Erdoğan ‘alkol’ nedeniyle cezaevine girdiğini anlattı  

Erdoğan ‘alkol’ nedeniyle cezaevine girdiğini anlattı  

Cumhurbaşkanı Erdoğan NTV canlı yayınında kendi hayatını anlatırken ilk defa hak aradığı için cezaevine girdiğini açıkladı.

NTV yayınında gündemi değerlendiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iç siyasetle ilgili soruları da yanıtladı.

AK Parti'den ayrılan bazı isimlerin parti kuracağı iddiasını değerlendiren Erdoğan, "Daha önce parti kuranlar oldu, akıbetleri belli" dedi.

Anketlere güvenmediğini de belirten Erdoğan, yerel seçim için farklı bir yöntemle çalıştıklarını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni askerlik sistemiyle ilgili çalışmanın da seçim sonrası Meclis gündemine geleceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NTV-Star TV ortak canlı yayınında 'Cumhurbaşkanı ile Özel' programında Seda Öğretir ve Ahmed Arpat'ın sorularını yanıtladı.

RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN AĞZINDAN HAYATI

Tabi benim hayat serüvenim çok farklı. Doğduğum yerden, arkadaş çevrem, ilkokul, İmam Hatip orta ve lise... Bizim o dönemde tabi İmam Hatip mezunları direk olarak üniversiteye girme şansına sahip değildi. Lise fark imtihanlarından sonra bir üniversiteye geçme şansınız vardı. İmam Hatip lisesinden sonra Eyüp Lisesi’nden lise fark imtihanlarına girdim. Aslında fark denilen şeyler bizim okuduğumuz şeylerdi ama buna rağmen önümüze bariyer koymuşlardı. Biz okuduğumuz derslerden bir de fark adı altında bir imtihana daha girdik. O imtihanlardan sonra üniversite hayatımız başladı. Üniversite hayatımızda da işte Marmara Üniversitesi iktisat ve ticaret bölümüne devam ettik ve mezun olduk. Bütün bu hayatımızda İmam Hatip lise kısmından tutunuz üniversite bitene kadar sürekli olarak STK’larda görevim var.

1985’DE İL BAŞKANI OLDUM

Milli Türk Talebe Birliği’nde ortaöğretim komitesinden çalışmalarımız. Üniversiteye geçtikten sonra yine orada çalışmalarımız ve oradan partimizin o zamanki AK Parti Refah filan değil daha eskiye dayanıyor gençlik kollarında başladık ve ana kademeye geçme sürecimiz oldu. İstanbul’da 85 yılında il başkanlığı görevine geldim Refah Partisi döneminde. İl başkanlığı döneminde başlayan süreç İstanbul’a büyükşehir belediye başkanı olduğum ana kadar devam etti.

CEZAEVİNDE 4,5 AY YATTIM

Büyükşehir belediye başkanı olduğum andan itibaren zaten renkli bir hayat cezaevine girene kadar o devam etti. Cezaevine girdik orada 10 ay ile girdik ama 4 buçuk ay yattık. Çıktıktan sonra da hemen partimizi kurduk. Kurduktan sonra 16 ayda tek başımıza iktidar olduk. İki parti girdik Parlamento’ya Cumhuriyet Halk Partisi ve biz. Bu tabi bize Parlamento’da da yüzde 63 gibi bir milletvekili sayısını getirdi. Böyle bir mücadele ile geçen süreç oldu. Bu sürecin içinde tabi özellikle de babamın vefatı 87 filan ama siyasi hayatımızın içinde devam ederken bu oldu. Ardından 2011’de validemin vefatı var. Bir taraftan evliliğin bir taraftan çalışıyorum bir taraftan da amatör kümede futbol oynuyorum.
 

İmam Hatip’te okurken Camialtı’nda başladım. Oradan İETT’de devam ettim. Orada 7 yıl kadar devam ettim. Malum bir darbe girişimi filan olduktan sonra oradan ayrılıp özel sektöre geçtim. Tabi bir taraftan ekmek mücadelesi bir taraftan siyasi mücadelemiz devam ediyor. Artık çocuklar ailemin en büyük zenginlikleri olarak geldiler. 4 tane rabbim bizlere evlat nasip etti. Bir taraftan yavrularımızı eşimle en iyi şekilde büyütelim mücadelesi verdik bir yandan ekmek mücadelesi ve siyasi mücadele.

‘ALKOL’ YÜZÜNDEN BİR HAFTA CEZAEVİNDE YATTIM

Siyasi mücadelede benim Beyoğlu seçimlerim var ki onun unutulması mümkün değil. Orada da maalesef sayım tutanaklarının birleştirilmesinde bir oyun oynandı ve birleştirme zaptında rakamlar üzerinde bir rakamı silsen bakıyorsun sayı binler olarak düşüyor. Bunu biz gözlerimizle de yakaladık. O zaman ilçe seçim kurulu bunları getirdik ama tabi dinlemedi. Hatta baktım okulun üst katında maalesef masa kurulmuş orada da meşru olmayan şeyler yapılıyor, alkol alıyorlar filan. O halleriyle gelip orada bir taraftan da seçimi yönetmeye kalkıyorlardı. Ben tabi, ‘Siz bu alkolik halinizle mi burada adil bir seçim yöneteceksin’ filan dedim ayrımdım oradan. Bundan dolayı da bize hemen tabi dava açılma yoluna gittiler. Tutuklama kararı çıktı bir haftada bundan doları cezaevinde yattık. Bayrampaşa’da. Daha sonra çıktık ve sonraki süreçte kararlı şekilde devam etti. Hepsi bize ibret meselesiydi. 89 Beyoğlu seçimlerindeki bu durumlar bize 94’te İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığını getirdi.

AK PARTİ DÖNEMİ BİR ÇOK SALDIRIYLA KARŞILAŞTIK

O yolda benimle beraber olup artık ebediyete uğurladığımız dava arkadaşlarım ki benim yanımda onların çok çok istisna yerleri vardı. Allah onlara rahmet etsin. Geceleri geç saatlere kadar benimle beraber sokak sokak cadde cadde dolaşırlardı. Ama şu anda onlar tabi hayatta değil. 94 belediye başkanlığı, 99 hapishane yılları, ondan sonra 2007 malum 27 Nisan e-muhtırası ve 15 Temmuz’da FETÖ takımının darbe girişimleri. Bu darbe girişiminde tabi millet verdiğimiz mesaj karşısında on binler meydanlara dökülünce bu tabi çok çok farklı bir süreç oldu. İlginç olanı tabi biz Marmaris’ten Atatürk Havalimanı’na indiğimizde orada on binlerin bizi karşılaması 00.15 biz oradayız. Meğerse 23.15’te bay Kemal oradan gelip Bakırköy belediyesine geçmiş tankların arasından. Bize durumu orada söyleyince bir tabi güldük sadece. 16 saat sonra darbe püskürtüldü ve biz 16 saati oradan yönettik. Şimdi bu darbe girişiminde bulunanların hepsi nerede varsa silahlı kuvvetlerin, polis teşkilatının içinde diğer kademelerde olanlara karşı hukuk standartları içinde ne yapılması gerekiyorsa yapılıyor ve yapılacak.

ERDOĞAN ÖZEL HAYATIYLA İLGİLİ SORULARA DA CEVAP VERDİ
 

Ahmed Arpat: İzlediğiniz dizi oluyor mu, okuduğunuz kitaplar diye soracaktım ama yanıtını aldım sanırım.

Recep Tayyip Erdoğan: Dizileri filan zaten benim adıma izleyenler oluyor. Çok istisna bazı dizileri tabi şöyle fırsat buldukça izleme durumumuz oluyor. Bazen arkadaşlarımız şu dizi önemli deyip onu bana daha sonra izletiyorlar. Ama inanın benin bütün şu anda şeyim millete hizmet yolunda akşam geç saatlere kadar zaman zaman arkadaşlarımızla değerlendirmeleri yaparız, hazırlıklar önüme gelir okur onlar üzerinde çalışmamı yaparım.

Seda Öğretir: Bu yoğun tempoda ailenize ve torunlarınıza nasıl vakit ayırabiliyorsunuz?

Recep Tayyip Erdoğan: Biz zaman zaman İstanbul'a gidişi çekemiyoruz, bazen 'bir an önce gidelim' diyoruz. Gittiğimizde sağ olsun hepsi de hemen evde toplanıyorlar. Bunların hepsi en ufağından en büyüğüne kadar ayrı bir cilveye sahip. Torunun tadı başka. Bu sabah torunlardan en ufağı ne cilveler yapıyor, hele hele uykudan yeni kalkmış o haliyle sizin bütün yorgunluğunuzu aldığı gibi size enerji veriyor. Bakıyorsun bir üstü yine öyle. Bazıları ‘Boş vaktinizde ne yaparsınız?’ diyor. Siyasetçinin boş vakti olur mu? Bizim şu anda bütün vaktimiz millet. Boş vaktimiz çocuklar bekler vardığımız zaman onlarla dede derler, anneanne derler onlarla oynama oyalanma bizim için ayrı bir kaynak oluyor. Bizim onlarla buluşmamız, oynamamız bize millete vatana hizmet yolunda ayrı bir enerji kaynağı oluyor.

Seda Öğretir: Bu tempoda uyku süreniz nasıl kaç saat uyuyorsunuz?

Recep Tayyip Erdoğan: Ortalama 6-7.


İSTANBUL ANKARA İZMİR SEÇİMLERİ

Seda Öğretir: Ankara, İstanbul ve İzmir’de seçim yarışı nasıl gidiyor, adaylarınızın performansından memnun musunuz?

Recep Tayyip Erdoğan: Ankara’da bir defa çok deneyimli bir adayımız var. Kenarda köşede görev yapmış birisi değil. Kayseri gibi bir şehir teslim aldığı zaman çok farklıydı ama 5 dönem Kayseri’de büyükşehir belediye başkanlığı yaptı. Ardından milletvekili olarak geldi. Mehmet Bey’i daha sonra Çevre Şehircilik Bakanlığı’na getirdim. Çevre Şehircilik Bakanlığı da biliyorsunuz en geniş anlamda belediyecilik sayılır. O görevden sonra da kendisini Mahalli İdarelerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı’na getirdim. Ankara gibi bir şehre başkente çok donanımlı bir ismin olması gerekiyordu. Bu yönde de biz seçici üslupla arkadaşlarımızla konuştuk ve Mehmet Özhaseki arkadaşımız yakışır dedik. Deneyimiyle, tecrübesiyle, bütün konulara vukufiyetiyle siyasi yönde gençlikten bu yana siyasi mücadelelerin içinde bulunmuş bir arkadaşımızdır o da. Biz Ankara'mızı devraldığımız süreçten bu yana geldiği bir konum var. Bundan sonraki süreçte de daha ileriye götürecek olan isim Özhaseki olacaktır. Tabi Mehmet beyin bu görevi süresi içerisinde kampanyayı hızlı şekilde sürdürüyor. Her geçen gün daha iyi bir noktaya geliyor. Şu anda da yaptığımız incelemelerde öne çıkmış vaziyette. İnanıyorum ki seçim yaklaştıkça bu işe ağırlığını koymuş vaziyette. Ben de burada yaptığım ilçe mitinglerinde bunu gördüm. İnşallah daha iyi olacak diye düşünüyorum. İstanbul’da malum Binali Yıldırım Bey var. Bu emaneti biz Cumhuriyet Halk Partisi’nden aldık. Çöp, çukur, çamur, yalan, yasak, yoksulluk bunlardan aldım. Bizden sonra ara dönemler oldu yine bizim arkadaşlarımız ama şimdi de Binali Bey Türkiye’de en uzun dönem ulaştırma bakanlığı yapan arkadaşımızdır. Arkasından başbakanlık dönemi oldu, sonrasında Meclis Başkanlığı dönemi oldu. Gerek ulusal bazda gerek uluslararası bazda Binali Bey’in deneyimi tecrübesi çok çok önemli. Karşısındaki adayın bu noktada İstanbul gibi bir şehirde böyle bir deneyimi söz konusu mu? Değil. AK Parti iktidarlarının İstanbul’a vurduğu mühür içerisinde Binali Bey’in emeği var. Örneğin Marmaray emeği var, Avrasya’da, 3.köprüde emeği var. 3. Havalimanı’nda emeği var. Karşısına çıkarılan adayların İstanbul gibi şehirde böyle bir misyonunun olması söz konusu değil. Çıkmış diyor ki o aday, “Erdoğan İstanbul’a aday olduğu zaman ne tecrübesi vardı” diyor. Önce kendine gel sen. Ben o göreve başladığım zaman siyasete bir defa yakaladığım tecrübe özel sektörde yakaladığım tecrübe senin şu anda yakaladığını ben o zaman unutmuştum. İlçe bakanlıklarından tut, il başkanlığına varıncaya kadar yapmışım, özel sektör, devlet sektörü deneyimim var. İstanbul halkı o zaman o şekilde seçti. Karşımdaki adaylarda o zaman sıradan adaylar değildi. Seçildiğimiz anda zaten hemen iş patladı. Çöp dağlarını süratle temizledik İstanbul’dan. Susuzluğu bir yılda hallettik. Cumhuriyet Halk Partisi’nden aldığımızda cezaevinde ben girerken 1 milyon 250 bin haneye biz doğalgazı getirmiştik. Devraldığımda 50 bin haneye gitmişti. Bu iş bilenin. Eserini ortaya koy onunla konuş. Beylikdüzü’nde belediye başkanlığı yapmışsın, tamam ama ne yapmışsın onu söyle. Geçenlerde bir röportaj yapmış bir yerde bir kültür merkezi yapmışsın. Senin kültür merkezin o ilçenin çapında bile değil. Biz konuştuğumuz zaman şu anda Harbiye kongre merkezine bak 3 bin 300 kişilik ilk defa Türkiye’de adeta opera karakteri içinde bir kongre merkezi kurmuşuz. Onun yanında malum tiyatro binası ufaktı onu büyük şekilde hazırladık. Şu anda diyor ki, ‘Madem AK Partili belediyelerde ne var’ diyor. AK Partili belediyelerimize bakmadan önce git ilçelerde ne var ne yok ona bak. Birçoğunda kültür merkezleri vardır, kreşler vardır. Sen bir kültür merkezi yapmışsın onunla konuşuyorsun. Bakan Halk Partisi İstanbul’da toplantısını yapacağı yer için kendi belediyelerinde bir yer bulamadılar. Haliç Kongre Merkezi’ne geldiler. Orası eskiden affedersiniz hayvan kesik yeriydi. Biz Haliç’i temizledik ve orada o muhteşem kongre merkezini yaptık. Her ilçede de bizim ilçe belediyelerimiz kendilerine irili ufaklı kongre merkezlerini yapar, kreşler hepsinde vardır. Beyefendi belediye başkanı olmadan önce 37 tane vaatte bulunmuş sadece ikisini yapmış birisidir. Bu da yine tespitler. Binali beyle İstanbul çok daha büyük bir ivmeyi kazanacak. İzmir’e gelenler hizmet vermedi. Şu anda körfez kokuyor İzmir’de... Pislik, rezalet.. Ama biz İzmir’e belediye filan bizde olmadığı halde İstanbul-İzmir bağlantısını yapıyoruz. Bunun dışında İzmir’i Manisa’ya bağladık tünelle. Binali beyi oradan milletvekili yaptık, belediye başkan adayı yaptık ama İzmirli seçmedi. Milletvekili olarak oradan geldi. Şimdi de biz oraya yine çok deneyimli, belediyecilikte deneyimi olan, devlet yönetiminde yeri olan bir arkadaşımı getirdim, aynı zamanda partinin üst kurullarında yer almış Nihat Zeybekçi. Denizli’de iki dönem belediye başkanlığı yaptı. Partide benim genel başkan yardımcılığımı yaptı birde Ekonomi Bakanlığı’nı yaptı. İzmir’e de bu yakışır. İzmir’in şu anda pırıl pırıl olmasını istiyorsan İzmir halkının çok daha modern bir yaşama ulaşmasını istiyorsak gerçekten Nihat beyin orada böyle bir görevlendirmeyi İzmir halkı tarafından almadı İzmir’e çok şey kazandıracaktır. Biz İzmir’e ilk müdahaleyi yaptığımızda İzmir’de havalimanı yoktu doğru dürüst. Adnan Menderes havalimanını biz kazandırdık. Bütün o yollar, otoban vesaire onları genişleten geliştiren biziz. Mesela İzban diye bir raylı sistemi var yapamadılar. Sonra yüzde 50 yüzde 50 Binali beyin katkısıyla sağolsun o dönemde yapıldı. Suyu yoktu İzmir’in. Su konusu büyükşehir belediyelerinin sorunudur. Biz DSİ’yi devreye soktuk İzmir’in su sorununu çözdük. İzmir bundan sonra bir kere o körfezdeki pislikten kurtulması lazım. Haliç’i nasıl kurtardıysak, Kocaeli körfezi nasıl kurtardıysak orayı da biz kurtarırız. Çünkü belediyecilik AK Parti’nin işidir.

YENİ PARTİ KURMA İDDİALARI

Ahmed Arpat: “Beraber yola çıktığımız insanlar şimdi bizim trenden inip başka trenlere biniyorlar. Bize ihanet edenler gittikleri yere de ihanet edebilirler” dediniz mitinglerinizde. Bu siteminiz eski yöneticilerinize mi yoksa eski bazı yol arkadaşlarımıza mı? Son günlerde bir dönem birlikte çalıştığınız bazı isimlerin yeni bir parti hazırlığında olduğu söylentileri var.

Recep Tayyip Erdoğan: Benim bu düşüncem geneldir. Siz bir yola çıkıyorsunuz, beraber çıktığınız insanlar beraber gelecek diye bir şey yok ama biz özellikle AK Parti olarak duruma bir dava olarak bakıyoruz. Bir dava adamıysan bir deva davana ihanetin olmaması lazım. Görev verilir yaparsın ama artık senden alıp bunu bir başkasına verelim dendiği anda eyvallah dersin. Sana da başka görev verilir. Sürekli olarak şu anda Cumhuriyet Halk Partisi’nde olduğu gibi bir yere çakılı kalmak olamaz. Liderinde görevi adeta bir satranç oynar gibi değerlendirmesi lazım. Nitekim biz bugüne kadar birçok adım attık böyle. Ayrılanlar oldu. Bu ayrılanlar tabi ondan sonra bir daha onlarla beraber yol yürümek mümkün değil. Ama biz bunları kovmadık gidin demedik. Bizim tek bir gayemiz var, millete hizmet eden hiçbir zaman hezimete uğramaz. Devam etmek isteyenler bizimle beraber zaten. Daha önce şuradaydı alırız başka yerde görevlendiririz. Bakın şuanda meclis başkanlığına Mustafa Şentop bey geldi. Daha önce meclis başkanvekiliydi. Binali bey bakandı başbakan oldu, meclis başkanı oldu şimdi İstanbul adayımız olacaksın dedik. Türkiye siyasetinde bizim partimiz kadar iç hareketliliği olan bir parti yoktur. Bizde bayrak yarışı olur. Biz bugüne kadar kimseyi tasfiye etmedik. Parti kuracaklarmış daha önce kuranlar oldu zaten ama akıbetleri belli. Başka partilerde bu adımlar atıldı onların da akıbetleri belli. Dürüstlük, samimiyet, sadakat çok önemli.

Seda Öğretir: Tanzim satışlarında ürün yelpazesi genişliyor, bugün bakliyat katıldı. Vatandaşın ilgisi nasıl? Bu çeşitlilik artar mı? Vatandaş çok sever, çok ister ve alışırsa kalıcı hale gelir mi?

Recep Tayyip Erdoğan: Devletin işi bellidir. Devlet ticarette yer alır diye bir şey yok. Ortaya simsarlar çıktığı zaman bunları tasfiye görevi kimindir, devletindir. Bu attığımız adımda ana başlık sosyal devlet sorumluluğunu biz yerine getiriyoruz. Darbecilere bir defa boyun eğmemiş bir milletiz. Domates, biber, bakliyat üzerinden operasyon çekmeye kalkanlara karşı bizim de tedbirimizi almamız lazım. Daha önce bunu ette yaptılar. Kıyma alt gelir gruplarının evinde azda olsa görmesi gereken bir et ürünüdür. Ama öyle şeyler oldu ki bir ara 35 liraya 38 liraya kadar kilosu çıktı. Arkadaşlarıma o zaman söyledim süratle ithale girmemiz lazım diye. Hemen fiyatları 28 liraya kadar çektik. Eğer biz burada bu müdahaleleri yapmazsak benim vatandaşımızın bu noktadaki sıkıntısını nasıl gideceğiz. Aynı şey bakliyatta. Burada bir market zincirleri ya da zincir marketler denen olay var bir de pazar var. Pazar fiyatlarıyla marketler arasında çok ciddi fark meydana geliyor. Hemen Kabine toplantısını yaptık çok fazla bekleyemeyiz dedik. Çok anormal şekilde bir defa fiyatlara müdahale var. Hemen süratle biz çadırları vesaire kuralım buralardan fahiş fiyatları durduralım dedik. Kendisini hemen gösterdi zaten yüzde 50 fiyatlar düştü. Ama bu yeterli değil. Bugün zincir marketlerde satıla ürünlere kalem olarak baktığınız zaman 250-300 çeşit ürün var. Sadece bunlar değil kazançları. Ama şimdi siz bizim ekmeğimizle oynuyorsunuz, serbest piyasayla oynuyorsunuz diyorlar. Bizi aldatmayın serbest piyasanın ne olduğunu biz biliriz. Benim şahsen alanım ekonomi. Serbest piyasa dediğiniz olay örneğin otomotiv sektöründe, beyaz eşyada biz buralara girmiyoruz. Biz vatandaşın günlük ihtiyacını provoke eden, sabote eden, onlara darbe yapanlara karşı bu adımı attık. Mesela geçenlerde bir ilimize gittim mitingimizi yaptık. O arada Süreyya Bilgiç kardeşimiz yanıma geldi, “Şu anda 400 bin ton elma var burada” dedi. Hazine ve Maliye Bakanım Berat Bey’i aradım “Bu konuya bir el atın” dedim. Hemen müdahaleyi yaptılar ve onlarında beklemediği bir fiyatla bu elmayı çekelim dedik. Biz üreticinin karşısında değiliz tam aksine biz üreticinin yanındayız bu hamleyle. İkincisi, tüketicinin yanındayız uygun fiyata bu ürünü getirdiğimiz için. Burada kaybeden aracılar ve simsarlar. Aracı, simsar bunlarda kalksınlar bizim yaptığımızı yapsınlar biz çekiliriz. Ama biz hiçbir zaman vatandaşımızı ezdirmeyeceğiz ezdirmeyiz. Her şey düzeldi 31 Mart itibariyle bu iş bitti, bizim işimizde biter kendi işimize döneriz. Ama bitmezse bu işi hem ürün bazında hem de daha geniş 81 vilayete bu işi yaymak suretiyle bu adımı atarız. Çünkü biz vatandaşımızı ezdirmeyeceğiz, fırsatçılara dersini verene, milletin ekmeğiyle oynayanlara hadlerini bildirenlere kadar tanzim satış uygulamasını sürdüreceğiz.

YENİ ASKERLİK SİSTEMİ

Seda Öğretir: Yeni askerlik sistemiyle ilgili merak edilenler arasında öncelikle ne zaman yasalaşacağı ve silah altında olanların etkilenip etkilenmeyeceği konusu bulunuyor.

Recep Tayyip Erdoğan: Benim ve tabi Savunma Bakanımızın da arzusu seçim öncesi bu işin kanunu çıkarmaktı. Yoğunluklar ve çalışmalardaki bazı pürüzler sebebiyle onu yetiştiremedik şu anda bitti. Taslak şu anda tasarı noktasına geldi diyebiliriz. Şimdi seçim sonrası benim geçenlerde yine bir televizyon programında açıkladığım gibi bunun üzerinde duracağız. Milletimizin askerlikle bağını zedelemeyecek sürdürülebilir bir sistemle yaşanan yığılmayı bu sorunu ortadan kaldıracağız. Mesela bedelli bedelsiz hep bu sorulurdu. Bu işi artık bitirdik bedelli daimi olarak var. Euro, TL yurtiçi yurtdışı böyle birşeyde yok. İçeriden olan dışarıdan olan hepsi aynı bedeli ödeyerek bunu yapma imkanı yakalayacak. 6 ay ve 12 ay meselesi var. Bundan sonra bir de savunama bakanımızın bu konuyla ilgili çalışmaları çok etraflıca inşallah anlatacak. Seçim sonrasında da bunu inşallah meclis tekrar açıldığında ilk işlerimizden birisidir diyebileceğim kanun bu olacaktır.

SİYASETCAFE.COM



 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.