Prof. Dr. Mehmet BİREY

Prof. Dr. Mehmet BİREY

Savaşlar yüksek hıza,vahşet sınır tanımamazlığa evriliyor!

Savaşlar yüksek hıza,vahşet sınır tanımamazlığa evriliyor!

Geldiğimiz noktada elektromanyetik savaş hazırlığı ve kıtalar arası süpersonik füzeler, balistik füzeler ve on bin km menzilli nükleer yakıtla fırlatılan silahlar savaşın hızını çok yüksek noktalara evirmektedir.

Silah teknolojilerinin sınır tanımaz gelişmesi bu silahlar üreten güçlerin sınır tanımaz zulüm ve katliamlarına evrildi.

Mazlum milletler maalesef zalimler tarafından katlediliyor. Şu yüz kırk yıldan beri bu zalim zihniyetlerin katlettiği insan sayısını bir hesaplayacak olsak herhalde yüz milyonu geçer.

Devleti Aliyyi Osmani'yi tarih sahnesinde silmek için yaptıkları hunharca saldırılarda milyonlarca Müslüman Türkü katlettiler.

Afrika'da büyük soykırımlar yaptılar, İkinci Cihan Savaşıyla milyonlarca insan öldürüldü.

Batı Trakya, Arakan, Cenup ve Şimal Afrika, Filistin, Doğu Türkistan ve dünyanın nice yerlerinde insan hakları ihlalleri doğrudan veya dolaylı olarak aynı güçlerin marifetidir.

Nükleer güce sahip ülkelerin yeraltı nükleer denemelerinin sebep olduğu radyoaktif serpintiler Kazakistan'da çok sayıda insanın ölümüne, kanser vakalarının aşırı artmasına sebep oldu.

Hiroşima ve Nakazaki'ye atılan atom bombaları on binlerce insanın ölümüne genetiği bozulmuş insan ve doğa felaketine sebep oldu.

Görülüyor ki; üzerinde yaşadığımız bu kürenin sahibi olmak için 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana öncelikle beş ülke dünyayı birkaç defa yok edecek nükleer silah envantere sahiptir.

Termosonik füzeler, termobarik füzeler, kıtalar arası balistik füzeler ve on binlerce nükleer başlığa ek olarak ellerindeki atom, hidrojen ve nötron bombaları ile dünyayı tehdit etmektedirler. Ellerinde bilmediğimiz ne tür kitle imha silahlarının olduğu ayrı bir gerçektir. Bunun dışında biyolojik, kimyasal ve elektromanyetik silahlara büyük paralar ayırdıkları ve özellikle lazer teknolojisini özellikle elektromanyetik savaşta kullanmak için stratejik cevherlere el koymanın çabası içindedirler.

Bugün Ukrayna'nın ABD ve Rusya arasında savaş alanı olarak seçilmesinin önemli bir sebebi de Ukrayna'nın yeraltı nadir toprak elementleri yönünde zengin olmasıdır. Biz millet olarak her türlü imkana sahip olsak dahi insanların öldürülmeleri için bu imkanlarımızı kullanmayız. Tarihimiz bunun şahididir. Ancak zayıf olanlara zalimler hayat hakkı tanımıyor, dünyanın bu gerçeği karşısında güçlü olmanın elzem olduğu ortadadır. Bu durumda hava, kara ve denizde ülkemizi koruyabilmek için yerli ve milli savunma sistemlerimizi geliştirmeliyiz, birlik ve beraberliğimizi güçlendirmeliyiz ve medeniyet coğrafyamızla kardeşlik ilişkilerimizi geliştirmeliyiz.

Güç, bilim ve teknolojiyle doğru orantılıdır. Dünya ölçeğinde ülkelerin savunma gücü birinci derecede bilim ve teknolojideki durumuyla alakalıdır. Bilim ve teknolojide geri olan bir ülkenin savunması zayıf, dolayısıyla savunma sanayisine ayıracağı bütçe düşük olacaktır. Hatta iç huzur dahi bilim ve teknolojiyle doğru orantılıdır.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof. Dr. Mehmet BİREY Arşivi