Öğretmenler gününde acı gerçek

Öğretmenler gününde acı gerçek

24 Kasım Öğretmenler Günü münasebetiyle bir araştırma yapıldı ve araştırmanın sonuçları kamuoyu ile paylaşıldı. Yapılan araştırmanın sonucu ise herkesi şaşkına çevirdi. İşte ayrıntılar;

Eğitim-İş 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla, ‘Öğretmenlerin Ekonomik, Mesleki ve Sosyal Durumlarına İlişkin Öğretmen Görüşleri’ isimli bir araştırma yaparak sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı.

Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 77’si öğretmenliğin saygın bir meslek olma özelliğini kaybettiğini ifade ederken, yüzde 75’i daha çok para kazanacağı bir iş imkanı olduğunda öğretmenliği bırakmayı düşünüyor. Aynı araştırmaya göre, her 5 öğretmenden biri ek iş yapıyor. Öğretmenlerin yüzde 80’inden fazlası gelir yetersizliği nedeniyle psikolojik sorunlar yaşıyor, yüzde 79’u ise mesleğine motive olmakta zorlanıyor.

Eğitim-İş'in gerçekleştirdiği araştırma ve sonuçları şu şekilde:

Eğitim-İş’in, 26 ilde 906 öğretmenle yüz yüze görüşerek yaptığı “Öğretmenlerin Ekonomik, Mesleki ve Sosyal Durumlarına İlişkin Öğretmen Görüşleri” adlı araştırma sonuçlarına göre öğretmenler en çok geçim sıkıntısından, mesleklerine olan saygınlığın azalmasından şikayetçi. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 77’si öğretmenliğin saygın bir meslek olma özelliğini kaybettiğini belirtirken, yüzde 75’i daha çok para kazanacağı bir iş imkanı olduğunda öğretmenliği bırakmayı düşünüyor.

Araştırmaya göre, öğretmenlerin yüzde 44’ünün ikiden fazla kredi kartı kullanıyor ancak yüzde 24’ü kredi kartının sadece asgari borcunu ödeyebiliyor. Öğretmenlerin yüzde 20’si esnafa, yüzde 23’ü ise şahıslara borcu olduğunu belirtirken, yüzde 36’sı ise annesinden ve babasından maddi destek alıyor. Her 5 öğretmenden biri ek iş yapıyor. Öğretmenlerin yüzde 80’inden fazlası gelir yetersizliği nedeniyle psikolojik sorunlar yaşıyor, yüzde 79’u mesleğine motive olmakta zorlanıyor.

Araştırma sonuçları öğretmenlerin yüzde 91’inin Milli Eğitim Bakanlığı’nın çalışmalarını nitelikli bulmadığını da ortaya koydu. Öğretmenlerin yüzde 85’i liselere giriş sınavı ile ilgili, yüzde 77’si üniversite giriş sınavı ile ilgili yapılan değişiklikleri olumsuz bulduğunu ve onaylamadığını belirtti.

Araştırmaya katılan öğretmenlerin %44’ü erkek, %51’i ise kadın olduğunu belirtmiş, %5’i ise cinsiyet belirtmemiştir.  Araştırmaya katılan öğretmenlerin %66’sı herhangi bir sendikaya üye olmadıkları, %28’inin herhangi bir sendikaya üye olduğu, %6’sının ise bu ifadeye görüş belirtmediği tespit edilmiştir. Araştırmaya katılanların %41’i ev kredisi ödediğini, %59’u ise ödemediğini ifade etmiştir.

Araştırmaya katılanların %24’ü araba kredisi ödediğini ifade etmiştir. Araştırmaya katılanların %27’si kirada oturduğunu belirtmiştir. Araştırmaya katılanların %15’i çocuklarının eğitimi için kredi çektiğini belirtmiştir. Araştırmaya katılanların %44’ü ikiden fazla kredi kartı olduğunu belirtmiştir. Araştırmaya katılanların %21’i ek iş yaptığını belirtmiştir. Bu verilerle her 5 öğretmenden birinin ek iş yaptığı ortaya çıkmaktadır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %20’si esnafa borcu olduğunu belirtmiştir. Öğretmenlerin %44’ünün ikiden fazla kredi kartı olmasına rağmen %20’sinin esnafa borcu olması dikkat çekicidir. Araştırmaya katılanların %23’ü şahıslara borcu olduğunu belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %24’ü kredi kartının sadece asgari borcunu ödeyebildiğini belirtmiştir.

Araştırmaya katılanların %3’ü maaşında icra olduğunu belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %9’u maaşına en az bir kez icra geldiğini belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %16’sı gelirlerindeki yetersizlik nedeniyle her ay borç para bulması gerektiğini belirtmiştir. Araştırmaya katılanların %36’sı annesinden, babasından, birinci derece yakınlarından ya da arkadaşlarından maddi yardım aldığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %60’ı son bir yılda hiç tiyatroya gitmediğini belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %37’si son bir yılda hiç sinemaya gitmediğini belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %37’si çocuğunun özel okula gittiğini ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %69’u haftada bir kez bile ailesi ile yemeğe çıkamadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %68’i otelde tatil yapamadığını belirtmiştir.

Araştırmaya katılan öğretmenlerin %63’ü tatilini evinde ya da köyünde geçirdiğini belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin sadece %19’u her gün bir gazete aldığını belirtmiştir. %80’i ise gazete almadığını ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin sadece %45’i her ay bir kitap aldığını ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yaklaşık %75’i mesleğinden elde ettiği gelirlerin yetersiz olduğunu ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin yaklaşık %68’i eğitim öğretime hazırlık ödeneğinin yetersiz olduğunu belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %74’ü maaşının düşük olması nedeniyle toplumdaki saygınlığının azaldığını ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %59’u borçları nedeniyle mesleki veriminin düştüğünü, %23’ü ise mesleki veriminin az da olsa düştüğünü belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %28’i gelir yetersizliği nedeniyle psikolojik sorunlar yaşadığını, %27’si orta düzeyde, %24’ü ise az seviyede psikolojik sorunlar yaşadığını belirtmiştir. Katılımcıların sadece %19’u psikolojik sorun yaşamadığını ifade etmiştir. Öğretmenlerin %80’inden fazlası bu ifadeye az, orta, çok, tam cevapları vererek gelir yetersizliğinin psikolojisine olumsuz etki yaptığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %69’u gelir yetersizliği nedeniyle öğrencilerine örnek olabilecek şekilde giyinemediğini belirtmiştir.

Araştırmaya katılan öğretmenlerin %70’i maaşının düşük olması nedeniyle gazete, dergi ve kitap almakta zorlandığını ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin sadece %28’i çocuklarının gıda ihtiyaçlarını tam olarak karşıladığını, %42’si orta seviyede, %18’i az karşıladığını, %10’u ise hiç karşılayamadığını belirtmiştir. Öğretmenlerin neredeyse %30’u çocuklarının gıda ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumdadır. Bu sonuçlar öğretmenlerin kendi çocuklarını bile düzenli ve dengeli besleyemediklerini ortaya koymaktadır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin sadece %22’si çocuklarının kılık kıyafet ihtiyaçlarını tamamen karşıladığını, %42’si orta seviyede, %21’i az, %13’ü ise hiç karşılayamadığını ifade etmiştir. Öğretmenlerin kendi çocuklarının kılık kıyafet ihtiyaçlarını bile tam olarak karşılayamaması ekonomik olarak ne kadar zor durumda olduklarını ortaya koymaktadır.

Araştırmaya katılan öğretmenlerin sadece %15’i tam olarak çocuklarının eğitim ihtiyaçlarını karşılayabildiğini, %40’ı orta, %28’i az seviyede karşılayabildiğini, %14’ü ise hiç karşılayamadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin sadece %14’ü gelecekten ümitli olduğunu, %23’ü orta, %27’si az seviyede ümitli olduğunu, %35’i ise hiç ümidinin olmadığını ifade etmiştir. Öğretmenlerin %62’si gelecekten ya ümitli olmadığını ya da az seviyede ümidinin olduğunu belirtmiştir. Grafikteki veriler öğretmenlerin umu düzeyinin çok düşük olduğunu ortaya koymaktadır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin nerdeyse %85’i liselere giriş sınavı ile ilgili yapılan değişikliği olumsuz bulduğunu ifade etmiştir. Son günlerde ülke kamuoyunu meşgul eden değişiklik öğretmenler arasında kesin olarak olumlu bulunmamıştır. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %77’si üniversite giriş sınavı ile ilgili yapılan değişikliği olumsuz bulmuş ve onaylamadığını belirtmiştir. Ayrıca %13’ü kısmen olumsuz bulmuş, sadece %4’ü kesin olarak olumlu olduğu görüşünü dile getirmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %77’si öğretmenliğin saygın bir meslek olma özelliğini kaybettiğini belirtmiş, sadece %3’ü bu görüşe katılmadığını ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %77’si Devlet okullarında niteliğin düştüğünü belirtmiş, sadece %3’ü bu görüşe tam olarak karşı görüş ifade etmiştir. Grafikteki veriler Devlet okullarındaki niteliğin düştüğünü ve özel okullara olan ilginin artışını ortaya koymaktadır.

Araştırmaya katılan öğretmenlerin %79’u mesleğine motive olmakta zorlandığını belirtmiştir. Sadece %10’u bu duruma karşı görüş bildirmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin nerdeyse %75’i daha çok para kazanacağı bir iş imkanı olduğunda mesleğini bırakabileceğini ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin sadece %15’i MEB’in öğretmenlere eşit davrandığını, %19’u orta, %20’si az seviyede eşit davrandığını, %45’i ise kesinlikle eşit davranmadığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %75’i görevden alınma korkusu yaşadığını ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin sadece %33’ü öğretmenler odasında kendisini özgürce ifade edebildiğini, %66’sı ise bu hususta kendisini tam olarak özgür hissetmediğini ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %68’i devlet okullarında eğitimin niteliğinin düştüğüne kesin olarak katıldığını, %18’i orta, %8’i ise az düzeyde katıldığını belirtmiştir. Araştırmaya katılanların %94’ü Devlet okullarında niteliğin düştüğü hususu yönünde görüş bildirmişlerdir. Araştırmaya katılanların sadece %4’ü devlet okullarında niteliğin düşmediğini belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %82’si okul yöneticilerinin siyasi baskı yaptığı görüşünü tereddütsüz belirtmiş, %10’u orta, %4%ü az baskı yapıldığını ifade etmiştir.

Araştırmaya katılanların sadece %3’ü hiç siyasi baskı yapılmadı yönünde görüş bildirmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %78’i öğretmenlerin mülakatla atanmasını doğru bulmadığını, sadece %15’i öğretmenlerin mülakatla atanmasını doğru bulduğunu ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin sadece %5’i serbest kıyafet uygulamasına tam olarak katıldığını, %27’si hiç katılmadığını belirtmiştir. Öğretmenlerin %95’i serbest kıyafet uygulaması ile ilgili tereddütler yaşadığını, uygulamaya kesin olarak destek vermediğini ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %86’sı eğitim yöneticilerinin liyakat esasına göre atanmadığını, sadece %7’si bu görüşün aksine liyakat esasına göre atandığını belirtmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %62’si imkan bulduğunda başka bir meslek yapabileceğini ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %92’si öğretmenlere getirilen performans sistemini doğru bulmadığını, sadece %4’ü performans sisteminin doğru olduğunu ifade etmiştir. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %91’i MEB’in çalışmalarını nitelikli bulmadığını belirtmiştir.

siyasetcafe.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.