Selçuk DÜZGÜN

Selçuk DÜZGÜN

'Üç-Beş' Deyip Geçmeyin!

'Üç-Beş' Deyip Geçmeyin!

`Üç-Beş` Deyip Geçmeyin!


Türkiye yaşananları  `ALO FATİH` lerle unutturmak, susturmak  isteyenler bizim 17 Aralığa bakış açımız asla değişmeyecektir

 

Çünkü; gören göze , duyan kulağa, anlayan akıla ve dahi varsa vicdana göre her şey ortadadır.

 

Ortada olan bu yolsuzluk konusunda bir konuşma metni daha yayınlandı. 

 

Metin operasyon yapılan eski İçişleri Bakanı Muammer Güler'le oğlu arasındaki konuşmayı anlatıyor.

 

Konuşma aynen şöyle;

 

`Barış Güler: 6 buçukta geldiler Celal kara diye bir savcı arama kararı çıkarmış


Muammer Güler: Ne var oğlum senin evinde


Barış Güler: Hiçbir şey yok baba


Muammer Güler: Para ne var.


Barış Güler: Kendi param üç beş kuruş kalan param.


Muammer Güler: Kaç para


Barış Güler: Sen biliyorsun


Muammer Güler: Kaç lira oğlum..


Barış Güler: 1 trilyon civarı param var o kadar…


Muammer Güler: Evet evet. Tamam oğlum. El koydular mı paraya


Barış Güler: Yok arama yapıyorlar.


Muammer Güler: Senin şimdi anladığım akdarıyla Rıza Zarrabla bir rüşvet ilişkisinden bahsediyorlar. Diyeceksin ki bir danışmanlık işim var. Gayr-ı resmi yapıyorum. Benim alacaklı olduğum dayımın oğlu bunların yanında çalışıyor.`


1 Trilyona üç-beş kuruş demek, hem de  kalan param bu demek nasıl bir vicdanın, ahlakın ürüdündür?


Gelin hesaplayalım bakan çocuğunun üç-beş kuruş dediği 1 Trilyon 8.50 TL asgari ücretle çalışan bir vatandaşın hayallerini nasıl süsleye bilir acaba diye.


Düşündüm ve  tirilyon nedir? Nasıl hesaplanır?... inanın işin içından çıkamadım, beceremedim sonuca varmayı...


Benim hayallerim onların gerçeğine on basar ama ne hikmetse para konularında gerçekten hayal kuramıyorum…Hele hele alın teri olmayan paralar olunca asla.


Ama şöyle bir düşüncem yine isyanla kendini dile getiriyor; Acaba o üç-beş kuruşta kaç yetimin, kaç hamalın, kaç emeklinin, kaç öğretmenin, işçinin, emekçinin …dağdaki koyunun, keçinin, yılanın…yerdeki otun, dikenin, ağacın, gevenin, taşın hakkı vardır?


***

Tüm bunları görmemezlikten gelmemizi isteyen ve her şeyi `DARBE` diye nitenedirek işin içinden sıyrılmaya çalışan  uzun adama soru sorarlar;


-FAS`tan Muhalefet lideri için Haber(t)ürk`ü aradınız mı?

El cevap;

- Fas’tan arama noktasında evet aradım. Açık net ortada. Sadece hatırlatmayı yaptım. Hatırlatmayı yaptığım şahıslar da altyazı ile alakalı olarak bize yapılan hakaretlerle ilgili, yurtdışında olan bir başbakana karşı bu tür hakaretlerin yapıldığı bir konuşmayı kalkıp kendilerine söyledim. Kendileri de gerekli uygulamayı yaptılar.


Hatırlayalım o alt yazı neydi?

Alt yazı,  MHP Liderinin gurup toplantısında Cumhurbaşkanını ülkenin huzuru için göreve çağırmasıydı.

Demek ki; Cumhurbaşkanını göreve çağırmak başbakana hakaretmiş, bunuda sayesin de öğrenmiş olduk!


Sorular devam ediyor ve URLA’DAKİ VİLLALARsorulur!


El Cevap;  Senede üç-beş gün gittiğim dostuma ait bir yer. 35 yıl içerisinde yaptıkları evlerdir, bir köydür. 1. derece, 3.derece sit yargıda devam eden bir süreç.


Benim buna da hayalim yetmez, hangi akrabam, hangi dostumun evi var ki, tatil köyü varki üç-beş günde olsa gidip orada dinleneyim.


Evet üç-beş gün ne güzel kulanılan bir deyim değil mi?

Biz de bu garibanlığımızla hayal bile edemediğimiz bir hayatı, paraları üç-beş güne sığdırarak yaşayanları üç-beş satırda anlatmaya çalışıyoruz.


Ve şimdi insanlar 1 Tilyona üç-beş kuruş diyenlere şaşırmış durumda!


İyi de aynı kesimin temsilcileri şehit edilen mehmetcikler içinde üç-beş Mehmet dememişler miydi?

Şehidine üç-beş  Mehmet diyen bir ülkede, 1 trilyona  üç-beş kuruş diyenlerin olması sizi neden şaşırtıyor ki?

Madem üç-beş bu kadar kullanılan bir deyim biz de bir kez  Kul Himmet`ten hatırlatalım  üç-beş  deyimini;

`..şu dünyada üç beş arşın bezin var

tüm bedesten senin olsa ne fayda`


Sağlıcakla kalın…


Selçuk Düzgün

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Selçuk DÜZGÜN Arşivi