafetleri ve eşarp ile rolüne adapte olmuştur.

Filmin çekimleri iki ay sürmüştür ve son sahneler ise İstanbul'da çekilecektir. Koçyiğit eve dönünce okul hazırlıklarına başlayacak ama diğer şirketlerde anlaşma imzalamıştır. Oyunculuk ve okul arasında kalmıştır. Babası ile birlikte uzunca konuşmuş. Okula gitmeleri hep ertelenmiştir. Sınıf arkadaşlarından olan Salih Güney eve gelip, Koçyiğit okulu bırakmaması konusunda babasını ikna etmeye çalışıyor. Okuldan eve derslere başlandığı ve Koçyiğit'in bir an önce okula dönmesi için haber yollanıyor. Koçyiğit okula gitmek istiyor, fakat çok yoğun olduğunda dolayı, bir seçim yapması isteniyor ve Koçyiğit de Yeşilçam'ı seçiyor. Susuz Yaz filminin ardından, Basının büyük ilgisiyle karşılaşmıştır. Film dönemin büyük filmlerinden olmuş ve yurt dışındaki festivallere gönderilmiştir. "Yeni bir yıldız doğuyor." başlığı altında birçok film teklifi gelmiş ve oyunculuk kariyeri başlamıştır.

Hülya Koçyiğit, Yeşilçam'ın unutulmaz isimleri arasına girmiş ve birçok filmde rol alarak hafızalara kazınmıştır. 1968'de o dönem Fenerbahçe'de futbol oynayan Selim Soydan ile evlenmiştir.

Siyasetcafe.com