Selçuk DÜZGÜN

Selçuk DÜZGÜN

'Ello Kızı Malakan Hülya!'

'Ello Kızı Malakan Hülya!'

'Ello Kızı MalakanHülya!'

 

Bizim yıllarca `Hülya Avşar`olarak tanıdığımız daha sonra karşımıza biraz `malakan, biraz kürt, biraz ermeni`vefakat para kazanmaya gelince yıllarca `Türk`görünen bir kozmapolit yüzenden ortalık saçma sapan bir tartışmaya yol verdi.

 

Tipik bir `pisikolojik harp sanattı`icra edilircesine ortaya atılan bu sanatcı müsvettesi yüzünden seçimlere çeyrek kala kos koca bir parti başka işi yokmuş gibi olaya balıklama daldı.

Bu sehemi kuranların tek amacı vardı MHP`lilere dediler ki,`hadi siz bu kozmapolit sanatcı  müsvettesi  ile biraz oyalanın biz işimize bakalım`

 

(Neden müsvette dediğimi yazının sonunda  izah edeceğim)

 

Bu tartışmaya balıklama düşen sözüm onabizim `Kurt` politikacılarımız işi sanatsal boyuta taşıyacağına, ahlaksal boyutta cengaver kesildiler.

 

Eeee…tabi yılların kaşarlanmışkozmapolit sanatcısı da MHP Genel Sekreterine `Haddinibil İsmet!`dedi. 

 

Daha ağır sözler de söyledi de çenemin kenetlenmesinden yazamıyorum.

 

İyi de ne bekliyordunuz ki?

 

Sizi bu tuzağa çekenle bir çirkefle oyalanmanızı istediler. O çirkefin elinden niceleri gelip geçti… `Sanat yapıyorum` diyerek aslında bir algı operesyonu görevi yürüten bu kozmapolitin bir amacıda fimin çıkmadan reyting yapmasıydı.

 

Zira kendisinin de reytingi sıfırdı,eki kocasını programına çağırıp saçmaladığı halde,  ihanete pirim yaptırdığı halde gündem de kalamadı ama şimdi zirve yaptı.

 

Evet henüz flim dahaortada yok, seneryo yok, sütüdyo yok, yönetmek yok…öyle ise bu tartışmayı yürütenler neyin kaygısındalar, kime hizmet ediyorlar?

 

Ülkenin okadar sorunu varken,koskoca bir camia bu tuzağa düşmelimiydi?

 

Bu tartışmaya düşenlerinoturup bir kez daha dikkatlerini ölçmeleri gerekmektedir.

 

 Bu konuda hiç mi bir şey yapılmamalıydı?

 

Elbette yapılamlıydı ama bir kadın üzerinden değil, bir `yakarız, yıkarız` mantığından değil.  Sanat`ın gerçeği üzerinden ve neden Hülya olmasın mantığı üzerinden asıl tartışma olmalıydı!

 

`Sanat`dediğimizde genelde iki bakış açısı karşımıza çıkmaktadır!

 

-Birinci bakış açısı `Sanat Sanat İçindir`

 

Muhtemelen kozmapolit Hülya`ya destek verenler işe 'Sanat sanat içindir' felsefesinden bakacaklardı.Bu görüştekilerin sanatın tek amacı vardır, o da sanatın kendisidir. Sanatın başka amacı olamaz. Başka amaca yönelen her eğilim sanatı öldürür. Sanat, ne kişisel ne de toplumsal yararı dikkate alır. Tek hedefı vardır: güzel biçimleri yaratmaktır. Herhangi başka amaca hizmetetmek, sanata yabancıdır. 

 

Bu eğilim,kenisine katılmayan herkese `çirkindir'diyecek kadar ileri giderler.

 

Bu açıdan kozmapolit Hülya`ya yapılan her eleştiriye `ÇİRKİN` gözü ile bakacaklar.

-İkinci bakış açısı `Sanat Toplum İçindir`


'Sanat toplum içindir' diyenler yukarıdaki eğilime itiraz ederek: 'Sanatı da sanatçıyı da yaratan toplumdur. Toplum olmasaydı sanat olmazdı. O toplumun bir parçası olan sanatçı da toplum için sanat üretir. Sanat, toplum içindir. Nasıl ki, 'bilim için bilim', 'felsefe için felsefe' olmazsa, 'sanat için sanat' da olamaz… derler  

 

Bu karmaşık durum yüz yıllarca tartışıla gelemektedir ve devamedecektir.

 

'Kozmapolit Hülya' olayı isebu iki durum dışında bir analizi gerektirmektedir.

 

Ülkücü camianın bu olaya bakış açısı aslında sanatçının, dışa vurduğu duyguve düşünceler yüzünden suçlamamasıdır.

 

Bu suçlanma sonuçta sanatçınınneden şu ya da bu eğilimi, davranışısavunduğundan yola çıkarak itirazları meydana getirmiştir.

 

Elbette ki, Pehlivanoğlu`nun ülkücü camiadaki maneviyatına bakılınca kozmapolit Hülya, Pehlivanoğlu`nun annesini oynayacak en son insan olmalıdır.

 

Yine de bu proje gerçekleşirse filmin sonunda kozmapolit sanatcı rolünü oynayıp oynayamadığı konusunda eleştirilmelidir.

 

Ayrıca!

 

Yıllarca roller ile `ADAM` diye tanıdığımız Kadir İnanır`ın  gerçek hayatta  şahsiyetsiz biri olması bizi yanıltmadığı gibi,

 

Yılalarca komedi adamı olarak izlediğimi Kemal Sunal`ın gerçek hayatta çok ciddi bir adam olması bizi yanıltmadığı gibi,

 

Hülya Avşar`ın bir şehit annesini oynaması da onungerçek kişiliği konusunda görüşlerimizi değiştirmeyecektir.

 

Dilerim o filimde rol alırsa Pehlivanoğlu`nun mektubundan bir nebze olsun feyz almak nasip olur…

 

Haaa…`yakarız yıkarız`da bir sanat şeklidir, ama cümlelere düşmez sadece icra edilir. Cümlelere düşmüşse boş bir tehdittir.

 

`Müsvette` konusunu mu unuttum?

 

Ülkücülerin `Neden Hülya Olmasın?`tepkisi bu konuyu açıklamaya yeterlidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Selçuk DÜZGÜN Arşivi