ABD'nin tahliye edin dediği Kavala'ya Nagehan sahip çıktı! Osman kavala kimdir?

ABD'nin tahliye edin dediği Kavala'ya Nagehan sahip çıktı! Osman kavala kimdir?

Avrupa Komisyonu üyelerinden Amerikalı gazetecilere herkesin serbest bırakılması için seferber olduğu Osman Kavala için Nagehan Alçı'da seferber oldu.

Geçtiğimiz yıllarda İstanbul’da gerçekleşen, Gezi olaylarının finansörlerinden biri olan Osman Kavala’nın, bölücü terör örgütü PKK’ya insan kaynağı sağlayan ve yönetimi tamamen örgütün elindeki Mahmur Kampı’na yardım ettiği belge ortaya çıkmıştı.

‘Gezi olaylarını finanse etmek’ ve ‘Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini engellemeye teşebbüs’ suçlarından yargılanan Osman Kavala’nın, PKK’ya olan yardımını, güvenlik güçlerine teslim olan teröristlerin ifadeleri ortaya çıkardı.

Teslim olan teröristlerden Z.İ., kampların ihtiyaçlarının Türkiye’deki bazı iş adamları tarafından da karşılandığını ifade ederek, “Bu kişilerden birisi de Osman Kavala’ydı. Kavala’ya ihtiyaçları bildiren evrak, kurye tarafından adresine elden teslim edildi. Kampın jeneratör ihtiyacı için de kurye ile talepte bulunuldu ama o tarihte Osman Kavala tutuklu olduğu için teslimat yapamadı” diye konuştu. 

osman-kavala.jpg

 

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN UYARMIŞTI

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı açıklamada Mahmur’a dikkat çekerek, “Mahmur çok önemli, Birleşmiş Milletler’in Mahmur meselesini de halletmesi gerek. Mahmur bir kuluçka yuvasıdır. Ban Ki Moon ile bi konuları çok konuştum. Bu meselenin çözülmemesi halinde vururuz. Kandil nereden besleniyor sanıyorsunuz? Mahmur’dan” açıklamasını yapmıştı.

 

'KAVALA'YI HEMEN BIRAKIN'

 

Avrupa Birliği Konseyi bünyesindeki Avrupa Delegasyonu Gezi davasını yakından takip ettiklerini bildirdi ve Osman Kavala'nın serbest bırakılması çağrısında bulundu.

"AB Delegasyonu'nun Türkiye'de insan hakları hakkındaki açıklaması" başlıklı dört maddelik yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı: 

" 1- Avrupa Birliği 2013'teki Gezi Parkı protestolarına olan bağlarından dolayı 16 sivil toplum temsilcisine karşı yürütülen davayı yakından takip ediyor. Bu isimlerin arasında birçok sivil toplum aktivistinin yanısıra Kasım 2017 ve Kasım 2018'den bu yana tutuklu bulunan insan hakları savunucuları Osman Kavala ve Yiğit Aksakoğlu da var. Mahkemenin Yiğit Aksakoğlu'nu tahliye etme kararı olumlu bir haber olsa da AB dava süresince Osman Kavala'nın da geciktirilmeden serbest bırakılması çağrısında bulunuyor. AB ayrıca kişinin duruşma öncesi uzun süre tutuklu bulunmasının sanığın masumiyet karinesini ve adil yargılama hakkını baltalayabileceğini hatırlatıyor.

2- Avrupa Birliği'nin daha önce defalarca belirttiği gibi 2013 Gezi Parkı Protestoları'na katılan barışçıl kişilerin itham edilmesi ve müebbet hapis ile yargılanması endişe yaratıyor. Aynı zamanda protestoları dışarıdan organize edilmiş bir kumpas gibi gösterme çabalarıyla bir korku iklimi yaratıyor ve insanları barışçıl toplanma haklarını kullanmaktan caydırıyor. Ayrıca AB, meşru yabancı sivil toplum kaynaklarından yararlanılmasının bu davada suçlanacak bir konu olmasından üzüntü duymaktadır. 

3- Sivil topluma destek AB'nin Türkiye'ye desteğinin kalbindedir. Daha da ötesi Bakanlar Komitesi Helsinki'deki 129. oturumunda Avrupa'da demokratik güvenlik ve sivil toplum alanının güçlendirilmesi ve tanıtılması konusunda ortak bir sorumluluk olduğuna karar kılmıştır. AB, Türk yetkililere uluslararası standartlara uygun bir biçimde  sivil toplum organizasyonlarının yasal ve meşru aktivitelerinin kısıtlama olmadan gerçekleşmesi çağrısında bulunuyor. 

4- İlk duruşmaya giden Avrupa Birliği bu davayı gazetecilere, milletvekillerine, insan hakları savunucularına, avukatlara ve akademisyenlere açılan davalarla birlikte özenle takip edecektir. İnsan hakları, masumiyet karinesi ve zamanında yargılama dahil olmak üzere bağımsız yargı konusunda yapılacak katı ve kalıcı ilerlemeler AB-Türkiye ilişkileri için çok önemlidir. AB, Yargı Reform Stratejisi’nin Türkiye tarafından kabul edilmesinin, ardından da taahhütlerinin yerine getirilmesi ve iyi sonuçlar alması için somut ve katı adımlarla takip edilmesi gerektiğini düşünmektedir."

 

NAGEHAN ALÇI ABD'NİN TEMSİLCİSİ Mİ?

 

Avrupa Komisyonu üyelerinden Amerikalı gazetecilere herkesin serbest bırakılması için seferber olduğu Osman Kavala için Habertürk yazarı Nagehan Alçı'da seferber oldu.

Alçı, bugünkü yazısında, "Osman Kavala’nın da bunca zamandır tutuklu olması bir hukuk garabeti." diyerek Osman Kavala'nın da tahliyesini istedi. 

 

İşte o yazı;

'Bu akşam aklımda yazı yazmak yoktu. Ancak… O, önce inanmakta zorlandığım, birkaç kez teyit ettikten sonra doğruluğuna ikna olduğum haber gelince bir anda oturdum bilgisayarın başına.

Ama hemen yazmaya başlayamadım. Önce 3 yıldır annelerini bekleyen Aslı ve Mehmet Ali’yi aradım. Heyecanlarını paylaştım. Sonra Ahmet Altan’ın avukatı Veysel Ok ile konuştum.

 

'ALTAN'IN KALEMİNDEKİ KUDRETİ KİMSE İNKAR EDEMEZ'

 

Öyle bir savunma yaptı ki Altan. O’nun ne kadar büyük bir edebiyatçı olduğunu zaten yazmaya gerek yok ama ancak babası Büyük Usta Çetin Altan’ı da aşabilmiş bir edebiyat virtüözü, kendini 3 yıl boyunca her biri birer sanat eseri olan edebi metinlerle savunabilir. İçeriğine katılalım ya da katılmayalım, Savcıya hitaben yazdığı metinde Altan’ın kalemindeki kudreti kimse inkar edemez.

 

'BU TAHLİYELER SAYESİNDE TÜRKİYE KAZANDI'

 

Bu tahliyeler sayesinde Türkiye kazandı. Kararlarda en büyük faktörün yargı paketinin yarattığı atmosfer olduğunu düşünüyorum.

Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi’nin özgürlükçü tavır yönünde ısrar etmesini ayakta alkışlıyorum. Bu konuda doğru yerde duran hem Yargıtay hem de Anayasa Mahkemesi üyelerini tebrik ediyorum.

Adalet Bakanı Sayın Abdulhamit Gül de son yargı paketi konusunda çok titiz davranarak tutuksuz yargılamanın önünü daha da açacak gibi görünüyor. CHP’li Eren Erdem’in tahliyesi de çok doğru bir karardı.

Ancak maalesef Altan ve Ilıcak’ın cezaevinde bulundukları 3 yılı aşkın süre zarfında kalplerin nasıl mühürlenebileceğini de gördük.

Yeri geldi mi tutuklu yargılamadan ve yargıdaki adaletsizliklerden şikayet edenler, benzer mağduriyetleri yaşamış olanlar Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’ın içeride kalması için ellerinden geleni yaptılar.

Onların kamuoyu baskısı olmasa bu tahliye kararları çok daha önce çıkabilirdi. Hatta öyle bir atmosfer yarattılar ki Altan ve Ilıcak’ın cezaevinde olduklarını hatırlatmak bile başlı başına lince uğramak için bir sebep haline geldi.

Yani bu dava aslında ülkenin turnusol kağıdı oldu. Herkesin yalnızca kendisi için çırpındığına, kimsenin derdinin özgürlük ve hukuk olmadığına şahit olduk.

Bu ülkede prensipler üzerinden mücadele etmenin neredeyse imkansız olduğunu bize çok kötü bir şekilde gösterdi Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak örneği…

 

'OSMAN KAVALA TAHLİYE EDİLMELİ'

 

'Neyse ki nihayet dün akşam itibarı ile özgürlüklerine kavuştular.

Bundan sonra sırada Osman Kavala ve Mümtaz’er Türköne var. Bu davalardan bahsedilirken Türköne’nin ismi sırf ülkücü kökenli olduğu için neredeyse hiç zikredilmiyor. Bu büyük bir adaletsizlik.

Osman Kavala’nın da bunca zamandır tutuklu olması bir hukuk garabeti. Duruşması 24-25 Aralık’ta. Avukatı İlkan Koyuncu ile görüştüm. Öncesinde AİHM kararı bekleniyor, Şayet çıkarsa etkisi olabilir. Ancak AİHM kararı çıksın ya da çıkmasın yeni yargı paketinin tesis etmek istediği iklim hakim olmalı ve Osman Kavala da tahliye edilmeli…'

 

OSMAN KAVALA KİMDİR?

 

1957 Paris doğumlu olan Kavala, İstanbul Robert Lisesi’ni bitirdikten sonra Manchester Üniversitesi Ekonomi bölümünden mezun oldu. Babası Mehmet Kavala’nın 1982 yılında vefat etmesinin ardından, Kavala Grubu’nda yönetici olarak çalışmaya başlayan Osman Kavala, Türk-Polonya İş Konseyi, Türk-Yunan İş Konseyi, Center for Democracy in Southeast Europe (Güneydoğu Avrupa’da Demokrasi Merkezi) gibi çeşitli iş ve toplumsal kuruluşların Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulundu.

Kavala, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamalarıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.

 

 

53151.jpg

 

 

 

alci-ic.JPG

 

siyasetcafe.com

 

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.