Orhan KAŞIKÇI

Orhan KAŞIKÇI

Neymiş bu Osman Kavala?

Neymiş bu Osman Kavala?

Kim bu Osman Kavala?

Neden gündemimizden düşmüyor? Türkiye’deki şer partilerinin elinde tuttuğu son kale mi? Kılıçdaroğlu, Akşener gibi muhalefet partilerinin eli ayağı oldu. Avrupa birliği bile ayağa kalktı.

Bir rahip Brunson krizi olacak kadar büyümeye başladı. Aslına bakarsan Reis’in veya hükümetin çok da önemsediği bir konu değil ama gündem olmak için ve demokrasimize hatta iç işlerimize müdahale için can sıkıcı bir süreç.

Tabi ki hiçbir millet veya birlik(ab) hukuk sistemimize karışma gibi bir cesareti gösteremez. Ama bizim içimizdeki şer odakları bu yarayı kaşıyan dış güçlerden aldıkları emirleri yerine getirmek mecburiyetinde. Getirmezler ise o koltuklarda oturamazlar. O siyasiler dış güçlerin emrimi yerine getirmek mecburiyetinde.

Bakın Kılıçdaroğlu’na; ne bir lider özelliği var nede bir yönetici vasfı. Ama 10 senenin üstünde CHP gibi bir partinin liderliğini yapıyor. Bu yeteneğinden değil sadece kukla görevini tam anlamıyla yerine getirdiğinden orada yer alıyor. Sabah ayrı yalan akşamda yalanını yalanla saklamaya çalışan bir lider vasfında. Lider de demeyelim de ne diyelim bilemedim…

Şimdi gündemimizde hatta dünya gündeminde özelliklede Avrupa gündeminden düşmeyen Osman Kavala'yı biraz olsun etüt edelim. Fransa doğumlu Osman Kavala, İstanbul Robert kolejini bitiriyor, Manchester Üniversitesi ekonomi okuyor. Sedef Kabaş’da İngiltere’de doğuyor ve Amerika'da eğitimini alıyor. Kısacası bu kişiler tesadüf buralara gelmiyorlar. Osman Kavala'da, Sedef Kabaş’da birer kukla olarak Türk siyasetine sokuluyor. İyi yetiştirilmiş kuklaların devamı? Yarın hangi kukla karşımıza çıkacak bilemiyorum ama bir tanesi de Türkiye doğumlu veya Türkiye’de eğitim almış olsun. Bu Dış güçlerin ülkemiz üzerine yapmış olduğu uzun vadeli planların devamı niteliğinde. 40 yıla yakın FETÖ’yü içimizde büyütüp önümüze koymadılar mı? Gider Osman, Gider Sedef ama bu dış güçlerin hedefleri ülkemiz üzerinde bitmez.

Yarın başka bir isimle de karşılaşabiliriz. Osman Kavala’ya bu Osman ismini de koyan anne babayı da şiddetle kınıyorum. Bu kişinin nüfus kâğıdını görmek isterim. Bir yanlışlık yapılmış olması gerekmektedir. Aslına bakılırsa Fransa doğumlu olduğu için “Octave, Oliver, Orvella gibi isimlerden biri olması gerekmektedir. Kesinlikle Osman olamaz ve bunu da kabul etmem de mümkün değildir. Bu Osman adı kesinlikle bilerek isteyerek verilmiştir. 

Kimmiş bu Osman Kavala? Niye gündemimizden düşmüyor. Neden Vatanıma ve Milletime sürekli zarar veriyor. Dış güçler ve Ülkemde ki şer odakları niye eteğine bu kadar sımsıkı sarılmış? Bu adamın vasfı ne? Misyonu ne? Vizyonu ne? Neden bu kadar gündem oluyor? Kısacası kim bu adam ve kimler tarafından yönlendiriliyor? 

1957 Paris doğumlu, Robert lisesini bitirdikten sonra Üniversite tahsilini Manchester üniversitesinde ekonomi okudu. Adını ilk duyduğumuz yer “Gezi parkı olayları” oldu. Halen tutuklu olan Osman Kavala, gezi parkı olaylarının yöneticisi ve organizatörü olarak suçlanmaktadır. 

28 Mayıs 2013 yılında başlayan İstanbul Gezi Parkı olayları 15 gün sürdü. Bu eylemler geniş çaplı olaylara neden oldu. Esnaf kepeklerini açamadı. Ülke ekonomimizi kargaşa ortamına sürükledi. Ekonomimize milyar dolarlık bir hasar verdi. Hükümetimiz ve Maliye Bakanımızın açıklamalarından da görüldüğü gibi gezi olaylarının maliyeti ekonomimize 1,4 milyar dolarmış. Yazık günah değil mi? Özellikle içimizdeki şer odaklarının bu gezi olaylarını desteklemesi ve ekonomimize bu kadar ağır bir maliyetinin olması hiç umurlarında olmadı. Ne oldu da şimdilerde doların ve enflasyonun yükselmesinden bu kadar rahatsız oldular. Kısaca onlar için siyaseti yönlendiren kişilerin bu siyasileri kukla gibi kullanmaktadırlar.  Muhalefet partilerinin sabah ellerine verilen bir metinle günlük siyasetlerini şekillendirmektedirler. 

Osman Kavala konusu da aynen öyle şekillenmiştir. Osman Kavala; sadece kullanılan zavallı bir kişiliktir. Kendisine verilen bir sürü vaatlerde kandırılmıştır. Şimdilerde özgürlüğü için 5 senedir mücadele ediyor. Sözde yanında olan Ülkeler ve siyasi partiler, sadece basında gönlünü almak için cılız bir ses veriyorlar. Umurlarında değil Kavala veya Kabaş… Onların tek derdi ülkemiz üzerindeki sayısız oyunları. Oyunlarını oynayacak figürler bulurlar ve oynatırlar. Gerisi kullanılmış peçete gibidir. Kendilerini çöplükte bulurlar.  Yalnızlığı ve tek başına kalmışlığın vermiş olduğu çaresizliği hücrelerinde yaşamaya başlarlar. Yazık günah değil mi demek isterdim ama olmuyor. Bu ülke için can siper hane savaşan, mücadele eden, vatanını ve milletini seven insanlara yazık değil mi? 

Yargı sistemimiz sadece ve sadece doğru eleştirilebilir. Oda kendi ülkemiz içinde ve kendi vatandaşımız tarafından yapılabilir. Hiçbir ülke ve hiçbir ülke vatandaşı bizim sistemimizi veya iç işlerimizi eleştiremez. Bu Anayasamızın değişmez birinci maddesi neyse aynı vasıftadır. Biz ülke olarak bize yeteriz. Unutma sakın Osman? Unutma sakın Sedef? Bu ülke çok vatan hainiyle baş etti etmeye de devam edecek. Ha siz vatan haini misiniz? Onu bilemem ama vatan hainlerinin kuklası gibisiniz. 

Osman Kavala neden bu kadar gündemimizde bu aralar biliyor musunuz? Şuan bir gündem yapacak malzeme bulamadıkları için o yarayı kaşımaya başladılar. Reis dışardan gelen tüm tehlikeleri bir şekilde geriye çevirip püskürtüyor. Bu durumda şer güçlerde ne yapacaklarını şaşırma aşamasında panikleyip zaman kazanmak için geriye dönük hem vefalarını göstermek hem de başka bir sorun (sanal sorun) bulana kadar zaman kazanmak yoludur. Reisin Kavala veya Kabaş gibi bir sorunu yok. Onları yargıya teslim etmiş kolluk kuvvetleri ve gerisi artık yargın sürecindedir. Ne Avrupa nede başka bir millet bizim bu konumuza karışma gibi bir lüksü yoktur. Hadlerini bilecek ve sonuca bakacaklar. Biz yeni kurulan bir devlet veya Muz cumhuriyeti değiliz. Kökleri dünya tarihine nam salmış ve adaletiyle tüm dünyaya ders vermiş bir milletiz. Bizim bu saatten sonra kimseden ders alacak bir yapımız yoktur. 

Unutmadan yine gündem değiştirmek için Samsun’da ki Atatürk heykeline saldırı bilinçli ve şer odakları tarafından zamanında bir saldırıdır. Gündem bir anda yavaş yavaş Samsun’a akacaktır. Amaç milletimin arasına nifak sokmak ve bu aşamada insanlarımızı ayrıştırmak. Ama biz millet olarak buna izin vermeyeceğiz. Dış güçler ve içimizde ki şer odakları ne ederse etsin bizi bölemeyecekler. Ne ilk zaman ne de günümüzde bunu başaramadılar. 

Bugün Osman Kavala, dün Sedef Kabaş, yarınlar başka bir olayla karışılacağız. Asil bir millet olarak hiçbir dış güç bizi dize getiremeyecek. Reisin sağlam duruşu ve boyun eğmemesi bizi millet ve devlet olarak daha da güçlü kılacaktır. Allah devletimize ve milletimize zeval vermesin. Allah yar ve yardımcımız olsun…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Orhan KAŞIKÇI Arşivi