Andımız yargıyı karıştırdı! Büyük baskı var

Andımız yargıyı karıştırdı! Büyük baskı var

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘Şura-yı Devlet’ten Danıştay’a’ Uluslararası Sempozyumunda yaptığı konuşmada, Danıştay 8. Dairesinin aldığı “Andımız” kararına tepki gösterdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılan, Danıştay Başkanı ve üyelerinin bulunduğu sempozyumda kararı veren yargıçları eleştirdi.

'Biz de sizlerden gecikmeyen adil kararlar bekliyoruz' diyen Erdoğan, şöyle konuştu:

'Yargı yetkilerini aşmamaya özen göstermeli. Yasa koyucu gibi hareket etmek asla doğru değildir. Cumhurbaşkanlığı kararnamelerini hazırlamadan önce biz kalkıp Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile ilgili de Danıştaydan izin alacak, müsaade alacaksak o zaman ben bu makamda durmayayım. Kusura bakmayın da benim yanımda bir sürü hukukçu var. Yattıkları yerden maaş mı alacaklar?'

'BİZİ YUHALIYORLAR'

'Demokratikleşme paketi’ adı altında ‘açılım sürecinde’ kaldırılan Andımızın tekrar okutulmasıyla ilgili kararın beş yıl sonra verilmesini eleştiren Erdoğan şunları ifade etti: “2013’ten 2018’e kadar neredeydiniz? 2018’e kadar niçin acaba bu konuda bir karar verilmedi de şimdi veriliyor? Şimdi mi aklınıza geldi? Kusura bakmayın da bunu sormak bizim hakkımız olsun. Biz alkışlamak gerektiği zaman alkışlarız ama yanlış olduğu zaman da söylemek zorundayız. Millet tokat atması gerektiği zaman bana atıyor, yuhalaması gerektiği zaman bizi yuhalıyor, sizi değil. Biz de sizlerden gecikmeyen adil kararlar bekliyoruz.'

'ELEŞTİRİ BİLİMSEL OLMALI'

Erdoğan’ın açıklamalarının ardından Danıştay Başkanı Zerrin Güngör de bir konuşma yaptı. Andımız ile ilgili karara hükümet cephesinden gelen eleştirilere ilişkin açıklamalarda bulunan Güngör, 'Yargı mensupları olarak kararlarımızın bilimsel eleştirisine her zaman açığız' dedi.

Güngör konuşmasında şunları söyledi:

'Danıştay’ın faaliyetlerinde tabi olduğu tek ilke kuşkusuz hukukun üstünlüğüdür. Unutulmamalıdır ki, hukuki güvenlik ilkesi, hukukun üstünlüğünün temel unsurlarındandır. Türk milleti adına karar veren hakimlerin, hukukun evrensel ilkeleri yanında özellikle içinde yaşadıkları toplumun değerleriyle çelişmeyen, adalet duygusunu güçlendiren kararlarıyla güven yaratan bir yargı düzeni, hepimizin arzusudur. Danıştay’ın verdiği karaların hukuki sınırlar içinde bilimsel yönden eleştirilmesi mümkündür. Yargı mensupları olarak kararlarımızın bilimsel eleştirisine her zaman açığız. Yargı kararlarının taraf menfaati bakışıyla değil, objektif, bilimsel kriterlere göre değerlendirilmesinin hukukun gelişmesine katkı sağlayacağına inanıyoruz. Yargılama süreci devam eden bir dava hakkında görüş beyan edilmesinin, hukuka, adalete ve yargıya olan güveni sarsacağı unutulmamalıdır.'

CUMHURBAŞKANI ANAYASAYI İHLAL ETTİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Danıştay üyelerinin katıldığı toplantıda Danıştay 8. Dairesinin verdiği “Andımız” kararını sert bir şekilde eleştirmesi 'yargıya baskı' olarak değerlendirildi. Prof. Dr. Birgül Ayman Güler de Danıştay’ın görevini yaptığını bildirdi.

Danıştay 8. Dairesinin “Andımız” kararı ile ilgili tartışma sürüyor. Anayasanın 138. maddesinde mahkeme kararlarını kimsenin etkileyemeyeceği konusunda açık hüküm olmasına rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararla ilgili mahkeme kararını etkileyici turum içine girmesi anayasayı ihlal olarak değerlendirildi. Danıştay 8. Dairesinin kararına Milli Eğitim Bakanlığının itiraz ettiğini ve konunun Danıştay İdari Daireler Kurulunda ele alınacağını kaydeden hukukçular, Erdoğan’ın son açıklamaları sonrasında İdari Daireler Kurulu kararının şaibeli hale geleceğini vurguladılar.

Prof. Dr. Birgül Ayman Güler Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarını yargıya müdahale olarak değerlendirdi. Danıştay 8. Dairesinin kararının yerindelikle ilgisi olmadığını vurgulayan Güler şunları söyledi:

'Danıştay 8. Dairesi bir karar vermiştir. İdarenin yargı kararlarına uyması hukuk devleti gereğidir. Andımız en temel değerlerimizle ilgili bir metindir. Yargı Türkiye’nin temel değerlerine sahip çıkmıştır. Hukuk devleti afaki bir şey değildir. İdarenin yargısal denetimi vardır. Danıştay görevini yapmıştır. Siyasi iktidar yargı kararını olgunlukla karşılayacağına, siyaseten üzücü bir tutum almıştır. Ama Türk milleti bunu not etmiştir.”

138. MADDE NE DİYOR?

Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanî kanaatlerine göre hüküm verirler. Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz. Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz. Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.

SON SÖZ İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULUNUN

İlköğretim okullarında 2013’e kadar her sabah öğrencilere derse girmeden okutulan ‘Öğrenci Andı’, 2009’dan bu yana sayısız kez dava konusu oldu.

‘Okullarda öğrenci andının okutulması uygulamasının “ırkçı söylemler içerdiği” gerekçesiyle kaldırılması istemiyle Mazlum-Der üyesi bir kişi tarafından 2009’da açılan dava, Danıştay 8. Dairesince görüşüldü. Danıştay 8. Dairesi, 9 Kasım 2009’da davanın ilk incelemesini yaptı, yürütmenin durdurulması istemini, oy birliğiyle reddetti.

ÇOK SAYIDA DAVA

Andımız’ın kaldırılmasının ardından andın geri gelmesi için sendikalar, dernekler ve vatandaşlar tarafından birçok dava açıldı. Öğrenci andının okunmasını kaldıran yönetmeliğin iptali istemiyle açılan davalardan birinde ilk incelemeyi yapan Danıştay 8. Dairesi, yürütmesinin durdurulması istemini 10 Mayıs 2014’te oy çokluğuyla reddetti.

Bu arada, Danıştay 8. Dairesi, andın kaldırılmasına karşı açılan davalarda, davacıların “dava açma ehliyeti” bulunup bulunmadığını tartışmasında dava açmak için “Türk vatandaşı” olmanın yeterli olacağına karar verdi. Danıştay 8. Dairesinin açılan davalarda yaptığı ilk incelemenin ardından esastan verdiği son karar kamuoyunda tartışılmaya başlandı. Davalı Milli Eğitim Bakanlığının, bu kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde temyiz hakkı bulunuyor. Temyiz istemini, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu görüşecek.

siyasetcafe.com

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.