2012 yılının Mart ayında o dönem ki adı “Cemaat” olan FETÖ ile AKP arasında “iktidar mücadelesinin” fitili dönemin Başbakanı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dershaneler kapanacak” açıklaması ile ateşlenirken, aylar geçtikçe bu savaş giderek daha da sertleşecekti.

İşte AKP ile o dönem ki adı ile “Cemaat” arasındaki bu restleşmede ipler yavaş yavaş kopma noktasına gelirken, AKP artık devlet kadrolarındaki “Cemaatçileri” tasfiye ederek yerine kendi güvenebileceği kadroları getirmek için de planlama ve çalışmalara başlanmıştı. 

Bu kadrolar için ise başvurulacak ilk adres Milli Görüş ve Milli Görüş’ün 28 Şubat’ta kapatılan vakfı Milli Görüş Vakfı kadroları olacaktı.

Ama bunu yaparken bu “eski” kadrolar AKP çizgisi kontrolünde aynı potada “eritilecek” ve ortaya hem “gelenekten gelen”,hem “güvenilir” hem de AKP’nin kontrolünde kadrolar çıkacaktı ve elbette bunun için de yeni bir yapılanmaya ihtiyaç vardı…

İşte bu şartlar içerisinde 2013 yılının Temmuz ayında Cihannüma Derneği sessiz sedasız biçimde faaliyete geçti…

***

Türkiye siyasetinde “Anket” yöntemini en başarılı biçimde uygulayan,anket çalışmalarını gerek parti politikaları oluşturmada,gerek söylem ve slogan oluşturmada en başarılı biçimde kullanan partinin uzak ara AKP olduğu kesin bir gerçeklik.

Tabii AKP’nin anket konusuna verdiği bu önem giderek yıllar içerisinde arttığından ortaya bir de “Yandaş Anket Şirketleri” sektörü çıktı.

İşte bu “Yandaş Anket Şirketlerinden” en önemlilerinden bir tanesi ise GEN-AR…

Her şart altında AKP’nin istediği sonuçların çıktığı anketleri ile tanınan GEN-AR’ın ortaklarından olan Mustafa Şen ise katıldığı televizyon programlarında yaptığı amansız ve katıksız AKP savunuculuğu ile kamuoyu tarafından tanınmakta.
GEN-AR’ın ortağı ve Başbakanlığı döneminde Ahmet Davutoğlu’nun “Başdanışmanı” olan Mustafa Şen aynı zamanda AKP’li Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’nun ağabeyi, eski AKP Adıyaman Milletvekili Mahmut Göksu’nun Mütevelli heyeti başkanlığını yaptığı, Yeni Dünya Vakfı’nın da Mütevelli Heyeti Üyesi…

Şimdi “Arkadaş sen bize Cihannüma Derneği’ni anlatıyordun konunun ne alakası var GEN-AR ile,Mustafa Şen ile?” diyecek olursanız “Erken davranmayın,zira kazı ayağı öyle değil” deriz…

Zira Cihannüma Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı, kurulduğu tarihten bu yana GEN-AR’ın ortağı olan aynı Mustafa Şen…

***

AKP iktidarı malumunuz milli eğitim politikasının üniversite ayağında “Her ile bir üniversite” mottosunu şiar edinmiş durumda.Ama Milli Eğitim’e genel bütçede ayrılan pay %5’ bile bulmadığından ötürü (%4,65) her ilde kurulan “üniversiteler” çoğunlukla tabela üniversitesi konumunda…

Pek çok üniversitenin ne dersliği var,ne yeterli öğretim üyesi.

Çoğu “kağıt üzerindeki” üniversite öğrencisi öğrenimini başka şehirlerde bulunan üniversitelerde sürdürüyor.

Hali hazırda adı olup binası olmayan üniversitemiz bile mevcut güzide memleketimizde…

Lakin iş “vakıf üniversitelerine” geldiği zaman AKP iktidarı keseyi de imkanları da sonuna dek açıyor…

Özellikle son yıllarda mantar gibi türeyen yandaş “vakıf” üniversitelerine AKP iktidarı tarafından kıyak üzerine kıyak yapılıyor.

Bu “kıyakların” en önemlisi ise bu AKP’ye yakın “vakıf üniversitelerine” yapılan arsa tahsisleri şeklinde oluyor.

İşte AKP’ye en yakın, “gözde” vakıf üniversitelerinden bir tanesi de Bezmialem Üniversitesi.

Bu üniversiteye Fatih Belediyesi Vatan Caddesi’ndeki okul alanını vakıf için üniversitesinin sağlık ve eğitim tesisleri alanına dönüştürürken İBB de hazine arazisini Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi’nin kullanımına tahsis ederek yüksek öğrenim yurdu yapılabilecek hale getirildi.

Yani Bezmialem Üniversitesi’ne “Çifte Kıyak” yapıldı…

Peki Bezmialem Üniversitesi’nin mütevelli heyetinin başında kim var? AKP iktidarı eli ile SPK tarafından Türkiye’nin belki de Dünya çapındaki en önemli markası olan Turkcell’in başına Yönetim Kurulu Başkanı olarak atanan Ahmet Akca…

Peki biz bu Ahmet Akca’yı nerede görüyoruz başka? Yanılmadınız efendim, Ahmet Akca aynı zamanda Cihannüma Derneği’nin Yönetim Kurulu Üyesi…

***
Şimdi sizleri 28 Şubat 2018 tarihine götürüyoruz…

İstanbul’da Avrasya Tüneli’nde siyah ve lüks bir araç “çakar” kullanarak beklemeden geçiş yapmak isteyince polis tarafından durdurulur…

Polis ile aracın içerisindeki “önemli kişi” arasında tartışma çıkar ve o “önemli kişi” polis memurunu işinden etmekle tehdit eder…

Olay basına yansır ve kamuoyunun büyük tepkisine neden olur…

İşte o siyah arabada “çakar” kullanarak,sadece görevini yapan ve kuralları uygulayan polis memurunu işinden etmekle tehdit eden “önemli” kişi İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci’dir.

AKP döneminin “Jet hızı” ile yükselen bürokratlarından olan Ömer Faruk Yelkenci’ye olan tepkiler dinmez,sosyal medya konuyu sürekli gündemde tutar ve Yelkenci hakkında en sonunda soruşturma açılır ve bir süre sonra da İstanbul İl Müdürlüğü görevinden alınır.

Bunu sizlere neden anlattığımızı soracak olursanız söyleyelim…

Ömer Faruk Yelkenci şu anda Cihannüma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi olarak hizmet vermekte…

***

2014 yerel seçimlerinden önce partilerde adaylıkların kesinleşmesi öncesinde hummalı bir aday adaylığı süreci yaşanmaktaydı.

Bu aday adaylığı süreci Karabük AKP teşkilatı için de geçerliydi. Uzun süre aday adayı olup olmayacağı tartışılan Serdar Akca sonunda kararını verdi ve Karabük Belediye Başkanlığı için AKP’den aday adayı oldu.

Serdar Akca aday adayı oldu olmasına ama partisi onu aday yapmadı…

Lakin Serdar Akca’nın yılmaya hiç mi hiç niyeti yoktu…

Akca, 7 Haziran 2015 genel seçimleri öncesinde bu kez de Karabük’ten AKP Milletvekiliği için aday adayı oldu…

AKP kendisini yine aday göstermedi.

Ama AKP “Vekillik vermediğine yönetim kurulu üyeliği ver,küstürme” stratejisini Sersar Akca için de uyguladı…

Serdar Akca bugün Cihannüma Derneği’nin Genel Başkan Yardımcısı…

***

22 Ocak tarihinde haber sitelerine “enteresan” bir haber düştü…

Bu haber Milli Eğitim Bakanlığı Merkez Atama Daire Başkanı olarak 3 yıldır görev yapmakta olan Fethi Fahri Kaya’nın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın özel talimatı ile TRT Genel Müdür Yardımcılığı görevine atandığını belirtiyordu…

Tabii Milli Eğitim Bakanlığı’nda orta dereceli bir bürokratlıktan bir anda TRT’nin 2 numarası olmaya uzanan  bu “jet hızındaki” yolculuk pek çok kişi tarafından anlam verilemeyen bir “Yükseliş” hikayesiydi.

Lakin aslında pek de anlaşılmayacak bir şey yok… 

Zira Fethi Fahri Kaya Cihannüma Derneği Yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmakta…

***

Ekrem İmamoğlu göreve geldikten sonra İBB’ye ait HAMİDİYE SU, başta THY ve TCDD olmak üzere kamu kurumları tarafından satın alınmamaya başlamış ve bu konu kamuoyunu uzun müddet meşgul etmişti…

İşte o HAMİDİYE SU,İBB bünyesindeki HAMİDİYE A.Ş tarafından üretilmekte.

HAMİDİYE KAYNAK SULARI A.Ş’nin 2017’den İmamoğlu’nun göreve geldiği tarihe kadar ki Genel Müdürü ise Halim Tosun…

Halim Tosun aynı zamanda İGDAŞ’ın eski Genel Müdür Yardımcısı…

İşte aynı Halim Tosun,Cihannüma Derneği’nin yönetim kurulu üyesi…

***

Başta AKP’nin “Bizim Çalık”ı olan Ahmet Çalık’ın Çalık Holding’i olmak üzere,Türkiye Petrolleri A.Ş,TPIC gibi şirketlerde Yönetim Kurulu Üyeliği, CEO’luk,Genel Müdür Yardımcılığı görevlerinden sonra enerji piyasalarının en önemli kamu kurumlarından Enerji Piyasaları İşletme A.Ş Genel Müdürlüğü görevine atanan Ahmet Türkoğlu’nu da yine Cihannüma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi olarak görmekteyiz.

***

Yıldız Teknik Üniversitesi Genel Sekreterliği görevini “vekaleten” yürüten Prof.Dr.Bayram Ali Ersoy…

AKP Konya Milletvekili aday adayı olup aday gösterilmeyen ama sonrasında AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal’ın yardımcılığına getirilen Veli Tolu…

AKP Gençlik Kolları eski Genel Başkan Yardımcısı olan, son yerel seçimlerde Ankara Pursaklar Belediye Başkan Aday Adaylığı için başvuru yapan, aday yapılmasa da daha sonra AKP tarafından desteklenerek Adalet Teşkilatını Güçlendirme Teşkilatı’nın başına getirilen ve aynı zamanda AKP Sinop Milletvekili Nazım Maviş’in kayınbiraderi olan Avukat Enes Günay…

Hepsi bu Cihannüma Derneği’nin Yönetim Kurulu üyesi…

Bu arada ekleyelim,AKP’nin 2018 24 Haziran seçimlerindeki ABD Seçim Koordinasyon Merkezi Başkanı olan Levent Ali Yıldız ise aynı zamanda Cihannüma Derneği’nin ABD Temsilcisi…

***

Şimdi efendim bu pek güzide Cihannüma Derneğimizi yakından tanıdıktan sonra geliyoruz Sakarya’ya ve Sakarya Üniversitesi’ne…

Efendim 15 Temmuz hain darbe kalkışmasının ardından biliyorsunuz askeri liseler ve Harp Akademileri kapatıldı.

Türk Silahları’na kurmay subay yetiştirmek için 31 Temmuz 2016 tarihli bir kararname yayınlanarak Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı olarak Milli Savunma Üniversitesi kuruldu.

Bu Milli Savunma Üniversitesi’nin başına ise kamuoyunun Habertürk ekranlarında Murat Bardakçı’nın sunduğu “TARİHİN ARKA ODASI “programında “Yardımcı Konuk Oyuncu” görevini başarı ile ifa eden, Muhteşem Yüzyıl dizisinin “Tarih Danışmanı” Prof.Dr.Erhan Afyoncu getirildi…

Prof.Dr.Erhan Afyoncu uzun müddet (2008-2014 arası) cemaatçi Akın İpek’e ait Bugün Gazetesi’nde yazılar da kaleme almıştı ama neyse…

İşte o tarihlerde Milli Savunma Üniversitesi rektörlüğüne getirilen Erhan Afyoncu’nun yardımcılığına ise Prof.Dr. Fatih Savaşan getirildi.

Prof.Dr.Fatih Savaşan’ın en önemli özelliği ise Cihannüma Derneği ile olan yakın ilişkileriydi…

Öyle ki Milli Savunma Üniversitesi Rektör Yardımcısı görevindeyken Cihannüma Derneği’nin pek çok etkinliğine katılan Prof.Dr. Fatih Savaşan bir keresinde Cihannüma Derneği etkinliğinden eksik kalmamak için yollara düşüp 45 dakikalık kahvaltı organizasyonu için Yalova’ya kadar gitmişti…

İşte efendim bu Cihannüma Derneği “sevdalısı” Prof.Dr. Fatih Savaşan 15 Temmuz 2018’de Sakarya Üniversitesi’ne Rektör olarak atandı.

15 Temmuz Darbesi’nin Türkiye’deki en önemli ismi olan ve darbe girişimi gecesi firar edip bir daha da izine rastlanamayan Adil Öksüz’ün de darbe girişimi öncesi Sakarya Üniversitesi’nde Öğretim Görevlisi olması enteresan bir “tevafuk” oluyordu…

Prof.Dr.Fatih Savaşan’ın Sakarya Üniversitesi’nde rektör olması ile birlikte Sakarya Üniversitesi adeta üniversite olmaktan çıktı,”Cihannüma Derneği Sakarya Şubesi” haline geldi…

Zira Prof.Dr. Fatih Savaşan rektörlük görevine gelir gelmez Sakarya Üniversitesi kadrolarını Cihannüma Derneği üyeleri ile doldurmaya başladı.

Kısa süre içerisinde yapılan atamalar ile Sakarya Üniversitesi Sürekli Araştırma Eğitim Merkezi Başkanlığı görevine Cihannüma Derneği Sakarya Şube Başkanı Doç.Dr.Fatih Yardımcıoğlu,Cihannüma Derneği’ne yakınlığı ile bilinen Kasım Ulu Sakarya Üniversitesi İdari Mali İşler Daire Başkanlığı görevine getirildi…

Ama Sakarya Üniversitesi’nde Rektör Fatih Savaşan’ın Cihannüma “sevdası” bitmek bilmedi…

Bir önceki Cihannüma Sakarya Şube Başkanı (Yani Do.Dr.Fatih Yardımcıoğlu’ndan önceki başkan) olan Ali Çiydem Sakarya Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcılığı görevine getirildi.

Cihannüma Derneğinin önemli isimlerinden Abdurrahman Şafak, Sakarya Üniversitesi’ne Şube Müdürü olarak atandı.

Sakarya’da İHH Sakarya Şube Yönetim Kurulu Üyesi olmasının yanı sıra Cihannüma Derneği ile olan yakın ilişkileri ile tanınan Yusuf Demir’in de Sakarya Üniversitesi Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığı görevine getirildiği belirtiliyor…

Tüm bu atamalardan sonra Sakarya Üniversitesi, rektör Fatih Savaşan eli ile adeta Cihannüma Derneği’nin “Çiftliği” haline getirilmiş durumda.

Son olarak Sakarya Üniversitesi’nde Sakarya Üniversitesi ile Cihannüma Derneği ilişkisinin sadece kadrolaşma ile sınırlı kalmayıp, bir başka boyuta da evrildiğini görüyoruz…

Şöyle ki; Sakarya Üniversitesi’nin 22 kantininin ihalesini kazanan işletmecilere haber dahi verilmeden işletmeciler ile olan sözleşmeler Sakarya Üniversitesi tarafından fesh edildi.

2 Mayıs 2019 tarihli Senato kararı ile bu 22 kantinin işletilmesini ise İktisadi İşletme yolu ile Sakarya Üniversitesi kendisi yapmaya karar verdi…

Ama burada kritik olan konu şu… 

Büyük bir rant alanı olan Sakarya Üniversitesi kantinlerinin işletmesini üstlenen İktisadi İşletmelerin başına Doç.Dr.Fatih Yardımcıoğlu getiriliyor.
Doç.Dr. Fatih Yardımcıoğlu ise o tarihte aynı zamanda Cihannüma Derneği Sakarya Şube Başkanı.

Sakarya Üniversitesi içerisindeki en büyük ticari rantın işletmesini yürütecek isim Cihannüma Derneği Sakarya Şube Başkanı oluyor böylece.

Yani efendim buyurun “etik” konusunun cenaze namazına…

Sakarya’da bazı sivil toplum örgütleri bu uygulamanın etik olmadığını belirtseler ve Cihannüma Derneği’nin buradan rant sağlayıp sağlamadığını sorgulasalar da Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Fatih Savaşan hiçbir şey olmamış gibi kararı uyguluyor,tepkileri görmezden geliyor…

Rektör tam bir Cihannüma sevdalısı, atamalar “Made in Cihannüma” imzalı…

İşte Sakarya Üniversitesi’nin hali pür melali bu şekilde…

Sakarya’da Cihannüma Derneği ile Sakarya Üniversitesi arasında büyük bir aşk yaşanıyor lakin kimse bu “aşkın” sonunun nereye varacağını kestiremiyor, birkaç cılız yazı, bir kaç etkisiz protesto dışında tek kelime de edemiyor.

Bizim sayın rektör Fatih Savaşan’a tavsiyemiz üniversitenin isminin Cihannüma Üniversitesi olarak değiştirilmesini talep edip,yeni tabelayı da kendi elleri ile assın da kendisi de biz de rahat edelim …

Yoksa biz yazmaya,kendisi de rahatsız olmaya devam edecek…