Kuvvetler ayrılığı perspektifinden FETÖ metastazı

Kuvvetler ayrılığı perspektifinden FETÖ metastazı

Fetöden ayrıldım, aldandım diyen kişilerin veya gizlenmeye çalışan kriptoların, onları savunmak ve korumak için konuşan kendi cinslerinden kurnazların,  bıyık altından attıkları gülücük ile sanki Al-i Devletin himayesindeymiş gibi faaliyet gösteriyor.

HAYVAN ÇİTLİĞİ 2 / SAKAR ÖKÜZ

Paralel Devletin Gözü Panopticon / Şeffaf Hapishane ve Paralel Devletin Eli Post Modern Anarşizmi yazdıktan sonra Paralel Devletin Silahını yazacaktım ama biraz şahsi mecburiyet ve meşakkatlerden dolayı ara vermek zorunda kaldım. Hayatın doğal akışı içerisinde meydana gelen yeni olay ve tesadüfler bu yazıyı yazmama sebep oldu.

Fetö ile mücadele literatürüne yeni bir kavram kazandırıldı. METASTAZ. Sayın Cumhurbaşkanımız da Feto devlette adeta Metastaz yapmış diyerek bu kelimeyi kullandı. Cumhurbaşkanımızın ne kadar haklı olduğunu meselenin boyutlarının ne kadar ciddi olduğunu, Fetö’nün bürokratik oligarşiyi kullanarak Yasama, Yürütme ve Yargının bağımsızlığını sağlayan kuvvetler ayrılığı ilkesini nasıl işlevsizleştirdiğini, bende de sosyal medyada gözlüyordum aslında. Ama Fetönün sosyal medyada yaptığı meydan okuma anlamına gelecek algı operasyonu niteliğindeki sosyal paylaşımlarını analiz etmek için uygun zamanı bekliyordum. Çünkü bu kripto Fetöcüler hem devletin hukuki işlevini sabote edip hem de organize şekilde yaptıkları sabotajları tespit ettiğimiz için, suretil haktan gözükerek bize iftira atıp, bizi politize etmeleri ihtimali ve riski vardı. Sayın cumhurbaşkanımızın yaptığı açıklamadan aldığımız cesaretle mevzuyu şöyle açıklayalım…

Fetö Yasama Yürütme ve Yargı içinde, kısaca Devlet içinde yaptığı metastaz ile kuvvetler ayrılığını da sabote ediyor…

Kuvvetler ayrılığı

Anayasada, Yasama Yürütme ve Yargı ayrı gözüküyor, ama, Kripto Fetöcülerin, Fetöden ayrıldım diyenlerin, geçmişte Fetöye nağme dizenlerin, Fetönün okullarında okumuş veya kurumlarında çalışmış ama hemen hepimizin “bu adam halen nasıl bu görevde’’ dediğimiz, haklarında beşten fazla Fetö kriteri olan şaibeli kişilerin, Sosyal medyada yaptıkları paylaşımlarından gördüğümüz, her biri spor salonu büyüklüğünde olan, bazılarının içerisinde bulunan sütun şeklindeki kolanlardan bir kaç odanın birleştirilerek büyütüldüğü anlaşılan, mobilyacıların teşhir salonuna benzeyen devasa makam odalarında, günlük rutine bindirdikleri ama atandıktan sonra bir yılı iade-i ziyaret ve gezilerden oluşmak üzere, en az iki yıl süren hayırlı olsun ziyaretlerinde çektirdikleri, körler sağırlar birbirini ağırlar kabilinden fotoğraflarına ve Sosyal paylaşımlarının içeriğinde ki ; “buda bizim adamımız, bu kurumda da biz ne dersek o olur’’ anlamındaki tokalaşmalarına ve gövde gösterisine dönüştürdükleri sosyal paylaşımlarının metin içeriğinde de, aynen odalarındaki tablolarda olduğu gibi, kullandıkları Osmanlıca kelimelerle bu çirkinliği, haksızlığı, şaşayı ve ehliyetsizliği meşrulaştırmaya gayret ettikleri tebrik yazılarına bakınca, kuvvetler ayrılığını nasıl sabote ettiklerini anlıyoruz..

Peki kuvvetler ayrılığı sabote edilirse ne olur..?

Konuyu biraz daha somutlaştırıp örnekleyerek izah etmeye devam edelim..

Yukarda niteliklerini saydığımız Fetöden ayrıldım, aldandım diyen kişilerin veya gizlenmeye çalışan kriptoların gıyaplarında, onları savunmak ve korumak için konuşan kendi cinslerinden kurnazların, bizi aptal yerine koyarcasına, bıyık altından attıkları gülücük ile mevzuya biraz da gizem katıp, sanki Al-i Devletin himayesindeymiş gibi yahut istihbarat kurumlarının desteğiyle faaliyet gösteriyor, yada onların kontrolündeymiş gibi imaj oluşturarak “yaa o yönetici cemaatten ama başka cemaatten” denilen kişilerin, farklı kurumdan olmalarına rağmen birbirlerini nereden tanıdıkları ve ahbap oldukları sorusu şöyle dursun, bu kişilerin mensubu oldukları asimetrik ve gizli yapılanmış örgütlerinden aldıkları güven ile yerine getirmekle sorumlu oldukları misyonları var . Bu hain misyonları; bizim gibi devletten başka aidiyetleri ve Allahtan başka sığınacak yerleri olmayan kişileri bertaraf ederek TÜRK DEVLETİNE, ANADOLUYA VE TÜRK MİLLETİNE SALDIRMAKTIR. Ancak bu emellerini BAŞARAMAYACAKLARDIR… Çünkü biz gerektiğinde devlet ve milletimizin önünde sütre olmaya devam edeceğiz…

İşte yukarda anlattığımız Yasama, Yürütme ve Yargının ayrı ve bağımsız olmasının önemi burada ortaya çıkıyor… Esasında Fetönün, Yasama Yürütme ve Yargının bağımsızlığını yani kuvvetler ayrılığı ilkesini, “kuvvetler ayrı olsa da yöneten biziz “ diyerek bozmasının esas nedeni, bertaraf ettikleri bağımsız devletçi kişilere karşı işledikleri suçların ortaya çıkarılamamasını sağlamaktır.

Yani birbirleri ile senkronize şekilde suç işleyen örgüt üyelerinin, bertaraf ederek mağdur ettikleri, örgütün rakip ve düşman saydığı devletçi kişiler, bu mağduriyetleri ile ilgili kendilerine karşı suç işleyen kurum yöneticisi hakkında Yasama Yürütme ve Yargı kuvvetlerinin ayrı ve bağımsız olduğundan ve birbirini denetleyen erkler olduğundan yola çıkarak şikayette bulunmak durumunda kalacaktır. Ancak şikâyette bulunacağı kurumun başındaki yönetici kişi, şikâyete bahse konu suçu işleyen yönetici ile, sosyal medyada aynı karede beraber gövde gösterisi yaparak malumu çoktan ilan etmişlerdir… Yukarda ifade ettiğimiz gibi, devlet örgütün metastazına maruz kaldığı için, kuvvetler şeklen ayrı olsa da artık devletin içine sızan fetöcü yöneticiler bir olduğundan, tabiri caizse Çadır burada karışır. Şöyle ki; bağımsız devletçi kişilerin, adaletin tesis edilmesi için yaptığı ihbar, müracaat ve şikayetler (fetö elebaşının sistemi aleyhe işletin talimatı ile) sulandırılarak müştekiler şüpheli şüpheliler müşteki yapılır. İşte bu durumdan tahrik olan mağdur devletçi kişilerin direnci Fetö soruşturmalarında yeni bir bir FACE OF ( Nicholas Cage- jhon Travolta) versiyonunu ortaya çıkarır.

 

Ve Üstad Necip Fazılın

“Bize kalan aziz borç asırlık zamanlardan;

Tarihi temizlemek sahte kahramanlardan! ”

sözünü hatırlatan bir savaş başlar…

Yazımıza Anadolu’da kullanılan yaygın bir deyim ile devam edelim. Anadolu’da Kendi kusurunu İFTİRA ile başkasına atanları ifade eden bir deyim var afedersiniz “Sakar öküz” ile ilgili…

SAKAR; öküzün alnında ki derisinin renginden olmayan beyaz lekeye denir.

Deyimimiz şu;

” Öküzümün alnı sakar, Lakabını ele takar ’’

Bahsettiğimiz devletçi kişileri bertaraf etmek için suç işleyen, haklarında beşten fazla Fetö kriteri bulunan, ‘’ cemaatten ama başka cemaatten ’’ diye korunan, yazımızda canlandırdığımız hayali, ‘’kripto Fetöcü’’ yöneticilerden bahsederken, durumu tam olarak ifade edebilmek için bu kripto fetöcülere ‘’SAKAR ÖKÜZ ’’ diyeceğim.

Şimdi bu sakar öküzler, kendileri hakkında ihbar müracaat ve şikayette bulunan bağımsız kişilere karşı Yasama Yürütme ve Yargı işlevi kalmadığı için her şeyi yapabilir mi ? Mesela sakar öküzler hem bağımsız kişileri iftiracı yapmak hem ceza evine giren Fetöcüleri kurtarmak için hem de kendilerinin sakarını gizlemek için bağımsız kişilere iftira edebilirler mi ? Bu iftira da yargıda metastaz yapan şaibeli kişileri kullanabilirler mi ? Hatta daha ileri gidip bağımsız kişileri fetöcü yapabilirler mi ? Yürütme içinde ki ilişkilerini kullanarak sicilini bozup meslekten attırabilirler mi ? Hatta bu sakar öküzler başka sakar öküzlerin beyanları ile bağımsız devletçi kişileri derin devlet, psikopat, şizofren, rüşvetçi alkolik veya kumarbaz gösterebilir mi ? Yahut mobing ile istifaya veya intihara sürükleyebilir mi ?

Bu soruların cevaplarını sakar öküzlerin gülerek okudukları gazetelerin 3. Sayfa haberlerinde ki intihar, cinayet, namus, cinayeti, kaza, kumpas soruşturmaları gibi haberlerde bulabilirsiniz.

Fakat ümitsiz olmayın, bir ümidimiz var bizim… Şöyle ki … Geçenlerde haberlerde bir takım büyük baş hayvan sahiplerinin, hayvanlarını, tavlanıp kilo alsınlar şişsinler ve hareket edip kilo kaybetmesinler diye, onları bellerine kadar çamurun pisliğin içinde yaşattıklarını gördüm.. İşte Fetönün bu sakar öküzleri, bu gün devletin malını, fakirin fukaranın hakkını, çatlarcasına yiyorlar ve şişiyorlar.. Öyle bir şişiyorlar ki makam odalarına sığmıyor, duvarları yıkıp odaları genişletiyorlar…Ve bu sakar öküzler bu gün yarı bellerine kadar pisliğin çamurun suçun içindeler.. Bu sakar öküzler bu pisliğin suçların içinde bir vakit daha yaşarlar ama akıbetleri bellidir. En tavlandıkları an sonları olacaktır.

İşte bu sakar öküzlerin soruşturmalarda yaptıkları hokus pokus yüzünden milletin kafası karışıyor.. Bu nasıl Fetö ile mücadele diyorlar.. Büyük başlara yani sakar öküzlere dokunulmadan küçük başlarla davar doluk ile mücadele ediliyor, deniyor.. İşte bu Sakar öküzler yüzünden, bunların yaptığı dezanformasyonlar yüzünden ve bazı soruşturmaların sakar öküzlerin kontrolünde olduğundan veya bazı soruşturmaların sakar öküzlerin müdahalesi ile sulandırıldığından, insanlar Fetö ile mücadeleden şüphe ediyor. Bu sakar öküzler manipulasyonlar yaparak menfur 15 Temmuz darbesine kontrollü darbe diyorlar ve dedirtiyorlar. Hâlbuki kontrollü olan darbe değil sakar öküzlerdir ve kontrollü olan sakar öküzlerin kontrolündeki bazı soruşturmalardır. Biz sakar öküzlere artık fırsat vermeyeceğiz ve bu sakar öküzlerle savaşmaya devam edeceğiz.

Cumhuriyet Bilhassa Kimsesizlerin Kimsesidir… ( ATATÜRK )

İhsan Zorlu/KÜ YEREL STRATEJİ

Siyasetcafe.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.