Orhan KAŞIKÇI

Orhan KAŞIKÇI

ALİ AYVAZOĞLU VE ANKARA

ALİ AYVAZOĞLU VE ANKARA

Başarı herkesin hayatında önemli bir yer tutar. Bir çoğumuzun yaşamında önemli hedefleri vardır. Bu hedeflere ulaşmak bizleri başarılı kılar. Başarı gayret ister, sabır ister, azim ister. Azim ise irade ister. Tam bu esnada başlar küçücük ama şirin bir şehirden ( Trabzon), başkentimize uzanan bir başarı öyküsü. 

    Ali AYVAZOĞLU, Ankara Turizm İl Müdürü. Genç yaşta başketimizin tarihi yapısına bir mihenk, bir şans. Yaşı genç ama tecrübeli, eğitimli ve güçlü bir bürokrat. 

    Başkentimizde hep bürokrasi konuşulur. Gelen devlet adamları karşılanır, gidenler yolcu edilir,meclis konuşulur, parti grup toplantıları konuşulur, trafik konuşulur, o konuşulur bu konuşulur... Ama hiç turizmi, tarihi yapıları ; Anıtkabir , Ankara kalesi, Roma hamamı, Hamamönü, Kurtuluş Savaşı Müzesi, Cumhuriyet Müzesi, Jülien Sütunu, Augustus Tapınağı, Gordion Antik Kenti, Akköprü...vb. gibi yerler konuşulmaz. Konuşulsa da gündem olmaz.  Unutmadan; Anıtkabirimiz bir istisnadır tabi ki...

    Tam bu esnada hayal kuralım biraz. Başkentim bir turizm cenneti, tarihi dokularına el değmiş gün yüzüne çıkmış bir metropol. Sanat eserleriyle konuşulan bir simge şehir. Çubuk Ovası’nda savaşan Yıldırım Bayazıt’ın, Ankara Kalesi’nin tarihi dokusu,ne zaman ve kimler tarafından yapılmış olduğu, Ankara evleri, Alaaddin Camii, Ankara’nın ilk müzesi Eti Müzesi, Hamamönü  vb. Birçok tarihi eser ve sanat eserlerimizin hikayesini bilen bir toplum olduğumuzu hayal ettim. Medyadaki yarışmalarda bir Ayasofya Camii gibi Ankara Kalesi’ni, bir Sümela Manastırı gibi Eti Müzesi’ni, Efes Harabeleri gibi Gordion Antik Kenti’ni, bir Safranbolu evleri gibi Beypazarı evlerini bilen bir toplum hayal ettim. İşte hayal ettim de oldu mu şimdi?

    Evet sayın Ankara Turizm İl Müdürüm Ali Ayvazoğlu...  Sadece hayal ettim. Ama Türkiyemizde yaşayan insanlarımız; bir Ayasofya’yı, bir Sümela Manastırı’nı, bir Efes Antik Kenti’ni bildiği gibi Ankaramız’ı bilmiyorlar. Başkentimin bir turizm cenneti olduğunu hayal ettim kıymetli hemşerim. Yük sende artık. “Hayaldi, gerçek oldu.” diyebilelim. 

    Hoş geldin başkentimize, hoşgeldin Anıtkabirimiz’e, hoş geldin sokaklarımızdaki Ankara kedisine,  hoş geldin Haymana Platosu’na, hoş geldin  Kızılayım’a, Çankayam’a, Beypazarı’ma. Hoş geldin Kocatepe Camii’me,  hoş geldin Hacı Bayram Veli’me. Hoş geldin hemşerim, hoş geldin...

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Orhan KAŞIKÇI Arşivi