Cumhur İttifakını desteklemişti! Kürtçe'in resmi dil olmasını istedi

Cumhur İttifakını desteklemişti! Kürtçe'in resmi dil olmasını istedi

Seçimlerde Cumhur İttifakı'nın adayını destekleyen Hüda-Par Genel Başkanı İshak Sağlam, Kürtçe'nin ikinci resmi dil olması gerektiğini söyledi.

24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinde AKP ve MHP, 'Cumhur İttifakı'yla seçime girdi.

'Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı da Recep Tayyip Erdoğan olmuştu. Hizbullah’ın siyasi kanadı Hüda-Par’ın da 'Cumhur İttifakı'na katılmak için AKP ile görüşmeler yaptığı iddiası o dönem tartışmalar çıkarmıştı. 24 Haziran seçimlerine sayılı günler kala Hüda-Par’ın Genel Başkan Vekili Mehmet Yavuz, partisinin, 'Cumhur İttifakı'nın adayı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleme kararı aldığını söyledi. 'Cumhur İttifakı'nın içinde yer almayan Hüda-Par, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı destekleme kararı ile, ittifaka göz kırpmıştı.

Geçen hafta 3. Olağan Büyük Kongresi’ni yapan Hüda-Par’a, Cumhurbaşkanı Erdoğan da bir telgraf göndermişti.

Kongre sonrasında Hüda-Par Genel Başkanı İshak Sağlam, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Barzani’ye yakınlığıyla bilinen Rudaw’a röportaj verdi. İshak Sağlam röportajda, 'Başta anadilde eğitim olmak üzere Kürtçe’nin ikinci bir resmi dil olarak kabul edilmesi gerektiğini ve anayasal olarak güvence altına alınması parti programımızda belirttik' dedi.

Röportajın ilgili bölümü şöyle:

'Kongrede yaptığınız konuşmanızda Kürt sorunu ve Türkiye’deki diğer sorunlara değindiniz. HÜDA-PAR’ın özellikle Kürtlerle ilgili nasıl bir programı var?

Parti programımızda Kürt meselesiyle iligli ciddi yer var.  bunun bir sistem sorunu olduğunu dile getiriyoruz. 70-80 yıldan beri yanlış iliklenmiş, bu nedenle bu sorunlar bir sonuçtur. Bu sorunlar haledilirse bunun da çözüleceğine inanıyoruz. Programımızda da belirttiğimiz gibi, başta Kürtler olmak üzere anadilde eğitimin mutlaka herkese bir hak olarak verilmesi gerektiğinini ve bunun için herhangi bir lütuf gibi sunulmaması gerektiğini dile getiriyoruz. Bu bir haktır. Temel insan hakları bir lütuf gibi sunulamaz, bir şarta bağlanamaz. Bunun mutlaka verilmesi lazım. bu geciktikçe, sorunlar da artacaktır. Uzun bir süredir bu sorunların ne şekilde arttığını müşahade ediyoruz.

Kendi içimizde bu sorunları halletmediğimiz sürece, emparyalist güçler parmak basak, bizim zayıf noktalarımıza dokunarak içimizi karıştıracak. Bizi bizle uğraştırarak zarar görmemize ve dağılmamıza sebep verecekler. Bunlara bu şekilde fırsat vermemek için başta Kürt meselesi olmak üzere kendi iç sorunlarımızı kendimizin halletmesi gerektiğine inanıyoruz. Başta anadilde eğitim olmak üzere Kürtçe’nin ikinci bir resmi dil olarak kabul edilmesi gerektiğini ve anayasal olarak güvence altına alınması parti programımızda belirttik. İnşallah bu konuda da önümüzdeki süreçte diğer problemler de olduğu gibi elimizden geleni yapmaya çalışacağız.'

siyasetcafe.com

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.