Selçuk DÜZGÜN

Selçuk DÜZGÜN

Ya İstiklal Marşının 10 Kıtası Bestelenseydi?

Ya İstiklal Marşının 10 Kıtası Bestelenseydi?

Ya İstiklal Marşının 10 Kıtası Bestelenseydi?


Türkiye`de bir jenerasyonun idolü olmuş, romanları yok satmış sözüm ona bir   muhafazakar yazar Emine Şenlikoğlu İstiklal marşı için şu cümleleri kullandı, “Ya şu İstiklal Marşı’nda saygı duruşunda durmak hiç hoşuma gitmiyor, zaten bestesi bir tuhaf, yetmezmiş gibi bir de ayakta dur, ne bu ya?Zaten herkes mecburiyette duruyor.. Saygı göstermek için illa ayakta mı durmak lazım.Ben de severim ama o beste ne, duruş ne. Oturduğumuz yerden dinlesek ne var? O saygı dinsizlerin çıkardığı bir şey, kime saygı duruşunda bulunuyoruz öyle yaparak, bana onu söyle canım,ben anlayamıyorum”


Peşinen ve  sert  söyleyeyim ki, eğer İstiklal Marşında ayağa kalkıp, saygı duruşunda bulunmak dindizlerin işi veya ayağa kalkanlar dinsizse ey Şenlikoğlu `Senin dinin sana,  benim dinim bana` ve ne olur dokunma sevdama.


Şenlikoğlu`nun şahsını hedef alarak vermek istediğim mesajı küçültmek istemiyorum.


Ama şunun altını çizmeliyim; bazıları ona İSLAMCI diyor!

 

Ben demiyorum ve diyenleri de tefekküre çağırıyorum. İyi düşünsünler.


Hem bilinmelidir ki,  İSLAM gibi insanlığın hakikate erme  meselesinin sonuna `cı` eki getirilerek İSLAMİ referansla şahısları kutsamanın  vebali çok ağırdır.


Varsa biraz bizim de tasavufi tefekkürümüz bunu böyle bilir, böyle deriz.


İnanın bana şimdi ben Şenlikoğlu`na katılmadığım bir fikrinden dolayı eleştiri yapıyorumya, dinimizi engisizyon mahkemeleri haline getiren  ortaçağ zangoçları beni `İSLAM DÜŞMAN`  ilan edebilirler.

 

Ve bunude çok kolay yapabilirler.


Yinede ülkemizin geldiği fikir fukaralığına dikkat çekmem için dokunmam gereken konu şu; muhafazakarlık dediğiniz şey buysa eğer inanın bana siz binlerce masum müminin, müslümanın, vatanseverin günahını üzerinizde taşıyorsunuz.


Geçmişte Türkiye`yi yönetenlerin aptalca başörtüsü kavgası, takıntısı  yüzünden sizi yıldız yapan insanlar, sizden yansıyan ışığında acı bir versiyonu  ile  bu sözlerinizle maalesef yüzleşmektedir.


`Hakkıdır Hakk`a tapan milletimin istiklal`  diyen o kutsal marşta ki, istiklalin ne demek olduğunu bilmeyen sizin  içinizdeki geflet  sesleri bile,  yine o istiklalin bahşettiği özgürlükle dile gelmektedir.


İstiklal marşının bestesi tuhafmış!

 

Biz o marşın bestesine mi ayağa kalkıyor, huşuya geliyoruz zannediyorsuuz?!...

 

Demek ki, sizin derdiniz başka!

 

Zira ;güftesinden rahatsız olmayanın bestesinide anlamasıda zordur.


Mesala sizin  önceki genleriniz `MANDA HİMAYEYİ`  çıkış yolu görürken `KORKMA` diye başlayan o marştaki `EN SON OCAK`ın temsilcileri  sizin aksinize marş okunurken ayağa kalkıp çakı gibi dikilmeyi, nefesinin son tonuna kadar `ÇATMA KURBAN OLAYIM ÇEHRENİ EY NAZLI HİLAL` demeyi kendilerine namus sayarlar.


Sayın Şenlikoğlu şunu bilmez mi  ki, dünyanın her yerinde milletler istiklal marşları ile var olurlar.

Tıpkı vatan gibi, bayrak gibi en önemli senboldür istiklal marşı.


Ve inanın şahadet ederim ki, bizim marşımız kadar asil, milletinin kanları ile sulanmış, istiklalinin  özeti olan bir marş yoktur.


Var diyenin soyu kurusun.


Varlık sebebi kızıldereli katliamı olan, hayatta kalma sebebi gayri safi milli hasılası ile doğru orantıda olan ABD`de bile marş denince herkes ayağa kalkar, saygı duruşunda bulunur.


Her karış toprağı şehit kanı ile sulanmış bu vatanın hürriyet senbolüne  saygı duymak için  2 dakika ayağa kalkıp, sağ elini sol  kafesine koyarak ecdada minnet duymak okadar mı zor?


Yoksa siz halen, BASTIĞINIZ  YERLERİ TOPRAK MI sanıyorsunuz?

 

Yerçekimi sizin sürenizi bitirdiğinde oranın toprak olmadığını iyi anlayacaksınız.

 

Zira; bizim yer yüzündeki istiklalimize sadakatimizin göstergesi saygı durşumuz, yerin altındakilere vefa borcumuzdur.


İsterseniz kısaca size mecburiyetten değil de  seve seve  neden biz o marşta ayağa kalkar ve huşuya geliriz özetleyeyim;


- 'Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,

 

 Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.`diyen o imanı tazelemek için…


-“Medeniyet” denilen  tek dişi kalmış canavara karşı, yurdumuzu alçaklara uğratmamayı  yüreğimize daha sağlam kazımak için…


-`Kim bu cennet vatanın uğruna feda olur?` denildiğinde şüheda gibi topraktan fışkırmaya hazırız demek için…


-Değdirmediği için  mabedimin göğsüne namahrem elini, susturmadığı için dinimin temeli ezanları   şahadet şerbeti içen vatan evlatlarına minnet borcumu göstermek için….

 

-Saygı duruşuna seve seve geçeriz ; belki birgün bizimde   yükselerek arşa değer başımız diye…

 

-Şafaklar gibi dalgalan o şanlı hilalin gölgesinde dim dik durmak bize guru verir, onur verir…


Biz kurban oluruz istiklal marşımıza, saatlerce ayakta durmayı; yağmur,  çamur demeden kendimize fazilet sayarız …

 

Biliriz ki;

 

Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımızın  hürriyeti;

Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimizin istiklali.

 

Sayın Şenlikoğlu`na  son söz; Şunu bilin ki, sadece hayvanların huzurunda saygı duruşuna geçeceği bir istiklal  marşları yoktur.


Ve düşünüyorum ki, ya marşımızın 10 kıtası bestelenseydi Şenlikoğlu`nun  durumu ne olurdu, kalemi ne yazarı  acaba?...  vesselam .


Selçuk DÜZGÜN

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Selçuk DÜZGÜN Arşivi