Selçuk Düzgün yazdı; YAMTAR`da ÖLDÜ, SİZCE YAĞMUR KİM?

Selçuk Düzgün yazdı; YAMTAR`da ÖLDÜ, SİZCE YAĞMUR KİM?

Türk Milliyetçiliğini gönüllerimize işleyen, "işte böyle olmalı" dedirten, Türk "Ahde vefa" ve "kadirşinaslığı"nın  sembol ismi Mustafa Kafalı hocamıza Allah`dan rahmet diliyorum.

Siyasetcafe.com yazarlarından Selçuk Düzgün;

Bugün vefatıyla herkesi üzen, çalışmaları ile Türk milliyetçiliği ve Türkçülüğe değer katan hocamız Mustafa Kafalı hakkında bir yazı kaleme aldı. Düzgün yazısında şunları söyledi:

 

Mustafa Kafalı hocamız, 85 yıllık ömrünü Türkçülük için harcamış bir tarihçiydi.

 

Başta Nihâl Atsız olmak üzere Türkçü-Milliyetçi fikir adamlarıyla derin dostluklar kurmuş, bu harekete uzun yıllar hizmet vermişti.

 

Kendimi Türk Milliyetçiliğine adadığımdan beri bütün eserlerini, milliyetçi dergilerdeki yazılarından takip ettiğim, sosyal medyadan iletişimde olduğum Prof. Dr. Mustafa KAFALI hocamı takip  edince ve onu yakından tanıyınca Atsız Hoca’nın ona neden “Yamtar” lakabını verdiğini iyi anladım.

 

 Bilindiği üzere Atsız Beğ’in meşhur Bozkurtlar adlı eserindeki Yamtar adlı yiğit, gözünü budaktan esirgemeyen, kendinden sayıca fazla kişilerle kolayca mücadele edebilen, iri-yarı cüsseli, Kür Şad’ın kırk arkadaşından biri, devlet ve millet uğruna kendisini feda eden bir kişidir. 

 

Tabiri caizse Mustafa Kafalı Hocamız da tıpkı onun gibi, nerdeyse 1.90 boyunda,90 kilo civarında bir yapıya sahip idi. 


 

Hocaların Hocası Mustafa Kafalı eşi Sevgi annemizle ile birlikte 12 Eylül öncesi ve sonrası bölücülere karşı verdiği akademik ve fiziksel mücadeleyi ne kadar anlatsak satırlara sığdırmayayız.

 

Hocamız sadece Atsız`dan ilham almamış kendisini Zeki Velidi Togan, Osman Turan, Fuat Köprülü, İbrahim Kafesoğlu, Necmeddin Hacıeminoğlu gibi pınarlardan su içerek yetiştirmişti.

 

Mustafa hocam Alparslan Türkeş hapisteyken bir aralık Milliyetçi Hareket Partisinin başına geçmesi dahi konuşulmuş idi. 

 

O ömrünün her döneminde Türk Milleti için hep samimi oldu ve her halde ve şartta ülkemizin yaşadığı zorluklar karşısında sadece elini, dilini değil canını da taşın altına koydu.

 

Ona yaşarken değer veren dostları hastalandığında en son 3 yıl önce `Prof. Dr. Mustafa Kafalı'ya saygı gecesi`  gerçekleştirildiler. 

 

Türk Milliyetçiliğini gönüllerimize işleyen, "işte böyle olmalı" dedirten, Türk "Ahde vefa" ve "kadirşinaslığı"nın  sembol ismi Mustafa Kafalı hocamıza Allah`dan rahmet diliyorum.

 

Hani hep ölenlerin ardından şu gün de, bu gün de devredildi derler ya; haa işte Mustafa hocam tamda o günde aylardan  Ağustos günlerden Cuma gününde, hem de 30`unda, hem de Kocatepe adlı camiden defnedilecek.
 

Gittiği yerde Atsız` hoş geldim oğlum Yamtar, kutlu olsun ` diyecek…

 

Atsız`ın romanında KÜR ŞAD  şöyle diyordu;


-Ben ölürsem buyruk Bögü Alp'ta, ondan sonra Yamtar'da, Yamtar'dan sonra Yağmur'dadır. O da ölürse bildiğiniz gibi yaparsınız.

 

Yamtar`da öldü, sizce Yağmur kim?

 

Siyasetcafe.com

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.